FARUK KORÇA

FARUK KORÇA

YÖNETMEK FARK YARATMAKDIR

Ana muhalefet partisi başta olmak üzere, Millet İttifakı partileri erken seçimi ve Cumhurbaşkanı adaylığını devamlı gündemde tutmaya çalışıyor, ama doğru olanı ya bilmiyor, ya da yapmak istemiyor.

Önceki aylarda güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönebilmek için düşük profilli bir aday ile seçime girmeyi düşünürken, milletin böyle bir adaya oy vermeyebileceğini anlayarak, adayın kim olacağını bir tarafa bırakarak, adayda aranılacak kriterleri belirlemelerinin doğru bir düşünce olduğu kanaatine vararak milletin de tasvip edeceği kriterleri belirlemişlerdir. Ancak bu kriterlere uyan kim olabilir diye isimler üzerinde düşünülünce, ismi geçen adayların bu kriterlere uymadığı ve değerlendirilmesi zaman aldığından henüz aday belirlenmemiştir. Seçim tarihinin belirlenmesiyle adayın açıklanacağını kamuoyuna duyurmuşlardır. İktidar defaatle seçimlerin zamanında yapılacağını açıklamasına rağmen T. ERDOĞAN’ın aday olup, olamayacağı konusunu tartışarak erken seçimin kaçınılmaz olduğunu birkaç kere seçim tarihi tahminlerinde bulunarak ve en son seçimlerin Kasım 2022’de yapılacağını açıklamış olmalarına rağmen kendi adaylarını açıklamayı uygun bulmamaktadırlar.

Eğer bu tahminlerinin doğru çıkabileceğine inanıyorlarsa ve siyasi bilgi ve tecrübeleri yeterliyse vakit kaybetmeden harekete geçmeleri gerekir. Zira karşılarında gençlik kollarından başlayarak Genel Başkalığa yükselebilmeyi başarmış kırk yıllık siyasi tecrübeye sahip, yirmi yıldır hiç seçim kaybetmemiş tecrübeli bir liderin karşısına çıkarılacak adayın kendine Millete iyi tanıtabilmesi için il ve ilçeleri gezebilmesi için zamana ihtiyaç vardır. Mevcut Başkanlık Sistemine göre seçim yapılacağı dikkate alınmalıdır.

Muhalefetin devamlı erken seçimden ve Başkan adaylarından söz ederek gündemde kalmaya çalışması milletimizi sıkmaktadır. Uzun yıllar siyasette bulunmuş bir yazar olarak Millet İttifakı yetkili yöneticilerine tavsiyem eğer tahminlerinde haklıysalar vakit kaybetmeden T.B.M.M. Başkanlığına erken seçim için başvuruda bulunmalarıdır. Cumhur İttifakı bu teklif ya kabul edecek ya da reddedecektir, dolayısı ile bu konu da kapanmış olacaktır.

Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda da belirledikleri kriterlere uygun adayın açıklanması ve yola koyulması gerekmektedir. Siyasette mümkün olan zamanda gereği yapılmazsa mümkün olmayan zamanda mucize yaratılamaz.

Millet İttifakı kanadında adaya karar alınarak verilmesi ve adayın kim olacağına KILIÇDAROĞLU ve AKŞENER’in karar vermesi de hataya sebebiyet verebilir. Liderlik vasfına haiz kriterlere uygun adaylar kendileri adaylık başvurusunda bulunmalıdır. Millet İttifakı partilerinin üyeleri Başkan adayını belirlemelidir.

Mesleğinde, siyasette ve sosyal faaliyetlerde başarılı olmayı başarmış tecrübeli kriterlere uyan bir isim olan ve adı geçenlerden daha iyisi Millet İttifakı Milletvekilleri arasında mevcuttur. Ben tek tek Milletvekillerinin özgeçmişlerini inceledim ve araştırdım. Edindiğim bilgilere göre her ne kadar karşı karşıya gelip tanışma fırsatını bulmamış olsam da Tekirdağ Milletvekili Sayın Faik ÖZTRAK’ın aday olabilecek vasıflarda olduğu kanaatindeyim.

Bana bu yazımı okuyup ta, ”Sen kim oluyorsun, haddini bil” diyenler çıkabilir. Ancak ben de bu ülkenin bir vatandaşıyım. Ülkemiz zor günlerden geçmektedir. İktidar kadar, muhalefetin de güçlü olması gerekir. Sadece Cumhurbaşkanının cesur, bilgili ve tecrübeli ve çalışkan olması artık yeterli olmuyor, T.B.M.M.’ndeki tüm Milletvekillerinin aynı özelliklerde olması gerekmektedir. A.B.D. ve Avrupa Ülkelerinin ülkemize karşı tavırları artık su yüzüne çıkmıştır. Siyasi ve ekonomik istikrarımızı bozmak ve beraberliğimize çökertmek için Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet Döneminde dışarıdan desteklenen ihtilâller ile Milli birlik ve beraberliğimiz zayıflatılmış ise de 15 Temmuz 2016 darbe girişimi aziz Milletimizin cesareti ve iradesi ile önlemiştir.

Dünya da her şeyin süratle değiştiği gibi siyasette de değişiklikler şarttır. Sadece Başkanların değil, Ülkemizi yönetecek bakan, milletvekili ve belediye başkanları adayları için de cesur, liyakatli, bilgili ve tecrübeli insanlara görev ve sorumluluk vermek şarttır. Bu görev de siyasi partilere düşmekte olup, Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası buna göre düzenlenmelidir.

ATATÜRK DİYOR Kİ

“Çocuklarımız ve gençlerimiz yetiştirilirken onlara bilhassa varlığı ile, hakkı ile, birliği ile çelişen bütün yabancı unsurlarla mücadele lüzumu ve milli düşünceleri tam bir imanla her mukabil fikre karşı şiddetle ve fedakârane müdafaa zorunluluğu aşılanmalıdır. Yeni neslin tüm ruhsal kuvvetlerine her özelliğin ve kabiliyetin zerki mühimdir.” “Daimi ve müthiş bir savaş şeklinde beliren milletler hayatının felsefeleri bağımsız ve mesut kalmak için bu yüksek özellikleri şiddetle istenmektedir.”

“Çocuklarımıza ve gençlerimize vereceğimiz öğrenimin sınırı ne olursa olsun, onlara esaslı olarak şunları öğreteceğiz:

Milletine,

Türkiye Devletine,

Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne düşman olanlarla mücadele lüzumu. Fertleri bu mücadele gerekleri ve vasıflarıyla donanmayan milletler için yaşama hakkı yoktur, Mücadele; mücadele lazımdır. [01 Mart 1922]

Cumhuriyet fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli, yüksek karakter ve kişilik sahibi koruyucular ister.” “Memleket evladı, her öğretim basamağında, iktisadi hayatta, etkili ve başarılı olacak şekilde donatılmalıdır. Ulusal ahlakımız, uygarlık ilkeleri ile, hür fikirlerle geliştirilmeli ve güçlendirilmelidir. Öğretmenler, sizin başarınız Cumhuriyetin başarısı olacaktır.” “Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.

“Bu çok önemlidir. Özellikle dikkatinizi çekerim. Korkuya dayanan ahlak, ahlak değildir, böyle bir alaka güvenilmez.”

Sağlıcakla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
FARUK KORÇA Arşivi