İsrail'in Gazze Eylemleri Uluslararası Adalet Divanı'nda

İsrail'in Gazze Eylemleri Uluslararası Adalet Divanı'nda
Uluslararası Adalet Divanında (ICJ) önemli bir dava işleme konuldu. Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail’in Gazze'deki faaliyetlerinin Soykırım Sözleşmesi'ne aykırı olduğunu iddia ederek dava açtı. Bu davanın temelinde, İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği eylemlerin soykırım niyeti taşıyıp taşımadığı yatıyor.

Uluslararası Adalet Divanında (ICJ) önemli bir dava işleme konuldu. Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail’in Gazze'deki faaliyetlerinin Soykırım Sözleşmesi'ne aykırı olduğunu iddia ederek dava açtı. Bu davanın temelinde, İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği eylemlerin soykırım niyeti taşıyıp taşımadığı yatıyor. Duruşmanın ilk gününde, Güney Afrika tarafından sunulan argümanlar ve deliller Divan'a iletildi.

Duruşmanın Başlangıcı ve İlk İddialar

Duruşma, her iki tarafın da atadığı ad hoc hakimlerin yemin töreni ile başladı. Bu duruşma, İsrail'in Gazze'deki eylemlerinin uluslararası hukuk çerçevesinde değerlendirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Güney Afrika'nın bu dava için sunduğu ihtiyati tedbir talepleri, Divan Başkatibi Philippe Gautier tarafından okundu.

Güney Afrika adına konuşan Hollanda Büyükelçisi Vusimuzi Madonsela, İsrail'in insan hakları ihlallerinin uzun yıllardır cezasız kalmasının, bu ülkeyi daha da cesaretlendirdiğini belirtti. Ayrıca, bu ihlallerin sistematik ve yaygın bir şekilde gerçekleştiğine dikkat çekti.

İsrail'e Yönelik Soykırım Suçlaması

Güney Afrika hukuk ekibi, duruşmada İsrail'e yönelik olarak, Gazzelilere karşı yapılan bilinçli eylemlerin soykırım niyetini gösterdiği iddiasını ortaya koydu. Bu suçlamayı desteklemek için, Gazze'de çekilen fotoğraflar kanıt olarak sunuldu. Adila Hassim gibi avukatlar, İsrail'in eylemlerinin soykırım sonucunu ortaya çıkaran sistematik bir davranış kalıbını gösterdiğini savundu.

Gazze'deki Durum ve İsrail'in Eylemleri

Hassim, İsrail tarafından öldürülen kişilerin sayısının, Gazze'de güvenli bir yer olmadığını gösterdiğini vurguladı. İsrail'in "güvenli koridor" ilan ettiği yerlerde bile sivillerin hedef alındığını belirtti. İsrail, sivil kayıpların bilincinde olarak, sayısız sivilin ölümüne neden oldu.

Ayrıca, İsrail'in Gazze'ye yönelik insani yardımları engellediği, gıda, kıyafet ve hijyen malzemelerinin teslimatını zorlaştırdığı ve Gazzelilerin temiz suya erişimini kısıtladığı iddia edildi.

AA foto muhabirlerinin Gazze'de çektiği fotoğraflar da kanıt olarak gösterildi

İsrail'in soykırımla suçlandığı davanın ilk duruşmasında Güney Afrika hukuk ekibi, AA foto muhabirlerinin Gazze'de çektiği fotoğrafları da kanıt olarak mahkeme heyetine gösterdi.

Güney Afrika'yı temsil eden avukatlardan Adila Hassim, soykırımın delillerinin başvuru dosyasında mevcut olduğunu ve BM kurumlarınca da tescil edildiğini belirterek, "(İsrail’in) Eylemleri, soykırım sonucunun çıkarılabileceği sistematik davranış kalıbı göstermektedir." dedi.

İsrail’in öldürdüğü kişilerin sayısının "Gazze’de hiçbir yerin güvenli olmadığını" gösterdiğine dikkati çeken Hassim, Gazzelilerin bir kısmının, İsrail’in "güvenli koridor" ilan ettiği bölgelerde öldürüldüğünün altını çizdi.

