Akşehir'in içinde çok zalim biri varmış 
Onun bu kötü huyu tüm Akşehir'i sarmış 
Tefecilikten başka bir işi yokmuş onun 
Kimin eli dardaysa haberi varmış bunun 
İyilikçi görünür de, fakat çok kindarmış 
Akşehir'i sömürmüş çok parası varmış 
Kimine tohum verir güzün alır farkını 
Kimine para verip döndürürmüş çarkını 
Kimse karşı çıkıp da bir şey demezmiş buna 
Herkes boyun bükermiş paranın hatırına 
Hoca rahatsız olur onun davranışından 
Madem ki insanız der, sorumlusun komşundan 
Hoca kurnazlık ile kalkar adama gider 
Şu haddini bilmeze bir ders vermek lazım der 
Zalim adam Hoca'yı oturtur baş köşeye 
Hayırlar ola Hoca, geliş sebebin niye 
Hoca, ah efendi der, elim biraz daraldı 
Konu komşuya sordum beni sana yolladı 
Emret Hoca efendi ne kadar istersin der 
Müşkülatım çok büyük ne istersen onu ver 
Adam tutar Hoca'ya yüz akçe para verir 
Bizim kurnaz, Hoca'yı pek neşeli gönderir 
Aylar geçer, yıl olur, Hoca açar arayı 
Adam ise Hoca' dan alamaz bu parayı 
Tüm Akşehir içine dedikodular yayar 
Bu boşboğazlığını tabii Hoca da duyar 
Bir gün pazar yerinde Hoca'yla karşılaşır 
Kalabalık içinde bozuk atar sataşır 
Hoca tutar adamı oturtur bir kenara 
Yüz akçe değil mi der vermem gereken para 
Kırkını yarın versem otuz da öbür güne 
Yirmi beş de haftaya ödersem sanayine 
Üst üste koyarsan sen doksan beş akçe eder 
Geriye kalan ise topyekün beş akçe der 
Beş tek akçe için mi yaptığın bu densizlik 
Sakın ha hiç kimseye yapma der edepsizlik.