FARUK KORÇA

FARUK KORÇA

GELECEĞİN EĞİTİMİ

Türkiye’de toplam 209 üniversite eğitim vermekte. Bunlardan sadece yirmi üçü araştırma üniversitesi olup, diğerleri klasik üniversite.

Eğitimin sadece sınav, ezber ve testten ibaret olmadığını artık anlamalıyız. Eğitim insanlara çok şey kazandırır. Bunlardan en önemlilerinde biri de bireyi hayata hazırlama ve yaşam kalitesini arttırma özelliğidir. Ama neden bu yönüne gereken önemi göstermiyoruz? Ortaya çıkan tüm temel sorunların kökeni eğitime yönelik bu yanlış bakış açısıdır.

Gelecek kaygısı, sınav stresleri ve işsiz kalma korkusu tüm zamanımızı esir alıyor. Bu yüzden eğitim tarifini, beklentilerimizi, en önemlisi de çözüm yollarını bir an önce hep birlikte bulmalıyız. Ülkemizde fındıkkabuğunu doldurmayacak konuların eğitim konusundan daha önemli ve konuşulur hale gelmesi düşündürücüdür.

Kaybettiğimiz zaman heba olan kaynaklar, en önemlisi de yıkılan hayaller!

Bunu şimdi düşünmezsek, ne zaman düşünüp yapacağız? Bırakın yaşadığımız anı, çocuklarımızın geleceğini dahi düşünemez olduk.

Bugünün gençliği geçmiş yılların gençliğinden çok farklı. Bilgiye ulaşım kanalları artık eskiden çok daha kolay. Sınırsız bir internet bağlantısı artık bir telefon ile her türlü bilgiye ulaşmayı kolaylıkla sağlayabiliyor.

Youtube bile artık gençlerimizin çoğu için en iyi üniversite haline geldi. Yeter ki kendini geliştirmek iste. Yeter ki doğru kullan. Ne ararsan var. Ancak dikkat et, ekran bağımlısı olma. Hal böyle ise neden yarım asırlık müfredat programlarını ve öğretim sistemleri uygulanmaktan vazgeçmiyoruz? Artık değişim zamanı. Nasıl askerlik eğitim süresi zamanla kısalmış ise eğitim sürelerini de kısaltma zamanı geldi. Uygulamalı eğitim bırakılmamalıdır. Temel bilimleri, sanatı, sporu, müziği, felsefeyi önemsememek hatalıdır.

Gençlik boyu akademik eğitimin okula olan ilgiyi azalttığını ne zaman kabul edeceğiz? Okula başlayan her talebeyi üniversite kapısına yığmanın yanlış olduğunu ne zaman fark edeceğiz?

Günümüz gençlerinin geçmiş yılların gençlerinden farklı olduğunu ne zaman anlayacağız?

Siyasi partiler, medya toplantılarında neden eğitimi gündemlerine almıyorlar? Seçim vaatlerinin ardı arda sıralandığı şu dönemde eğitime ve gençliğe yönelik bir projeye neden rastlanmıyor?

Öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin isteklerini hayallerini beklentilerini dikkate alanı duydunuz mu? Bu konuda neden mücadele verilmiyor? Dünya’da ve Ülkemizde her şey değiştiği halde ve asıl değişimin eğitimde olması gerekirken, bu değişimi kim ne zaman gerçekleştirecek? Artık bu sorunun çözümü için hepimizin birlikte hareket etmesinden başka çare kalmadı. Ciddi bir eğitim reformu için ezber bozmak gereklidir. Bunun için dünü unutup geleceğe odaklanmak şart.

Elbette pedagojik evrensel değerler korunmalı ama eğitimde değişim şart.

Geleceğin eğitiminde neler değişmeli?

Öğrenme ve öğretme yöntemleri, müfredat programları, ölçme ve değerlendirme sistemleri, eğitim süresi ve ders saatleri, okul, sınıf ve kampüsler ve hepsinden daha önemlisi öğrenciye bakış açısı, mademki çocuklarımız geleceğimizin teminatı onlar en değerli varlığımız, o zaman onlara hak ettikleri önemi vermeliyiz.

Çocuklarımızın ve Ülkemizin geleceğini ciddiye almalıyız. Gerisi teferruattır.

Sağlıcakla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
FARUK KORÇA Arşivi