Hassim, "İsrail, her bir bombanın kaç sivilin hayatına mal olacağının tam olarak bilincinde olarak benzersiz ve emsalsiz sayıda sivili öldürmüştür." değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan, İsrail'in Gazze'ye insani yardımları da "ısrarla" engellemeye devam ettiğini vurgulayan Hassim, Gazze'ye yeterli gıda, kıyafet ve hijyen malzemelerinin teslim edilemediğini, Gazzelilerin temiz suya erişimlerinin engellendiğini dile getirdi.

Hassim, soykırımın önceden ilan edilemeyeceğini ancak Uluslararası Adalet Divanının soykırımı tespit edebileceğini belirterek, Divan'dan ihtiyati tedbir kararı almasını istedi.

"Güney Afrika, İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırım söyleminde yalnız değil"

Güney Afrika'yı temsil eden avukatlardan Tembeka Ngcukaitobi de Divan'ın, Güney Afrika'nın tedbir taleplerini kabul etmek için "soykırımın gerçekleştiğine" değil mevcut deliller ışığında "soykırım tehlikesinin varlığına" ihtiyaç duyduğunu belirtti.

Ngcukaitobi, Güney Afrika'nın, İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere yönelik soykırım söylemine dikkati çekerek, 15 Birleşmiş Milletler (BM) Özel Raportörü ve 21 BM Çalışma Grubu üyesinin de Gazze'de yaşananların soykırım olduğu konusunda uyarıda bulunduğunu hatırlattı.

İsrail askeri yönetimi ve devlet görevlilerinin, soykırım niyetini açığa vuran açıklamalar yaptığını anımsatan Ngcukaitobi, bu kişilerin Gazzelilerin yok edilmesi ve Gazze'nin tamamen yıkılmasını istediklerini dile getirdiklerini anlattı.

İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisinin eski lideri Jeremy Corbyn de duruşmayı izleyenlerin arasında yer aldı.

Merkezi Hollanda'nın Lahey kentinde yer alan Divan'da tarafların hazır bulunduğu salonda halka açık yapılan duruşma canlı yayımlanıyor.

Duruşmada, Gazze'deki durumun Ukrayna-Rusya gibi davalardan daha değersiz olmadığı vurgulandı.

"Kurbanların canlı yayınladıkları tarihteki ilk soykırım Gazze'de oldu"

Uluslararası Adalet Divanında konuşan avukat Ni Ghralaigh, "Kurbanların, dünyanın bir şeyler yapabileceği umuduyla canlı yayınladıkları, tarihteki ilk soykırım Gazze'de oldu." dedi.

Güney Afrika’nın talep ettiği ihtiyati tedbirler

Güney Afrika, 29 Aralık’taki yazılı başvurusunda, mahkemeden İsrail aleyhine 9 ihtiyati tedbir kararına hükmedilmesini talep etti.

Güney Afrika'nın istediği ihtiyati tedbirler arasında İsrail’in, Gazze'deki askeri operasyonları derhal durdurması, Filistinlilere yönelik soykırımın önlemesi için gerekli tedbirleri alması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönerek yeterli gıda, su, yakıt, tıbbi ve hijyen malzemeleri, barınak ve giysi dahil olmak üzere insani yardıma erişimlerini sağlaması, soykırıma karışanların cezalandırılmaları için gerekli adımları atması, soykırımın delillerini muhafaza etmesi ve verilen tedbirleri uyguladığına ilişkin Divan'a düzenli rapor sunması yer alıyor.

Uluslararası Adalet Divanı, Birleşmiş Milletler (BM) anlaşmaları ile uluslararası anlaşmalara konu sorunların çözümü konusunda BM yargı organı olarak görev yapıyor.

Güney Afrika'nın İsrail’e karşı ICJ'de açtığı "soykırım davası"

1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmesi durumunda, sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlalci devlet aleyhine ICJ'de dava açabiliyor.

Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de işlediği fiillerle Soykırımın Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık'ta ICJ'de dava açarak İsrail aleyhine ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etti.

Güney Afrika, durumun aciliyeti sebebiyle ICJ'den tedbir kararına hükmetmesini talep ederken duruşmaların tamamlanmasının ardından Divan, tarafların beyanlarını ve delillerini inceleyerek karar için müzakerelere başlıyor.

Kararının açıklanması için hakimleri bağlayan bir son tarih bulunmamakla birlikte, Divan'ın önce yargılamalarına bakıldığından soykırım gibi aciliyet gerektiren durumlarda bu sürenin birkaç hafta olduğu görülüyor.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.