GÜNSU SARAÇOĞLU

GÜNSU SARAÇOĞLU

Yıllar önce ben böyle öldürüldüm… 6

Mükemmele ulaşmak ölümlere yeni tatlar katar mı?

Mükemmelliği kendimize adapte etmek biraz olsun çözüm sayılır mı? Bir başkasında hayran olduğumuz mükemmelliğin baş döndürücülüğünü kapılırsak, sadece başımız döner o kadar, ya sonra.!

(Günümüz sosyal medyasının toplumu getirdiği noktayı düşününce, insan bayağı bir dehşete düşüyor)

Hiçbir hakkımız yoktur ki o mükemmelliğin üzerinde, sahibi söker alır bizden. O anda kendimize yöneliriz hayran olduğumuz vasıf zaten biz de mevcut değildir, artık sahiplenmiş olduklarımız da yoktur.

Başka insanları beğenmek de kötü değildir. Hayranlığımızı kendimize zaman harcayarak olumlu yönlendirmeliyiz. Taklitten uzak, zaman kaybı olmadan bize ait bir şeyler elde etmeliyiz. İşte artık hakkı bizim, kimse söküp alamaz. Hayal kırıklığına ulaşacak bir sonu silip, başlangıçları ama sadece başlangıçları uç uca ekleriz.

Bir film şeridine benzetirler ya hayatı; o zaman biz de ölümlere bir makas, doğuşlara iyi bir montaj uygularız.

Ölümümü başkalarının hazırladığı durumlardan bahsedelim. Beni öldüren ya sen olursan ya yıllar olursa, bir zamanlar hayat veren bir varlık olursa. Tuhaf gelir bana.

En nankör kavram, belki de olağan olan kavram "ölüm" 'ün kucağına bizi bırakacak yılların hiç de insaflı olmadığını fark edebilirsiniz.

Şimdi burada bir nokta koyalım.

“Yıllar önce ben böyle öldürüldüm… “

 Bu başlık altında sizlerle paylaştığım satırları, 1994 yılında kaleme aldığım notlarımı düzenleyerek ilk defa paylaştım. Ne tuhaf ki, bunca yıl sonra bugün yazmaya kalksam sanırım aşağı yukarı bu satırları yazardım.

 Yılların hiç de insaflı olmadığını söylemiştim ya…

Bir sonraki “Yıllar” başlıklı yazımda birlikte düşünmeye devam edeceğiz.

Sevgiyle Kalın.

<