ASIM ÇALIK

ASIM ÇALIK

İKİNCİ YARIYA SİRENLER ÇALAR

Kadıköy'de derbi tadında bir buluşma vardı aslına bakarsanız. Üstelik kazananda liderlik koltuğuna oturacaktı. Adana Demirspor Trabzonspor'dan sonra en güçlü kadroya sahip Anadolu takımıydı belkide. Özellikle orta sahası ve hücum hattı Oskarlık filmlerin kaliteli aktörlerinden oluşuyor gibiydi.

Bircok Fenerbahçe'li gibi bende şaşırmıştım kadroyu görünce. Avusturya'daki 3'lü sisteme devam etme niyetindeydi Jesus. Aslında riskliydi çünkü Adana'nın hücum hattı Onyekuru-Belhanda-Akintola-Dzyuba gibi her an patlayabilecek kapasitedeki forvetlerden oluşuyordu. Ayrıca bençde de Assombalonga vardı. Ancak  kafasındaki planda üç stoperinin yanına Adana’nın ataklarında Ferdi ve Arao ile defansı beşlemek hatta Mor'u bile defansa doğru geri çekmek vardı.

Her iki takımda ne olur ne olmaz mottosuyla oynuyor kaza golü yemek istemiyordu. İlk tehlikede Fenerbahçe Arao ile yokladı. Sonra Gökhan'ın güzel şutunu izledik Altay'ın tokatladığı. Aslında mücadele hep dengede gitti. Ancak futbol hatalar oyunuydu. Sarı laciverliler penaltı kazandı. Valencia'ya gereksiz bir faul yaptı Rodrigues. Oysa ki pozisyonda Enner'in gol atma şansı yoktu. Sonra Samet kendi alanından çıkarken topu yok yere Serdar’a kaptırınca, Valencia yaptığı uzun koşusunu güzel bir vuruşla süsledi ve takımını iki farka taşıdı.

ONYEKURU LEMOS EŞLEŞMESİNE KİM KARAR VERDİ?!!! 

Fenerbahçe en az 15-20 dakika gol yememeliydi ikinci devrede. Jesus ilk hedefiniz önde baskı demişti maç öncesinde. Devam ediyordu Fenerbahçe ön bölgede oynamaya. Üçüncü golün zamanlaması mükemmeldi. Gol sanki bilardo masasından yeşil çimene gelmiş gibiydi. Serdar’ın vuruşu rakip defansdan dönmüş, Lincoln bomboş durumda olan Zajc’ı görmüştü. Slovak oyuncu dinamik oyununu tabelaya da skor olarak yansıtmaktan geri kalmadı yine. 

Maçın kader anı bence Demispor'un penaltısıydı. Penaltı golü hem konuk takımı hem de Onyekuru'yu fena halde kendine getirdi. Beyazlılar 3-1'den sonra oyunun hakimiyetini ellerine alırken, Jorge iki sarı kartlı oyuncusu Arao ve Zajc'i oyundan alarak gereksiz riskden kaçındı çok doğru bir hamle yaparak Mert Hakan ve İsmail’I aldı oyuna. Diğer taraftan Italyan teknik adam Montella, Yusuf Sarı ile cevap verdi bu değişikliklere. Yusuf, Onyerkuru’dan rol çalıp iki net pozisyon yakalamasına rağmen değerlendiremedi. Sonra Szalai’nin yanlış müdahalesi, Onyekurunun kurnazlığı, Lemos'un hantallığı ve Dzyuba'nin bitiriciliği skoru tek farka indirdi. Oyunun ikinci mihenk taşı Rakitskiy'nin tekmesi ve VAR'in çok doğru müdahalesiydi. Gösteri gecesi Alioski'nin mükemmel vedasıyla noktalandı.

Gecenin Notu: Adana tarafında gecenin yıldızı Onyekuru'ydu. Bu  ilk düdük çalmadan önce belliydi zaten. Gecenin sürprizi değildi elbet. Hani hep söylenen bir klişe vardır yeni gelen yabancı teknik adamlar ve ekibi için; “Teknik kadronun içersinde mutlaka ligi tanıyan bir Türk yardımcı olmalı” denir. Aslında Jesus’a ekstra bilgi verecek, Fenerbahçe’de oynamış, Süper Ligi ve takımları tanıyan, Türkçe ve Portekizce konuşan Marco Aurelio şu anda Fenerbahçe’de İdari Menajer olarak çalışıyor. Aynı lisanı konuşmalarına rağmen demek ki Portekiz’li teknik adam ile Aurelio arasında tam bir iletişim kurulamamış. Jesus’un Onyekuru hakkında bilgi sahibi olmamasına imkan vermiyorum ancak bilmiyorsada, rakip takım oyuncuları hakkında en kolay bilgiye ulaşacağı kişi zaten yanında çalışıyor. 

Gecenin Doğrusu: Jesus sayesinde Fenerbahçe artık önde basan, pres yapan ve rakipten topu almaya uğraşan bir takım oldu. Karşılaşmanın ilk yarısında bu tarz oyunu fazlasıyla izlediğimizi düşünüyorum. 

Gecenin Yanlışı: Bilemiyorum Fenerbahçe’nin rakip analizini kim yapıyor? Jesus’un rakip analizi yapan bir yardımcısı var mı? Yoksa rakiplerinin analizini kendisi mi yapıyor? Böylesine ateşli bir forvet hattına öncelikle üçlü defansla çıkmak büyük hata. Dahası Lemos ve Peres gibi iki ağır vasıtayla çıkmak resmen gelin bize gol demek. Oysa ki Jesus, Osayi – Mor ikilisini sağ tarafa, Alioski – Ferdi ikilisini de sol tarafa konuşlandırsaydı, Onyekuru bu kadar rahat oynayamaz, Fenerbahçe defansını hallaç pamuğu gibi dağıtamazdı. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
ASIM ÇALIK Arşivi