İzmirli bir sanatçı düşünün hem ödülleri topluyor hem de turist çekiyor. Avrupa’da, dünyada alanında yapılan yarışmalarda birincilikler toplamaya doyamıyor. İsviçre, Danimarka, Almanya, Hollanda, Lüksemburg, Avusturya gibi 15 civarı ülkede fuarlara katıldı ve ödül almadan döndüğü hiçbir yarışma yok. En son Mayıs ayında Danimarka’da yapılan dövme fuarında ödül aldı. İşlerinin öyle müdavimleri var ki yurtdışından sırf onun için geliyorlar.

Kimden mi bahsediyorum? İzmir Bostanlı’daki AG Art Collective'nin sahibi Atalay Gölge’den. Genç dövme sanatçısının şöhreti, ülke sınırlarını aşalı çok olmuş. Bir randevu almak için haftalar, bazen de aylarca beklemek gerekebiliyor. Sıraya girenler arasında yurtdışından işlerini takip edip İzmir’e gelen turistler de var. Peki onu farklı kılan ne? Kişiye özel ve hikâyesi olan dövmeler yapıyor olması…

Onunkisi butik bir başarı öyküsü olmanın ötesine geçiyor. Ailesi onu meslek lisesine gönderiyor. Mobilya tasarımcısı olmasını hayal ediyorlar. Fakat o ne yapıyor? Mobilyaların üzerine desenler çiziyor. Çizim yeteneğini fark eden ise resim öğretmeni… Ailesinin gözünde dövme işi biraz serserilik gibi… Ve fikir ayrılıkları kaçınılmaz oluyor.

Babası onu dövme sevdasından vazgeçirmek için bir fabrikada CNC operatörü olarak işe yerleştirmiş. Fakat Atalay Gölge yine durmamış, orada da metallerin üzerine bir şeyler çizmeye devam etmiş. Kendi kendine bir dövme cihazı yapmış ve ilk denemelerini arkadaşları üzerinde gerçekleştirmiş. Azmin elinden hiçbir şey kurtulamaz. Yaptığı dövmeleri gören annesi ve babası nihayet bunu gerçek bir iş/meslek olarak kabul etmişler.

Sanat ayrı girişimcilik ayrı… Elbette bir tezgah da kurmak gerekiyor. Atalay Gölge girişimcilik sürecinde çok tanıdık sıkıntılar da çekiyor. Ortaklıklar, vizyon farklılıkları, pandemi, deprem… Sanatçılığın yanı sıra girişimciliğin de hakkını veriyor. Elinde avucunda ne varsa eşiyle birlikte Bostanlı’ya taşıdığı AG Art Collective'e yatırıyor.

                   ***

Ödülü ne mi?

Uluslararası yarışmalarda onlarca birincilik, ödüller, ülke sınırını aşan bir şöhret, sıraya giren dövmeseverler, yurtdışından randevu alan turistler… Atalay Gölge’ye göre ise en büyük ödül memnun müşteriler.

En katı kuralı ise şu: Bir başkasında olan dövme modelinin aynısını yapmayız.

Kişiye özel çalışmanın en büyük nedenlerinden biri de başka bir sanatçının emeğinin üzerine oturmamak.

Öyküsünü dinleyince hiçbir başarının olmadığı gibi Atalay Gölge’nin başarısının da tesadüf olmadığını anlıyoruz.

Başarının en kıymetlisi kuşkusuz değer ve ilkeler üzerinde yükselenlerdir.

Atalay Gölge bedenler üzerinde öyküler anlatmaya, başarılar kazanmaya ve Türkiye’yi yurtdışında temsil etmeye devam edeceğe benziyor.