ASIM ÇALIK

ASIM ÇALIK

ALINAN BİR PUAN ÇOK ŞEYE BEDEL

Bazen alacağınız bir puan sizi farklı yerlere götürebilir futbolda. Öyle maçlar vardır ki o karşılaşmalara beraberlik için çıkmazsınız belki ama oyunun gidişatına göre alacağınız tek puan; kulübe, taraftarlara, sporseverlere, teknik ekibe, futbolculara, yönetime ve hatta ülke halkına imkansızı hayal ettirebilir.
Şu ana kadar hem futbolseverler hem de Türk medyası gördü ki Jesus hoca her ne olursa olsun tüm maçlarını kazanmak isteyen bir teknik adam. Tecrübeli çalıştırıcı, Rennes karşılaşmasında alınacak bir puanın kendisini ve takımını nerelere taşıyabileceğinin farkındaydı mutlaka maç öncesinde. 

Bilmeyenler için yazayım. Bu karşılaşma öncesinde masadaki opsiyonlar şöyleydi Fenerbahçe adına; Sarı lacivertlilerin Rennes karşılaşmasında en azından beraber kalıp son maçta Kiev'i yenip grubu lider bitirmesi halinde; Kasasına 20 milyon girecek, play off oynamadan ikinci tura kalacak, Mart'a kadar Avrupa'da maç oynamayacağı için sadece Süper Lige konsantre olacaktı.

Rotasyon uygulamasını her maç çok iyi pratik eden Jorge Jesus Rennes gibi çok güçlü, pas yapma pratiği yüksek olan, oyunu hızlı oynayan ve önde pres uygulayan bir rakibe karşı nedense dörtlü defansif sistemle oynamayı düşünmedi. Fenerbahçe'nin 3'lü sistemdeki hatalarını çok iyi etüt eden ve takımını bu yönde çalıştırıp randevuya hazırlayan Fransız teknik adam Bruno Genesio çok da zorlanmadan ulaştı üç farklı skora ilk yarım saatte.

JESUS HEYECANI SEVİYOR

İnanın Fenerbahçe neden üçlü sistemle oynuyor anlayamıyorum. Bu sistemde hem kenar oyuncuları gereksiz yere yoruluyor hem de 3 stoper arasında uyum yoksa, kalenizi korurken senkronize olamıyorsunuz maalesef. Stoperleri öne atsanız bir türlü, geride tutsanız bin türlü. Jesus'un bu konudaki inadını kıran Gustavo'nun sakatlığı oldu bence. Aksi halde Portekizli teknik adam üçlü sisteminden asla taviz vermeyecekti. Kim bilir belki de ilahi bir güç Henrique'nin sakatlanmasını istemişti!

Bençde oyuna girmek için bekleyen bir stoper de olmayınca, çaresiz Jesus boyun eğmek zorunda kaldı kaderine ve 4'lü, tüm futbolseverlerin hakim olduğu normal sisteme yani 2 stoper-sağ bek-sol bek ile oynanan savunma formasyonuna döndü. Futbol Türkçesindeki alıştığımız söylemiyle; “Hayırlı bir sakatlık” olmuştu. Aslında en başında maça böyle çıkmalıydı Jesus. Fenerbahçe, 11 Nisan 2013'de oynanan ve 1-1 sonuçlanan Lazio, UEFA Kupası çeyrek finali, karşılaşmasında sahada 4-2-3-1 sistemi ile oynamış, rakip güçlü olunca Aykut hoca da koşan ve defansif katkı sağlayacak oyuncuları tercih etmişti. O gün Fener'in sol tarafını Ziegler - Caner, sağ kenarını da Gökhan-Kuyt ikilileri parsellemişti. Pekala Jesus da enerjik ve kuvvetli Rennes ekibine karşı Alioski-Ferdi, Osayi-Mor / Osayi-Rossi  ikililerini tercih ederek ofansda ve defansda daha etkin, daha hızlı, daha çabuk ve daha güvenli bir oyunu planlayabilirdi. 

Fransız ekibine karşı gördüğünüz gibi Fenerbahçe dörtlüye döndükten sonra Crespo stoperlerin arasında üçüncü bir stoper olarak yer aldı tıpkı kimi karşılaşmada Arao'nun, kimi mücadelede de İsmail'in yaptığı gibi. İşte bu yüzden, en azından, sarı lacivertliler güçlü ekiplere karşı dörtlü savunmayla oynamalı bence.

Gecenin Notu: Futbolda bir teknik adam, bu Jorge Jesus bile olsa, sabit fikirli olmamalı, illa da galibiyet almak için oynamamalı. Eğer Fenerbahçe grubu lider tamamlarsa, yönetim devre arasında Jorge hocanın istediği oyuncuları kesinlikle almalı. Bu yolun sonu finale hatta kupaya kadar gidebilir. Sanırım hoca 2-3 takviye isteyecektir başkandan.

Kürsüye Kimler Çıktı? Arda oyuna organik bir lezzet kattı. Hoca Başakşehir maçındaki gibi değişikliklerde geç kalmadı.Miha Zajc geri döndü. Şahane bir gol attı. Hoca kendisinden daha çok faydalanmalı. Sanırım hoca takımın yaptığı muhteşem geri dönüşle birlikte, “Dörtlü defans oynamakda fena fikir değilmiş” şeklinde defterine not düşmüştür diye düşünüyorum. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
ASIM ÇALIK Arşivi