DUYGU  ÖZSOY KEÇECİOĞLU

DUYGU ÖZSOY KEÇECİOĞLU

Sonsuzluk evreninde Freddie Mercury

Freddie Mercury, müzik endüstrisinin gelmiş geçmiş en yetenekli ve en ikonik karakterlerinden birisidir. Kurucusu ve solisti olduğu Queen ile birlikte “We Will Rock You”, “Bohemian Rhapsody”, “We are the Champions” gibi müzikal açıdan kült sayılan ve popüler onlarca şarkıya imza atmak, onlara hatırı sayılır bir şöhretin yanı sıra ciddi bir servet getirmiştir. Öyle ki, 1991’de ölen Mercury’in hayatını konu alan film, 2019 yılında 900 milyon dolar hasılat ve dört Oscar ödülü kazandırmıştır.

Bu başarının arkasında, bir müzik grubunun tesadüfi olarak birkaç şarkısının “hit” olmasından çok daha fazlası bulunmaktadır. Mercury ve Queen’in müzik endüstrisine getirdiği inovatif yaklaşımın, aldıkları risklerin, hayal gücü kıvılcımları ile birlikte ortaya çıkardıkları vizyonlarının sonucudur. Queen, inovasyonun nasıl müziğin bir parçası olabileceğini bizlere açıkça gösteren bir örnektir.

Freddie Mercury, iyi bir sağ beyin örneği idi ve sanata olan aşkını müziğinde de uyguladı. Zanzibarlı ailesinin yanında başlayıp İngiltere’ye uzanan hayatında, doğru bir sanat eğitimi ve görsel yetenek, ufkunu genişletmesine ve tüm hayatı boyunca ona eşlik eden iyi bir zevk geliştirmesine, bugün bildiğimiz özel kültürü yaratmasında yardımcı oldu. Sağ beyninin getirdiği bu özelliklerin yanı sıra Mercury’nin Leonardo da Vinci, Steve Jobs  gibi analitik zekasını başka bir deyişle sol beynini de ustaca kullanabilen, rasyonel, mantıklı ve inovatör biri olduğunu görebiliriz. Bu noktada inovatör kavramının ne olduğunu biraz açmak gerekir:

İNOVATÖRLER VE YETENEK

İnovatörler, yeni fikirler ve yenilikler ürettikleri için, hiç kimse veya herhangi bir şey tarafından bağlanmak veya sınırlanmak istemeyen kişilerdir. Oluşturmak istedikleri sonuçları mevcut durumlarından bağımsız olarak seçerler. Bu sonuçlar, karar vermenin, önceliklerin belirlenmesinin ve eyleme geçmenin temeli haline gelir. İnovatörler, müşterilerin ve potansiyel müşterilerin mevcut ihtiyaçları, istekleri ve arzuları ile uyum içindedirler. Çoğu kişinin inovatör denilince aklında beliren o "uçuk kaçık insan" figürünün aksine, gerçek inovatörler çevrelerinde olup biteni anlama konusunda çok yeteneklidirler.  Neyin iyi gittiğini (güçlü yönler) ve neyin iyi gitmediğini (sorunlar, sorunlar, zorluklar, engeller) anlarlar. İçlerinde bulundukları toplumun dinamikleri ve çevrelerinde meydana gelen değişiklikleri tespit etmede ustadırlar. Tüm ihtiyaçlar ve sorunlar, bir inovatörün vizyonuna taşınır ve gitmek istedikleri yere, yani yaratmak istedikleri sonuçlara dönüşür. Fikir ve yenilik faaliyetlerinin herhangi bir mevcut durum problemi, ihtiyaç veya gereklilik ile sınırlandırılmasını istemezler.

Konuşmacı ve yazar Paul Sloane, inovatörlük yönü bakımından Freddie Mercury'i şu şekilde ele almıştır:

“Freddie Mercury, müşterileri memnun etmek veya çok hit olacak bir şarkı yazmış olmak için şarkı yazmadı. Kendine düşkün müzikal bir ifadenin yaratıcı parçası olarak yazdı.  Günün ekipmanı ile kayıt yapmak son derece zordu. Kompozisyonu ve şarkı sözleri açısından son derece riskliydi. Başlangıçta tüm kuralları çiğnediği için dev bir plak şirketi tarafından single olarak reddedildi. Yine de 2002'de Guinness Rekorlar Kitabı tarafından tüm zamanların en iyi İngiliz single'ı olarak seçildi. Yaratıcı beyinler, bugün var olanla ilgilenerek başlamazlar. Kendi devrimci fikirleriyle başlarlar ve acımasızca peşlerinden giderler."

Bu pencereden bakıldığında; Freddie Mercury'nin kendi zamanında müzik endüstrisinin mevcut durumunun farkında olduğu ve buna göre pozisyon aldığı çok muhtemeldir. O anki ve gelecekteki izleyicilerinin yanı sıra, plak yapımcıları ve yöneticilerinin belirli isteklerini, arzularını ve beklentilerini kesinlikle anlayabilmektedir. Ayrıca, çalışmalarını etkileyebilecek potansiyeldeki sanatçıların ve bestecilerin kimler olduğunu da net biçimde ortaya koymuştur. Ancak bu gerçeklerle sınırlanmadan çalışmalarına devam etmektedir. Freddie Mercury, işi ile ilgili bir vizyona sahiptir ve bu onun odak noktasıdır. Bunları net bir şekilde anlamış olması, davranışlarını ve "Bohemian Rhapsody"i hayata geçirmek için aldığı eylemleri yönlendiren ana unsurdur. 

