Efendim haddimi aşarak sosyolojik bir tespitte bulunmak istemem ama an itibariyle içinde yasadığım ve şahit olduğum ve de bir parçası olduğum muhitten de yola çıkarak şu kanıya vardım : Çürüme  ahlaksızlık bir yana devrim, isyan ve anarşizm giden yol MİDEDEN GEÇİYOR...Ve usta müzisyen Kayahan'a da atıfta bulunarak yolu AÇLIKTAN yolu YOKSULLUKTAN geçen herkesle bir gün HERYERDE buluşursunuz... Bu buluşma banka kuyruklarında olur. 

Bu buluşma çöp konteynerlerinde olur. Bu buluşma İŞKUR’da da olur... Bu buluşma 150 gr zeytin, 250 gr peynir alırken olur.... Market zincirlerinde çalışan personel beni arabayla evime bırakmaya başladı... Elbette müdürlerinin talimatıyla... Gerek yok ben giderim diyorum, mahcup oluyorum yahu şuradan bir taksi çeviriveririm evladım ne gereği var diyorum. 

Ben bunları söyleyene kadar aldıklarımı çoktan arabaya yüklemiş oluyorlar... Artık sizin gibi yüklü alışveriş yapan kalmadı diyorlar... Mahalle marketimiz geçenlerde bana sitem etti yolumu kesip... Abi alışverişini bizden yap biz de arabayla götürürüz bizim ne kusurumuzu gördün? dedi.... ALLAHIM MÜŞTERİYİ KAÇIRMAMAK İÇİN NE GÜNLERE KALDIK... Marketler AVM’ler beni resmen paylaşamıyor !!! Vaziyetimi de bir görseniz... Ayağımda bütün yaz giydiğim bir  sandalet... Üzerimde 15 liralık bir tişört, 20 liralık bir eşofman altı... 

Orta halden bir tık aşağı  herkesle eşit fukaralıkta görünen bir adamcağızım ... Yalnız tavuk , ciğer, kemikli et , yumurta , yoğurt , salam , sosis ... Bunları yüklü miktarda alınca kasada epey bir hesap çıkıyor... Bunlar fakir fukara için  aldıklarım.. Allah şahittir kendim için aldıklarım : sigara , ekmek , tuvalet kağıdı, şampuan, sabun, temizlik ürünleri,  zeytin, peynir, domates, salatalık... Salatalık çok ucuzlamış bu arada ..!