SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

PARTİLERİ ANLATAN BİNBİR TARİF

Tarihimiz boyunca liderlere, halk kahramanlarına, aşka, sevdaya ve milli konulara dair binlerce şarkı-türkü düzenlendi. Sazın tellerinden dökülen, içli bir kaval sesinden, duygu ortamını hislendiren nağmelerin “Siyasetteki yansıması” daha başkadır.

Spordaki taraftarlar, heyecanı ve birlik ruhunu tetiklemek amacıyla patentli şarkılara, türkülere, özel marşlara bağımlıdırlar. Fakat müzik yelpazesinin, siyasette sesli propagandaya dönüşmesi fikri ise, uzun bir tarihe bağlı değildir.

Cumhuriyet’ten sonra siyasi partiler ortaya çıkınca bunun ilk benimseyen Anavatan  partisi ve onun Genel Başkanı Turgut Özal olmuştur.

Partinin sesi “Arım, balım, peteğim.” Şarkısı, hâlâ hatıralarımızda tazeliğini korumaktadır. Partileri anlatan şarkılar, türküler, deyişler, daha önceki dönemlerde saz şairleri tarafından halkın kulağına yerleştirilirdi.

Türkiye’nin tarihinde “sesli propagandaya” ilk kez, İttihatcılar döneminde ihtiyaç duyulmuştu.

Tarihimizde,  “31. Mart vak’ası ” diye kayda geçen ayaklanmayı bastıran Mahmut Şevket Paşa’nın orduya hitaben yaptığı konuşma “plakla” duyurulmuştu. Paşa’nın plaktaki sesi, İkinci Meşrutiyet döneminin yeniliği sayılmıştı.

Demokrat Parti döneminde, demokrasiye açılışın duygulu şarkıları, çeşitli ozanların sazından, sesinden “Taş Plaklara” kaydediliyordu. Gramofonların yaygınlaşmasıyla propagandalara daha etkinlik alanı açılıyordu. Ünlü şarkıcılarımız, bu şekilde müzik sahasında önem kazanıyorlardı. Devirli, 45’lik plakların yerini plaklar, teypler alınca, toplumda sözlü, şarkılı bir kültür akımı başlamış oluyordu.

Siyasi yaşamınızda iktidar-muhalefet saflarında, şarkılı propagandalara önem veren partilerden biri AKP’dir. Açık ismiyle Adalet ve Kalkınma Partisi. Daha çok kurucu Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ı öven ve partinin “güçlü imajını” anlatan şarkının ilk dizesi “Beraber Yürüdük biz bu yollarda” sözleriyle yüklüdür.

Siyasetin propaganda yöntemleri, günümüzde çok çeşitlilik gösteriyor. Şarkıcılar da partilere göre bölünmüşler. Artık, şarkı teknolojisi, taraftarların koru seslerine dönüşmüş.. Uyduruk saz şairleri, televizyonlarda, siyasi kahramanlar yaratmak için “düzme koşmalarla” kendilerine bir rant alanı açmışlar.. Notasız sözlerle, topluma notalı gelecekler hazırlayacaklarını vadeden siyasiler de, eski “Taş Plaklar” gibi ha bire dönüyor, dönüyorlar. Bunun tek bir sevindirici  yönü var. Müzikle bağdaşlaştırılan şarkıların bestelerinden, öfke, kin, dehşet, hainlik ve vahşet sesleri, artık duyulmayacak..

Aşık Veysel’in “Birlik, beraberlik ve kardeşlik” dileyen sözlerini arşivden çıkarıp milletin “Bam” telinden dinleye dinleye, seçim sandıklarına gitmeye hazırlanalım.. Derken, unutmayalım ki, “Ağzında bal olan arının kuyruğunda da iğnesi vardır.”

VEKİL TİPLERİ..

Bir yabancı ülkede  temsilciler meclisi üyelerinin başarılı olması için aranılan şartlar şöyleymiş:

“1- Kedi kadar meraklı. 2- Keçi kadar inatçı. 3- Taksi şoförü kadar ehil. 4- Kaçamak yapan kocalar kadar diplomat. 5- Kendisini ailesine adayan sadık bir bekçi. 6- Bir futbol hastası kadar fanatik. 7-Çocuk kadar afacan.  8-Gerektiğinde saf görünüp saman altında su yürütmek. 9- ilkelerinin rotasından çıkmamak..

Buna bir ilave de biz yapalım: “ İyi bir çoban koyunlarının yününü kırpar ama derisini yüzmez.” Dünyanın süper güçlerinin kulağına küpe olsun, diyelim..

(Not: Önceki seçim dönemlerinde yayınlanmıştı.)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SELAMİ TURGUT GENÇ Arşivi