Gerçek aşkı yaşamak için bencilliği yok etmek gerekir, bencilliğin olduğu yerde aşk çiçeği açmaz ve kurur. Gerçek aşk yeşerdiğinde bencillik aşk ateşine küllerini bırakır. Böylece bu ateşte aşk yeniden var olur ve aşıklar yeniden doğar. 

AŞK, tekamül aracıdır ve bireyin kendini tanımasına yardımcı olur. AŞK, farkındalığı arttırdığı için birey yeniden kendini keşfetmeye başlar. Kurallar , inançlar, tabular ve toplumun tüm kalıpları yok olmaya başlar.  Sadece AŞK farkındalığı içinde yeniden var olma deneyimi yaşanır.

AŞK, doğaldır ve doğal yaşanır. Hiç bir yapaylık aşka dokunamaz, dokunursa o , artık Aşk olmaz. AŞK, kontrolü kaybetmek demektir. Eğer kontrol varsa, aşk çekilmeye başlar. AŞK akışı engellenir. Kontrol olduğu zaman ego ve bencillik artmaya başlar. Egonun olduğu yerde aşk barınamaz. Aşkın kendisi zaten kontrolcüdür. O yüzden aşıkların kendisini varoluşa ve aşka bırakması gerekir. Aksi halde acılar başlar. 

Varoluşun zirvesine getiren en güzel yol , AŞK ‘ tır. AŞK, yükseltici ve motive edici güçtür. Aşk devreye girdiğinde mantık ve akıl devreden çıkar sadece sezgi yolu açılır. AŞK olduğunda zihin devre dışı kalır ve ego der ki ‘ AŞK tehlikelidir. ‘ 
Oysa AŞK bir cennettir. Bu cennettin icinde mutlak mutluluğu yaşamak için ego zindanından kurtulmak  ve bencillik duvarlarını yıkmak gerekir . 

AŞK, özvarlıği hissetmek için en güzel araçtır, o zaman doğallık ve samimiyet keşfedilir. Aşk kendiliğinden gerçekleşir. 
Aşkın gizemi, açıklanamaz ve çözülemez , ancak yaşanır. Aşkı yaşayınca  ben ve sen aşılır ve birlik, bütünleşme hissedilir.  Ben ve sen bir olunca varoluş kapılarını açar ve bereket yağmaya başlar.

Neval Kütük 
Dünya Değişim Akademisi 
Değişim Uzmanı 
www.dünyadegisimakademisi.com