Yaşamda sorunların kimini başarıyor, kiminde yenilgiye uğrayarak çözümler aramaya çalışıyoruz.

Karşılaştığımız güçlükleri yenme gücümüzün doğal olarak ve olağan değişiklikleri yaşam düzenimizi etkiliyor. Günümüzün ekonomik, siyasal ve sosyal sorunları etkilerini sürdürüyor.

Bunun en önemli nedenleri sağlığımızı, zamanımızı ve paramızı kullanmasını bilmediğimizden sorunları çözmede zorlanıyoruz. Zaman kimileri için hızlı ve kimileri için yavaş geçiyor. Yaşamın aydınlık ve bulutlu süreçleri olumlu, ya da olumsuz etkileriyle bizi arkada bırakıyor.

Karşılaştığımız engeller, aykırılıklar, çelişkiler ve güç kırıcı durumlar mücadele gücümüzü kırıyor ve umutsuzluk veriyor.

Büyük çoğunluğumuz kendi sorunlarımızı dahi çözmede zorlanırken, başarılı insanlar ailelerinin, yakınlarının çevresindeki insanların ve toplumun sorunlarını dahi çözebiliyor. Bunun nedenleri araştırıldığında, kendi sorunlarını çözmekte zorlanan insanların sağlıklarının kıymetini bilmedikleri ve dikkat etmediklerinden sıkça sağlık sorunu yaşadıkları, parayı ve zamanı iyi kullanmadıklarından ekonomik sıkıntıda olduklarını görürüz. Çoğu insan “Sorunlarını çözmede, görev ve sorumluluklarını yerine getirmede, zamanın yetmediğini“ ifade ederler. Bunlar, zamanı kullanmasını bilmeyenlerdir. Artık bilinmeyen her şeyi bilgisayar ve cep telefonları marifeti ile anında öğrenebiliyoruz. İletişim çağında, bilim ve teknoloji her imkânı evimize kadar getirdi. Çevremizdeki başarılı insanları yakından takip ederek kendimizdeki hataları anlayıp düzeltebiliriz. Biz millet olarak maalesef zamanımızın önemli bir kısmını boşa harcadığımızın farkına bile varamıyoruz. Cep telefonları elimizden düşmüyor. Hem kendimizin ve hem de karşımızdakinin zamanını boşa harcıyoruz ki, günlerin, anların, mevsimlerin ve yılların nasıl geçtiğini anlayamıyoruz. Zamanı, paramızı ve sağlığımızı kaybettiğimiz zaman değerini anlıyoruz, ama iş işten geçmiş oluyor. Programlı yaşamayı hiç mi hiç bilmiyoruz. Oysaki yarın yapacağımız işleri bugünden programa alır, önem sırasına göre planlarsak, strese girmez ve zamanımızı ve paramızı en iyi şekilde kullanmış oluruz. 

Parayı kazanmanın ne kadar zor olduğunu bildiğimiz halde, çoğumuz harcamasını bilmiyor, çok kolay harcıyoruz. Alışverişlerimizde bile kolaylıkla aldatılabiliyoruz. Sormadan, soruşturmadan, hiç araştırıp teklif almadan, internet üzerinden alışveriş yapıp aldanabiliyor, kalitesiz mal satın alabiliyoruz. Günlük yaşantımızda boşa harcadığımız zamanı alışverişlerimizde kullanmıyor, işin kolayına kaçıp, paramızı boşa harcayabiliyoruz.

Sağlığımız her şeyden önemli olduğu halde, zamanında doktora gitmiyor, iş işten geçtikten sonra hastanelerin acil servislerinde şifa arıyoruz. Hangi yaşta olursak olalım, artık dünü unutalım, içinde bulunduğumuz bugünü programlı ve en iyi bir şekilde yaşamaya çalışıp, yarından da korkmayalım. Ölenlerin hepsinin de yaşlı olmadığını unutmayalım. Sağlığımızı birinci plana alıp, sağlığımız ile ilgili bilgiler edinip, sağlıklı yaşamayı öğrenelim. Yaşamımızda her gün fark yaratmaya çalışalım. 

Yüce peygamberimiz Muhammed’in veciz sözünü aklımızdan çıkarmayalım:

“İki günü bir olanın, bir günü kayıptır.”

Bugünün programına aldığımız işleri, mazeretimiz olmadığı sürece yarına bırakmayalım. “Bugünün işini yarına bırakılmaz” sözü boşuna söylenmemiştir. Mümkün olan işleri bugün yapmaz isek, mümkün olmayan zamanda mucize yaratamayacağımızı akıldan çıkarmayalım.

Paramızı kaybetsek bile korkmayalım, ama sağlığımızı ve zamanımızı kaybetmekten korkalım. Para tekrar çalışıp kazanılabilir, ama sağlık ve zaman geriye gelmez.

Sağlıcakla kalın.