Seascapes sergisi, Deniz Kireç'in benzersiz sanat anlayışını ve eserlerini sergileme fırsatı buldu

Ressam Deniz Kireç, sezgisel ve dışavurumcu bir sanat anlayışına sahip olduğunu belirtiyor. Sanatçının tuvallerinde, bilinçdışı figürler ve Deniz ismine ait simgeler can buluyor; balıklar, girdaplar ve yosunlar gibi denizle ilişkili öğeler, kompozisyonlarında önemli bir yer tutuyor.

Ressam Deniz Kireç’in ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı keyifle okuyabilirsiniz.

1. Seascapes isimli son serginizden bahsederek başlayalım mı sohbetimize.

Elbette. Son sergim Seascapes isimli, kendi ismimden yola çıkarak bilinçdışı sembolleri kullandığım sezgisel ve sürrealist üslupta yağlı boya resimler.

2. Eserlerinizin tarzını bize anlatır mısınız?

Resimlerim sürrealist. Semboller kullanmaktayım. Ve sezgisel çalışmalar yapmaktayım. Yine de bakıldığında geleneksel bir anlayış olduğunu söyleyebilirim. İnovatif olmaktan ziyade samimi ve kendimi anlatır olmayı tercih ediyorum resimlerimde.

3. Ressam olma fikri ve ilhamı sizde nasıl başladı?

Klişe olacak ama beş yaşında duvarları ve dolap kapaklarına resim yapan ufak bir çocuktum. Bu konuda hiç azar yememiş olacağım ki resim yapma şevkim hiç kırılmadı. Ortaokulda çok kıymetli bir resim öğretmenim vardı. Neredeyse her hafta yaptığım resimleri okul koridorlarında asardı. Bir yerde fark ettim ki herkesin resmi asılmıyor. İyi olduğumu fark ettiğimde daha çok sevdim ve sevdikçe sanırım daha iyi çalışmaya başladım. Lise iki ve sonda Feza Tolgay’ın atölyesinde eğitim aldım ve Mimar Sinan’a hazırlandım. Mimar Sinan’i kazandım da. Fakat endüstri ürünleri Tasarımı bölümüne başvurmuştum ve tasarımcı olmak istiyordum. Lisans ve yüksek lisansımı tasarım üzerine yaptıktan sonra doktorada artık sanat yapmak istediğimi fark ettim ve tamamiyle sanat alanında yöneldim.

4. Amerika’da sanat dersleri alırken hedefiniz neydi?

Amerika’da istediğim şey tasarım okumak ve daha sonrasında tasarımcı olarak çalışmaktı. Fakat İstanbul’a dönmek durumunda kaldım. Sanatla ilgilenmek Türkiye’ye döndükten sonra şekillendi bende.

5. Çağdaş bir ressam ve eğitimci olarak Türkiye’deki sanatın geçmiş ve gelecek evreleri hakkında fikirleriniz nelerdir?

Geçmiş hakkında düşüncem Türkiye’nin bazı akımlara nispeten daha geç yönelmesi. Tabi bu dijital çağı ile birlikte daha da değişti. Gelecek olarak düşündüğümde sanatla ilgilenen çok fazla genç var. Onları yetiştiren veliler de bu konuda çok duyarlılar. Dolayısıyla sanatın önünün açık olduğunu düşünüyorum Türkiye’de. Özellikle yurtdışına sanat eğitimi almaya giden öğrenci sayısı çoğaldı. İlerde bunun geri dönüşünün de Türkiye’de sanat anlamında olumlu olacağını düşünüyorum.

6. Resim dışında eğitimcisiniz. Günlük yaşantınızda dikkat ettiğiniz hususlar nelerdir?

Açıkçası bir ressam için fazla disiplinli ve programlıyım. Ajandamla yaşıyorum adeta. Şu an iki farklı kolejde iki gün eğitim vermekteyim. Ayrıca iki kurumla da çalışıyorum. Üstüne kendi Atölyem var ve bir de yarı zamanlı ressamlık işim var. Altı yarı zamanlı işi bir arada tutabilmek için planlı ve programlı olmak durumundayım.

7. Sanatseverlerden eserlerimiz ile ilgili nasıl geri bildirimler alıyorsunuz?

Genellikle beğendiklerine anlatıyorlar. Özellikle Siyah-beyaz oluşu ve hayalden çizgiler oluşu olumlu geribildirim getiriyor bana. Perspektif ve renk konusunda bazen olumsuz geribildirim aldığım da oluyor. Ama genel olarak orijinal olduklarını söylüyorlar.

8. Sanat dünyasındaki ulaşmak istediğiniz noktayı belirlediniz mi?

Buna üç türlü bakıyorum, İstanbul, yurtiçi ve yurtdışı olarak. Açıkçası tam belirlemedim. Belirleyebileceğime de düşünmüyorum. Zira benim kontrolümde olan bir şey değil.

9. Günümüzde sosyal medya geniş kitlelere ulaşmak için çok etkin bir araç halinde. Global bakınca internet üzerinden de resimlerinizi birçok insan görebilir. Okurlarımız için adreslerini bize yazar mısınız?

Resimlerim web sitemde bulunmakta. Adresi ise şu şekilde: https://www.denizkirec.com/portfolio