VE FUAR YAKLAŞIYOR
Geçtiğimiz yazıda siyasetin kıyısından dolaşıp işi yine şakaya vurmuş Yavuz Selim’den girmiş Neron’dan çıkmıştık. Ve demiştik ki haftaya bir kitap tanıtacağım sizlere. O zaman bu zaman yani kitabı tanıtma zamanı. Kitabın adı Uluslar arası İlişkilere Giriş, çok sayıda öğretim görevlisine yer verilmiş.
Kitabı kitapçı raflarına Küre Yayınları taşımış. Şaban Kardaş ile Ali Balcı üstlenmiş
Her şeyin çok kötü gittiği şu günlerde tek tesellim “bir şeyler ya yolunda gitmezse” endişemin bulunmamış olmasıdır. Diyerekten kitabı şu şekilde anlatmaya çalışacağım.
Ha bu arada yeni Turump’ımız da hayırlı olsun efendim…
ULUSLAR ARASI İLİŞKİLERE GİRİŞ
Türkiye’de Uluslararası İlişkiler bölümlerinde yaşanan başlıca sorunlardan birisi yeni başlayanlardan birine hitap eden bir üslupla kaleme alınmış, aynı zamanda disiplinin temel konularını da kapsayan bir Uluslar arası Giriş kitabının olmayışıdır.
Bu konuda yazılmış mevcut ders kitapları bu alanla yeni tanışmış< öğrenciler için ya yeterince açık değil ya da alanın temel konularını ele alma hususunda bazı yetersizlikler göstermektedir. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki bu kitap öncelikle bu ihtiyaçları karşılamayı hedef seçmiş.
Uluslar arası İlişkilere Giriş uluslar arası ilişkiler disiplininin Türkiye’deki yarım yüzyıllık tarihi göz önünde bulundurarak gerek teori ve gerekse de kavramsal düzeyde Türkiye’den yapılan katkıları da ele alarak benzerlerinden ayrılmaktadır.
Eserde ellinin üzerinde uluslararası ilişkiler öğretim üyesi bir araya getirtilmiş ve yirmibeşin üzerinde farklı üniversitelerin Uluslar arası İlişkiler bölümleri de kitapta temsil edilmiştir. Bu geniş temsil bir taraftan her konunun Türkiye’deki kendi uzmanı tarafından yazılma imkanını sağlarken diğer taraftanda kitabı kendi içinde eleştirisini de barındıran bir metne dönüştürmektedir.
Bu kitap TUYAP Kitap Fuarı’nda da boy gösterecektir şüphesiz.
Ve gelelim haftanın tebessümüne…
Oscar Wilde çok hazır cevap bir kişiydi. Sözünü hiç sakınmaz çıkıntılardan tenzilat yapmazdı. Oyunlarının başarısı nedeniyle tiyatro sahnelerine çağrıldığında bile konuşmaları zımpara kağıdı gibiydi.
İngiliz tiyatro seyircileri de çok saldırgan olurdu. Hele galeri müşterileri futbol holiganlarının babalarıydı.
Günün birinde galeriden birisi sahneye çağrılmış olan Wild’a laf attı:
“Senin kulakların bir insan için çok büyük”
Wilde altında kalmadı:
“Seninkiler de bir eşek için çok küçük!”
Haftaya görüşmek dileği ile efendim…