Hoş geldin Ya Şehr-i Ramazan !

Allah'ım bizleri bu mubarek aya ulaştırdığın için hamdolsun, kalplerimiz iman dolsun. Ramazan ayımız mubarek olsun.

* Gecenin bitmeye yüz tuttuğu andan beridir,

Duyulan gökte kanad, yerde ayak sesleridir.

Bir geliş var ! Ne mübârek, ne garip âlem bu!..

Camiler tamamen doldu, cemaat dışarı taştı. Son gelenler ayakkabıların üzerinde secde ediyor. Namazdan sonra hep bir ağızdan başlayan Tekbir sırasında gözlerim doldu. Bu büyük vatan Tekbir sesleriyle bütün dünyayı içine almış, bütün dünya " kendi gök kubbemiz" oluvermişti.Yaşları farklı, işleri, meslekleri farklı, her birini değişik zamanlarda, çeşitli yerlerde farklı hayat şekilleri içinde görmeye alıştığımız bu insanları iki dizleri üzerine çöktürüp aynı heyecanla kendinden geçiren hangi kuvvetti?

Toplanmak...Bir araya gelmek....Bir olmak...Şirket kurmanın birliği değil bu !

* Dili bir, gönlü bir, imânı bir insan yığını

Görüyor varlığının bir yere toplandığını;

Büyük Allah'ı anarken bir ağızdan herkes

Nice bin dalgalı Tekbir oluyor tek bir ses....

Aramızda "dili bir" olmayan, başka ülkelerden gelmiş insanlar da vardı; fakat çok büyük çoğunluk kendi ırkımız Türk'tü. Şu sırada ise tek bir dil ile, imân dili ile anlaşılıyordu.

Kur'an-ı Kerim' i anlayabilmek ne büyük bahtiyarlık !

Arapça bilmeyen bir Türk'ün anlayabilmesi için de ilk adım Türkçe olması. ATATÜRK'e Rahmet olsun. Elmalı Hamdi Hocamıza Rahmet olsun, minnettarız..

Yalnız "Kur'an'ı Türkçe okumak " başka şeydir, Kur'an'ı Türkçe okutmak başka şeydir. "Okumak " ferdi bir fiildir. İsteyen alıp okur. Türkçe'ye çevrilmiş, isteyen alır okur, kimse de mani olamaz.

* Prof. Dr. İsmail Hakkı AYDIN Hoca'nın dediği gibi Kur'an bir matematiktir.

Türkçe tercümelerini alıp okuyalım. Gençlerin arzu ettiği gibi alıp okusunlar. İslamiyet bir kavme, bir millete gelmiş bir din değildir. Bütün insanlığa şâmildir.

Müslüman Türk bilgini El- Birüni'nin, dünya ve güneşin hareketleriyle ilgili açıklamaları sayesinde gerçek biliniyordu. Kur'an'ın bu konudaki âyetlerde ne demek istediği bu ispatlardan sonra anlaşılmıştır.

Kur'an-ı Kerim'in verdiği ipuçları, anafikirler, zamanla gelişen müspet ilimlerin bize kazandırdığı bilgilerden sonra anlaşılmaktadır.

Yünus'un şu mısralarını onüçüncü yüzyılda kaç kişi anlayabilirdi?

Yel ile toprağı kıldı muallâk

Su içinde odı dutdı selâmet.

Yani Atmosfer tabakası ve dünya boşlukta durmaktadır; dünyanın da dörtte üçü sudur ve içinde bin derecelik mağma, ateş vardır.

Bugün bunu hangi kişi anlayabilir?

* Sayın ; Prof.Dr. İsmail Hakkı AYDIN Hocam boşuna demiyor, Kur'an bir matematiktir. Eğitimi matematik, fizik, olmayan, Kur'an-ı Kerim'i anlayamaz, anlatamaz, çözemez. Verirseniz bu kutsal kitabı, ilim, bilim bilmeyenin eline, iyilik değil, kötülük edersiniz. Yüce dinimizin Türkçe tefsirlerini de Türk kardeşlerime doğru olarak aktaramaz...

Tanrı Türkü Korusun.

Sevgi ve Saygılarımla.