Ekonomist olmasak da yıllardır devam eden hayat pahalılığı enflasyon, şahsen ben şirket sahibi iş adamı olarak ekonominin kurallarını öğrenmek zorunda kaldım.

Tabi ki ülkemizde yıllardır devam eden enflasyonun en önemli nedenleri terörle ve tabii afetlerle mücadele olduğu herkesçe bilinmektedir.

Ancak her yıl büyük şirketlerin gelirlerinin anormal şekilde artması, orta halli şirketlerin yerinde sayması, küçük şirketlerin ise birer ikişer kapanıp, yenilerinin açılması, dar gelirli insanların zor duruma düşmesi, sosyal adaletin sağlanmadığının göstergesidir. Üretimin yetersiz olması verimsizlik enflasyonu bu yılda % 65 seviyelerine çıkarmıştır. Haliyle cari çok açıkta 55-60 milyar dolarlara ulaşmıştır. Haliyle gelir dağılımı problemleri de artmaktadır.

Orta vadeli programların işletilebilmesi için uluslar arası hukukun uygulanabilmesi bunun ekonomik, sosyal ve hukuki boyutu dikkate alınmalı bir bütünlük içinde olması gerekirki OVP çalışabilsin.

En önemli hususta siyasi istikrarın sağlanabilmesidir. Mal mafi ülkemiz yıllardır tek iktidar partisi ile yönetilmektedir. Ancak ülke hala ihtilafta anayasası uygulaması devam etmektedir. İktidar yıllardır muhalefet partilerine çağrı yapmaktadır. Uzun yıllar siyasette bulunmuş biri olarak muhalefet partilerinin bu konu da duyarsız kalmalarına anlam veremiyorum.

Değişen teknoloji ve internet çağında siyasetçiler ve siyasi partilerde değişen çağa ayak uydurmalıdırlar. Son yıllarda ülkemiz büyük zorluklar yaşamaktadır. Bu zor şartlar birlikte hareket etmekle aşılabilir. Genel seçimler öncesi bu köşede Anayasa ve seçim sistemi ile ilgili yazı yazmış, AKP İl Başkanlığı ve davet olduğum toplantılarda bu konuyu vurgulamıştım. Genel yerel seçimler öncesi iktidarın yapmış olduğu Anayasa değişikliği çağrısına siyasi partilerimiz başta olmak üzere hep birlikte icabet edip destek verelim. Ondan sonra da birinci öncelikli konu maliye politikasını hukuk reformları ve sosyal politikalarla destekleyecek, Ülkemizin önemli sorunlarını çözerek Atatürk’ün gösterdiği masul medeniyetler seviyesine ulaşabilmesi.

Sosyal adaletin sağlanabilmesi için gelir düzeyi düşük olanlardan daha az, zengin insanlardan daha çok vergi alınmalıdır. Ülkemizde dolaylı vergilerin payının yüksek, dolaysız vergilerin ise düşük alınması hatalı olup sosyal adalet açışından bu hata düzeltilmelidir. Gelir düzeyi ne olursa olsun herkesden aynı vergiyi almak adaletsizlik olup, düşük gelirli insanlara daha az sorumluluk yüklenmelidir. Kayıt dışılıkla etkin ve dijital verileri kullanarak mücadele edilerek devletin gelirleri artırılmalıdır.

Yeni öğretim yılı Cumhurbaşkanımız ERDOĞAN’ın söylediği gibi dört kelimenin ( OKU, DÜŞÜN, UYGULA, NETİCELENDİR ) Hayata geçirileceği yüz yıllık yeni bir sürecin miladı olur. Yeni öğretim yılının öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz için hayırlı ve başarılı geçmesini dileriz.

Ölümlerinin yıl dönümünde Demokrasi şehitlerimiz rahmetli MENDERES ZORLU ve POLAT KAN’ı rahmet minnetle ve saygıyla anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.

Sağlıcakla Kalın.