Çocukluğumda dış dünyaylailişkisi zayıflamış pir-i faniye şaka yollu şöyle sorarlardı:
-Pire, ölü mü çok diri mi çok?
Bir ayağı çukurda olan pir, cevap yerine öfkeyle eğri büğrü bastonuyla muhatabını tehdit ederdi...
Avrupa ile doku uyuşmazlığı yaşayan İngiltereAB’ den ayrılmış. 
İyi mi oldu , kötü mü?
Aklı başında bir cevap verecek  kadar bir ekonomist, aktivist, stratejist,oryantalist, araştırmacı gazeteci, yazar ya da siyasetçi değilim. Ancak sonuç beni şaşırtmadı. 
Havalar sıcak gidiyor.Mümkün olduğu kadar dışarıya çıkmamaya gayret ediyorum.Tekaüt familyasından biriyim.
İzinliyim ve  evde oturmuş tv izliyorum.Euro düşmüş dolar yükselmiş. Türkçesi ABD kazanmış. AB endişe içindeymiş filan...
Bizim Hüseyin aradı, ayağı iyileşiyormuş, bu iyi haber...
Hakkari ve Mardin kırsalında çatışma olmuş, şehitlerimiz varmış. Kötü haber tez ulaşır, şehit haberi baba evine ulaşmış. Yürekler  dağlanmış .
Ne çare? Vatan savunmasında ölüm de olacak!..
İnsanı kahreden; günümüzde ölümler merdo mert değil. Kalleşçe geliyor ölümler . Yollara döşenen mayınlarla,kalabalık yerde canlı bombalarla, keskin nişancı kurşunlarla geliyor.Varil bombalarıyla, fosfor bombalarıyla geliyor.
 Uluslararası toplumdan bir kınama bile yok. Kitlesel ölümler sıradanlaştı. 
Sekizyüzbin mülteci yetim çocuk  medeni Avrupa (!)nın karanlık sokaklarında kaybolmuş.Organ ve fuhuş mafyası can pazarında. 
Ahir ömrümde bu felaketleri mi duyacaktım? Kötülüklerle savaşmadan rahat yatağımda mi öleceğim?
Bir trafik kazasında mi? Bir terör saldırısında mi? Elimde kalem hücceten gelen bir kalp kriziyle mi öleceğim?
Ölüm Allah’ın emri, yarın Ruz-i Mahşer’de sorduklarında nasıl hesap vereceğim?
Elhamdülillah yaşıyorum, tövbe kapısı açık.
Şimdi biri gelip de bana  ; 
-İyi mi oldu kötü mü? diye sorsa, 
-Batı  zengin oldu ama adam olamadı! Zenginliğini başkalarının felaketleri üzerinden devşiriyor.Bunlar soygundaki pay üzerinde anlaşamadılar, derim.
-Bu  durumda Türkiye hakkındaki öngörüleriniz nedir ? deseler...
-Türkiye’ ye bir gün muhtaç olacaklar. O gün  Erdoğan’a başvurup ona AB liderliğini teklif edecekler. O da onlara  evrensel vicdanı edinmenin yollarını gösterecek, diye cevap veririm.
Asıl o soruyu sorsalar; tereddüt etmem;
-İyiler çok, çünkü  kanayan vicdanlar var...Henüz ölmedim...Dünyayı düzeltmek için hala umudum var...derim.