X kuşağı: 1960’larda doğan çocuklara “ÇİÇEK  ÇOCUKLAR” deniyor. Çünkü o dönemlerde hippilik vardı ve hippilere de çiçek çocuklar deniyordu. Her şeye sevgiyle aşkla    yaklaşmışlardır. Kendilerine doğrultulan silahların bile namlularına çiçek soktukları rivayet edilir. Çiçek çocukların sloganları “SAVAŞMA SEVİŞ”  olmuştur.  Savaşı asla kabul etmemişler hatta Amerika’nın Vietnam’a asker göndermesine karşı çıkmış. İstedikleri tek şey anı yaşamak ve mutlu olmak, farklılıktan hoşlanan, ön yargıları olmayan, sağ duyulu ve duygulu nesildir. Hızla ilerleyen teknolojiye adapte olmaya çalışırken bu yeniliklerin takibi sırasında oldukça doyumsuz bir nesil olarak karşımıza çıkmışlardır. Ayrıca elma bahçelerinden kovalanırken, aşk şiirleri yazan bir nesildirler.

Y Kuşağı: Milenyum çağı çocukları da diyebiliriz 1980  1999 yılları arasında doğan nesildir ve teknolojiye meraklıdırlar.   Otorite tanımaz, kural bağlamaz, sabırsız, tatminsiz ve adapte sorunu olan bir nesil ama öğrenmeye ve araştırmaya heveslidirler.

Son olarak da  çağımızın çocuklarını anlatan kuşak Z kuşağı çocuklar.

Z Kuşağı: “İnsanlık tarihinin el, göz, kulak vb. motor beceri senkronizasyonun en yüksek nesli olarak tanımlanmaktadırlar.” Yani mekanikleşmenin ilk belirtileri Z kuşağı çocuklarda.

Ve doğduğunda bu bilgilerle geldi herhalde diyecek kadar teknolojiye adapte olma becerisi Z kuşağı çocuklarının normalitesi. Bu üstün becerileri ve teknolojik gelişimin jet hızıyla ilerlediği dönem nedeniyle, cevabı ön görülemeyen çok bilinmezli denklemlerin bir parçası olarak hayata adım atmış bulunuyorlar. Z kuşağı çocuklarının hangi meslek dalında faal olacakları dahi bilinmiyor. Çünkü meslek icatları henüz yapılmadı.