Reşit olmak, aklı başında olmak demektir. Hastalık hali dışında, sağa-sola savrulmadan, yaratana teslimiyet içerisinde olmaktır. Asli görevleri kuşanarak “nefs ve şeytanların” hertürlü savurucu etkilerinden, hertürlü vesveselerinden, düzenbazlıklarından, süslerin, arkasında gizlenmiş tuzaklarını görebilmektir. Akıl nimeti insanlar için önemlidir. Ahlâkı, İmâni, gönül aklıyla bütünlük içerisinde yürüyen akıl, insanın, hayatını KAOSA sokacak hertürlü dengesizlikleri önleyebilir.

Aklını yeterince kullanmayanları, aklın yaratıcısı olan Allah, zaman zaman uyarmaktadır. “Akletmezmisiniz” diyerek. Aklın doğru kullanılması, istikamet üzere olmak suretiyledir. İstikamet dışına taşan insanı yaratıcının uyarması çok serttir: “ Aklını kullanmayanların üzerine “PİSLİK” yağdırırım” ikazını eder. Göklerin ve yerin KİLİTLERİ Allah’ın elindedir. Bu kilitlerin açılıp insana ve insanlığa HUZUR, MUTLULUĞUN gelmesi, Aklın “Doğru-İyi-Faydalı-Adaletli” işlerin oluşmasına en büyük katkıyı veren önemli nimet olduğunu herkes bilir.

İnsanlığın BARIŞINA olumlu katkı sağlayan akıl, görevini yapıyor demektir. Ancak, bu görevi yapmak çok da kolay olacak şey değildir. Barışın oluşmaması için, insanlığa HİZMET sunacak düzenin ortaya konmaması için yol üzerinde görünen ve görünmeyen çokta tuzaklar mevcuttur. Hırs, haz, çekememezlik, kibir, mal, makam-mevki, ihtiraslar, şımarıklık, zan, yalan, biriktirme isteği, iftira, asilik, v.b.....” Bütün bu engellerin ortadan kaldırılması için sadece maddi akılla işler yürümez. İmanı, Âhlâkı AKLI ve güçlü İRADEYİ de en güzel şekilde kullanmak elzemdir.

Aklı başında olan her insan, Hâl ve hareketlerini, yukarıda sayılan ve sayılmayan “dikenli yolları” aşarak, “tuzakları” yerle bir ederek kendini ATEŞE aday olmaktan kurtarmaya çalışır. Büyük KURTULUŞ gününe gönül huzuruyla, Allah’ın merhametini de umarak yürür. Düşmemek için bütün gücüyle DİRENÇ gösterir. Yanlışa açılan kapıları kapatır.

Cemil Meriç’in dediği gibi: “Düşen tutacağı, dalı seçemez.” Bunun içindir ki, Düşünce, olan olmuştur. Düşmemek için, yaralanmamak için, karanlıklarda kaybolmamak için, Nefsani AKLI uzaklaştırmak gerekir. “ÂHLÂKİ, GÖNÜL aklıyla hareket ederek: Öz-söz-iman(güzelliği-temizliği) esas alınmalıdır. Özü temiz, sözü temiz, imanı temiz olan her insanın AKLI DA, İŞİ DE temiz ve salihtir. Ahreti hayat düşüncesi, dünyevi yaşantının çok ötesindedir. Bu özelliklere sahip insanın, güçlü anlayış sahibi, güçlü AKIL sahibi, güçlü KUL olan insandır.

Sevgi ve Saygılarımla. Günk. Kul. S