İLTER AVCI

İLTER AVCI

ŞU KISACIK DÜNYADA

ÖNSÖZ GÖKTÜRKSON SÖZ ATATÜRK

-Şu Kısacık Dünyada Yaşamaya Bakın ;

Gerçeği hayale uydurmaktansa hayali gerçeğe çevirmek daha iyidir.

Hayallerinizle hayatınızı zehir etmekten vazgeçin.

Bazı insanlar şöyle derler : << Hayatımda bir kere kendimi evimde, yuvamda hissedip rahat bir soluk aldığımı hatırlamıyorum.

Dünyada birçok insanlar bavullarını açıp, yerleşmek zamanının gelmesini bekleyen yolculara benzer. Hepsi de bir gün bekledikleri mutluluğa kavuşacaklarına iman ederek, bir gaye uğrunda yaşıyorlar...

Çocuklar büyüyünce... Daha çok paraya kavuşunca.. Daha iyi bir eve yerleşince.. İstedikleri gibi bir iş bulunca.. Bavullarını açıp rahat bir soluk alabileceklerine inanmışlardır.

O zaman gerçekten mutlu olacaklar, kitap okuyacaklar, tabiata susamış gibi o kır bu tepe benim gezecekler, arkadaşları ile daha sık buluşabilecekler, eğlenecekler!

Yani içlerinde gömülüp kalmış bütün arzuların kapılarını açabilecekler! Ama şimdilik bunlar sadece birer hülyadır! Çünkü zaman denilen yolculuğun sınırları o kadar dar ki insana soluk aldırmıyor. Böylece günler, haftalar geçiyor ve yıllar bomboş geçip gidiyor.

Size rahat soluk aldırmayan hayatın da kendine göre öyle zevkleri vardı ki. Tecrübeleriniz bunları size tattıracaktır. Yaşadığınız hayatta gençliğinizden beri hayalini kurduğunuz hayata uymayabilir. Ama gerçeği hayale uydurmaktansa hayali gerçeğe çevirmek daha iyi olur.

Küçücük sobanızın ( kaldıysa ) kış günleri tatlı bir çıtırtıyla yanışını seyrederken, gömüldüğünüz koltukta gözlerinizi kapatarak bir an için kendinizi siyah mermerden yapılmış bir şömine önünde sayabilirsiniz.

Günlük işler sizi yorduğu için bir sayfa bile okuyamayacağınızı söyleyeceksiniz. Yanılıyorsunuz! Elinizdeki kitabın her satırı sizin yorgunluklarınızı silip süpürmeye hazırdır. Hayallerinizle hayatınızı zehir etmekten vazgeçin. Uzaklara gidip gezemezseniz, evinizin yakınındaki parka kadar yürüyün. Bu kadarı sizi neşelendirmeye, hayat dolu canlı insanlar yapmaya yeter

POLİTİKACI

Bir yaşına basan çocuğun ileride ne olacağını anlamak için aile toplandı. Masanın üzerine bir Kuran, bir şişe şarap, içi dolu bir cüzdan, bir top, bir plak ve bir de kitap koydular.

Kuranı alırsa din adamı olacaktı. Şarabı alırsa sarhoş, cüzdanı alırsa tüccar, topu alırsa sporcu, plağı alırsa sanatçı, kitabı alırsa yazar...

Çocuğu getirip masanın yanına koydular. Çocuk şöyle bir baktı masadakilere ve hepsini birden kucaklayıp aldı. Bunun üzerine ailenin en büyük dedesi konuştu ;

" Anlaşıldı, politikacı olacak! "

Sevgi ve saygılarımla.

<