İLTER AVCI

İLTER AVCI

EFELER, ZEYBEKLER ...

Efenin manası yiğit, özellikle Batı Anadolu yiğidi olarak tarif edilir. Halk arasında ise haklıdan yana olan, muhtaçlara yardım eden manasında kullanılır ; gerçekten de tarihte efelik müessesesi çoğu zaman bu kurallara uygun düşer.

12. Yüzyıl sonlarında Ege'de uç beyliklerince güvenliği korumak amacıyla oluşturulduğu sanılan akıncı birliklerine zeybek, bunları yönetenlere ise efe denildiğini biliyoruz.

Bugün efe kıyafetini çizenin ise İzmir beyi ve ilk Türk amirali Çaka Bey olduğu bilinmektedir. Çaka bey, askerlerine bu kıyafeti giydirerek hem denizde, hem de karada istifade etmiştir. Denizde dizden aşağısı olmayan bu giysi, su seviyesinde hareket etmeyi kolaylaştırmıştır.

Bazı efeler dağ şartlarından dolayı giyim şartlarını değiştirmişler. Buna örnek: Demirci Mehmet Efe'dir. Efelerin dağa çıkmalarının nedeni otorite boşluğu, ayanların baskıları, yolsuzluk, zalimlerden öç alma duygusu, Osmanlıda sonu belirsiz askerlik gibi sorunları saymakla mümkündür.

Efeler kimi zaman vatan müdafaasında bulunmuşlarsa da, haksızlığa uğradıkları zaman dağa çıkma tabir edilen şekliyle dağda yaşamlarını devam ettirerek yasal güçlere karşı koymuşlardır.

Bunun için zaman zaman affedilerek düze inme tabir edilen şekliyle silahlarını teslim ederek hayatlarına devam etmişler ; kimi zaman kır serdarı tabir edilen makamlar verilmiş, bu durumda yasal güçlere yardımcı olmuştur.

Efeler arasında bağlılık, sözünde durma çok önemlidir, efelik müessesinde silah çekmek korkaklık sayılır, sözünden dönmek demek, her türlü hakareti hatta ölümü bile hak etmeleri demektir. Efelik müessesine girmek zor olduğu gibi bazı kuralları vardır. Bu kuralların başlıcaları dürüstlük, mertlik ve efenin sözüne itaattir.

Öyle kızan adaylarının efesinin izni olmadan evlenmeleri bile mümkün değildir. Efeler ve zeybekler haksızlığa karşı gelmeleriyle, isyanlarıyla anılmıştır. Zeybeklerin en sıkıntılı yılları 19.yüzyılda başlamıştır.

İkinci Mahmut döneminde Batı Anadolu'ya atanan valilerin zulmü ile ilk olarak Atcalı isyanı başlamıştır. Bir başka vali efelerin giysilerine müdahale etmek isteyince, efe isyanları dağlardaki çete savaşlarına dönüşmüş, aynı yüzyılın sonuna doğru efelik kurumu zedelenmiş ve zeybekler işi eşkıyalığa kadar vardırmıştır.

Kurumun eski karakterine kavuştuğu ikinci dönem, Osmanlı imparatorluğunda merkezi devlet yapısının zayıflamasıyla baş gösteren otorite boşluğu ile başlamış, bu ikinci dönemde halk haksızlığa boyun eğmeyen efelerine destek olmuş, sahip çıkmıştır.

Gidilen yerlerde, efeyi küçük düşürmek, hırsızlık ırz düşmanlığı ölüm nedenidir.

* Efe ve maiyyeti Nazilli'de bir otele gitmişler, orada çok iyi muamele görmüşler, ayrıldıktan bir hafta sonra efeye otel sahibinden bir mektup gelmiş, mektupta ; bir adet çarşafın noksan olduğu bildirilmiş. Efe; zeybeklerini ve kızanlarını toplamış, onlara gittikleri otelden bir adet çarşaf kaybolduğunu, kim aldıysa öne çıkmasını emretmiş.

Ortaya bir zeybek çıkmış ve efeye :

" Efem kuşağım bol geliyordu, kuşağım düşmesin diye belime sardım" demiş. Efe hırsızlık yapmış diye öldürmüş ve ölüsünü de kokuncaya kadar askıda bırakmıştır.

Yine bir olayda şöyle gerçekleşmiştir.

Atatürk yaşamı boyunca birçok başarının ve zaferin yaratıcısı olmasına karşın bunların hiçbirisini tek başına sahiplenmemiştir.

Atatürk Halk evini ziyaret eder. Orada efelerin coşku içinde eğlendiklerini görür ve duygulanır. Çankaya'ya döndükten sonra "Efeleri buraya getiriniz" diye emir verir. Efeler gelir ve birine sorar :

--- Benim için ne yapabilirsin ?

--- Her şey

--- Mesela...

--- Ölürüm... Bu yanıt üzerine tüm dikkatler Atatürk'e çevrilir.

--- Efe sözünde samimi misin ? der. Efe..

--- Emir sizindir ATA'M deyince...

Atatürk elini dizine vurur ve

--- Koy başını şuraya ...der.

Efe hemen başını Ata'nın dizine koyar, koymaz şakağında soğuk bir temas duymuştur. O da Ata'nın silahıdır. Efe , Ata'sı için gerçekten seve seve canını verebileceğini göstermiştir.

ATATÜRK : İşte Milli Mücadeleyi ben bunlarla kazandım demiştir.

Hiç birşey arşivde kalmamalı..

Tanrı Türkü Korusun.

Sevgi ve Saygılarımla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İLTER AVCI Arşivi