SÖZLERİN İLHAM KAYNAĞI

O zamanın diğer gruplarının aksine, Freddie’nin şarkı sözlerinin ilham kaynağı esas olarak sihir, fantezi ve folklorik öğeler olmuştur. Grubun şarkıları metafor  ve sembolizm açısından göz önüne alındığında,  İncil ve Katoliklik, Yunan mitolojisi, varoluşçuluk, Müslümanlık ("Mustapha" şarkısı), Hıristiyanlık ("All Gods People" şarkısı), ahlak ve temel felsefeyle ilgili konulara ("Don't Try Suicide" ve "Keeping the Open Window" şarkıları) değindiğini görürüz. "My Fairy King" şarkısında ise, “Fareli Köyün Kavalcısı” şiirinden esinlenilmiştir. 

Sözleri çeşitli şekillerde yazılmıştır; bazı şarkılar monologlarda, diyaloglarda, baladlarda, bazıları eserlerdeki kişilerin eylemlerini yorumlayan bir koroyu içeren Aristoteles trajedisinde bestelenmiştir. (“Bohemian Rhapsody” şarkısı) Mercury’nin bu ilk dönem şarkıları; klasik edebiyatla ilgilenen; derin düşünceleri olan, kesinlikle sofistike bir doğası olduğunu kanıtlamaktadır.

15 STÜDYODA KAYIT 

Grup, dünyaca bilinirliklerini sağlayan 1975 çıkışlı longplayinde yer alan "Bohemian Rhapsody" şarkısını çıkış şarkıları yaparken, bu sofistike doğayı yansıtan salt bir sanat eseri ortaya koymaktan ziyade, Mercury’nin önderliğinde inovatif ve büyük riskler alarak, hem sanat yönü ağır basan, hem de her türden kitleye ulaşabilecek, etkileyebilecek, popüler olacak bir tür ile müzik tarihinde bir devrim yaratmayı hedeflemiştir. Şarkı, o zamana kadar yapılmış en yüksek bütçeli single’dır. 15 farklı stüdyoda kayıt yapılmış, rock, balad, opera gibi birbirinden farklı altı müzik tarzına şarkı içerisinde yer verilmiştir. Şarkının sözlerinde, yukarıda bahsedilen metafor ve esinlenmeler oldukça fazla görülür. Birden fazla enstrüman ve vokalin tek bir  şarkıda yer alabilmesi için, “Reduction Mixing” adında o güne kadar kullanılmamış yeni bir teknoloji kullanılmıştır. Şarkı, döneminde hit olan diğer şarkıların neredeyse iki katı uzunluğundadır. Plak şirketi, radyoların bu uzunlukta bir şarkıyı çalmak istemeyeceğini düşündüğü için grup ile şirket arasında problem olur ancak grup şarkı kesildiğinde farklı duygu geçişlerinin kaçacağını söyleyerek ısrarından vazgeçmez. 

Grup, bir risk alarak henüz albüm yayınlanmadan bir radyo programına şarkı gönderir ve çalınmasını sağlar. Şarkı büyük bir patlama yaratır ve yayımlandıktan kısa bir süre sonra önce İngiltere'de sonra dünyada 1 numaraya yerleşir. Günümüzde yapılan dünyanın en iyi şarkıları listelerinde çoğunlukla ilk sırada yer almaktadır.

Şarkının videosu da yayınlandığında büyük sansasyon yaratır, görülmemiş bir promosyon başarısı sağlar. Grup, klipte sadece şarkı söylememektedir, onu bir tiyatro sahnesindeymişçesine oynamaktadır. Teknolojik olarak fark yaratmaktadır zira kamera lensinin önüne prizma koyarak yapılan görüntü çoğaltma hamlesi sayesinde video, o dönem için yüksek teknolojili ve çağın ötesinde görünmektedir. Bu olay, videonun şarkının önüne geçtiği tarihteki ilk örnektir. Bu durum İngiltere'de bir trend yaratır ve gruplar canlı performanslara çıkmak yerine videolar hazırlayıp göndermeye başlar.  Videoyu yayınlamak, o kadar büyük bir devrimdir ki dünyaya daha önce görülmemiş yeni ve taze bir fikir vermiştir. Grup bundan sonrasında da baleyi, operayı ve tiyatroyu severek sahne performanslarında ve Queen’in yaratıcı videolarında benimsemiştir.

"Bohemian Rhapsody", Queen için pazarı açmış ve grubun kitlesini genişletmiştir. Mercury ve Queen, yarattıklarını ortaya koyacak kadar cesur olmasaydı ya da diğer insanların müdahalesine izin verseydi, şüphesiz ki bugün bulundukları noktada olamayacaklardı. Yaratıcılıkları, cesaretlerini toplamaktan, risk almaktan, zamanının ötesindeki vizyonlarından ileri geldi. Freddie Mercury, 1991’de öldüğünde, sınırları kaldıran ve 40 yıl sonra bile tüm kültürleri bir araya getiren, dünyadaki müzik kültürünü kökten değiştiren ve bugün hâlâ pop ve film kültüründe yankılanan zengin bir müzik ve performans mirası bıraktı. 

<