" Mecliste ârif ol kelâmı dinle

   El iki söylerse , sen bir söyle ."

Karacaoğlan’dan,  bu  dokundurmalar ile söze başlayalım...

Nice sultanlar , padişahlar , sadrazamlar  tahtını , sarayını , bırakıp gittiler

Sen kendini gitmeyecek mi sanıyorsun  İLTER AVCI  ?

Bu gün ziyaretime akrabam geldi , bu anlamlı ve manidâr kelimeyi bana yakıştırma yaptı....

Düşündüm Allah Allah durup dururken bu emmimoğlu bu benzetmeyi  nereden icap etti de bana söyledi !

Benim ne sarayım , ne köşküm ne de koltuk derdim var. Ardahan'da çoğu insanlar bizi tanır , Allah nur içinde yatırsın şahsiyeti ile gurur duyduğumuz  ve ofislerimizin köşesinde  resimlerini astığımız ,  ağa torunuyuz , lakin Şener Şen filmi gibi Züğürt ağanın, yani iflas eden ağanın torunu , ama  öyle ki  itibar ve saygı da birşey kaybetmeyen aile yapımızın temel taşlarıdır.

Rahmetli babam Ardahan'ın , dürüst ve saygın  kuyumcu esnaflarından İsmail Demirci  enişteye çok güzel bir altın yüzük yaptırmıştı sene 1977 , babam ölünce  başka serveti olmadığından  o yüzük 9 kardeşe miras kaldı. Aile'nin büyük erkek evladı  ben olduğumdan halen emanet olarak parmağımda duruyor...

Bu yüzüklerde bir keramet mi var bilemem ama  var ki var...Belki diyeceksiniz ki sende mi Brutus ... Tövbee.. Çocukken çileler ile büyüttüğüm ve büyüyen çocuklarım da bu keramet. Neyse konuya gelelim..

Bu değinmenin sebebini sordum !

Meğer önümde kurulu olan çilingir soframdaki  35'lik rakı ve bir kase leblebi gördüğündenmiş !

Yahu dedim atını nalladın da benim iki bardak rakıma mı göz diktin...

Eh ne yapalım demek ki rakı da artık lüks içecek sınıfına girdi.

Aslında tekel distribütöru kadar rakı reklamı yapmasam da amatörlüğüme verin.

Ne de olsa milli içkimiz , ha  kımız , ha rakı ne fark eder...

Atatürk'ümüzün  ve İhsan Sabri Çağlayangil’in sözlerini anımsatmadan geçemeyeceğim... 

Atatürk : " Geldikleri gibi giderler "  

                                    *

İ. Sabri Çağlayangil :  " yahu bu CHP'deki maya bende olsa Karadeniz’i yoğurt yapardım "

Ah Atamız yaşasaydın da görseydin....

Her ikisini de saygı ve minnetle anıyorum. Mekanları cennet olsun...

                                                *

                         İSTİYORUM

Bir çiçek istiyorum , ben bakmasam solacak

Bir kanat istiyorum , beni yerden alacak ;

Bir güneş istiyorum , gece bende kalacak...

                                *

Bir zincir istiyorum , hırsım bağlayacak ;

Bir yaygın istiyorum , ruhumu dağlayacak ;

Bir ana istiyorum , başımda ağlayacak...

                                *

Bir mihrap istiyorum , önünde diz çökmeye ;

Biraz yer istiyorum yoldan, fidan dikmeğe ;

Ve tohum istiyorum , boş tarlamı ekmeğe ....

                                *

Bir yapı, temeline elimle taş koyacak ;

Bir sevgili , her derdin gözüne yaş koyacak ;

Bir aşk istiyorum , uğruna baş koyacak....

                                            Behçet Kemal Çağlar

Sevgi ve Saygılarımla.

Kalın Sağlıkla.