CEMAL KARABAŞ

CEMAL KARABAŞ

TOPAL DURSUN OĞLU  BİNALİ YILDIRIM' a dair..

1955 yılında  Erzincan’ın Refahiye ilçesine bağlı Kayı köyünde doğdu. 

Çocukluğunda toprağa sırtüstü yatıp uçakları seyretmeyi severdi.

Bir gün köyünden çıkıp İstanbul’a dayısının yanına gitti. İTÜ Gemi İnşa ve Deniz Bilimleri Fakültesi’ne girdi. Mühendis oldu. Yurtdışına çıktı. Bir süre sonra yurtdışından teknik bilgi ve görgüsüyle  yurda döndü. 

 R.Tayyip Erdoğan  ile  İstanbul  Belediye Başkanı iken tanıştı .  İDO Genel Müdürü oldu.

AKP kuruluş çalışmalarına katıldı. Bu partiden  milletvekili oldu. Bakan oldu. Meclis Başkanı oldu. Ve  Türkiye’nin son başbakanı oldu.

Ulaştırma ve Haberleşme Bakanlığı’nda  doğuda batıda  sayısız uzun duble yollar yaptırdı.  Geçit vermeyen dağları tünellerle delip geçti. 

İstanbul’un iki yakasını  Marmaray’la  köprülerle  birbirine kavuşturdu. Durmadı, dünyanın en büyük havaalanını, Çanakkale boğazına  dünyanın en uzun köprüsünü yaptırdı.

Şu idi bu idi;

Bugün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayıdır.

Telefondaki  muhatapları  ona “ yokuşa sarmış yorgun bir kamyon”   gibi deseler de neşeli ,güleç , sakin, ağır bir adamdır.   İnce esprileri  ve naklettiği fıkralarıyla eğlenirken    muhataplarını da  gıdıklayarak güldürüyor. 

Sözleri kimseye batmıyor. Eleştirileri “ kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla!” kabilindendir. 

Bir Ali değil, Bin Ali olduğunu hayatıyla gösterdi. Onu kimi zaman direksiyon başında  kamyon  -otobüs – sürerken, kimi zaman  demiryollarında  kırmızı şapka giyip trenlere yol verirken gördük.

 Fırında ekmek pişirdiğine,  berbere girip  vatandaşı traş ettiğine şahit olduk.

Yapıp yakıştırdı. 

Arkadaşlığın, dostluğun  değerini bildi. Başkaları şahsi hesaplarla sağa sola yalpalarken o hep  yolunda oldu. Liderine , arkadaşlarına vefalı oldu. 

Küçük hesapların adamı olmadı. 

Kimseye bağırıp çağırmadı, kimseyi azarlamadı, kimseye hakaret etmedi. Hafifçe de olsa  diğer aday gibi  kimsenin yanağını okşamadı . 

Dürüst, karakter sahibidir. Adı temizdir. 

Az konuşur ama öz konuşur . Konuştu mu da taşı gediğine keyifle kor. 

Sözün özü o bugün  mütevazı aile yaşantısı , gerçekleştirdiği mega projeleriyle  zihinlerde yer etmiş bulunuyor. 

Diğer adaya nazaran İstanbul’a daha çok  yakışan bir adaydır.

Onu bunu bilmem ; ben oyumu  bugünden açık ediyorum ;  yukarıda  saydığım  sebepler yüzünden  değil bir oyum , bin oyum olsa hepsi  Topal  Dursun oğlu Binali Yıldırım’adır.

 

<