PEKCAN TÜRKEŞ

PEKCAN TÜRKEŞ

Letonya-Riga

GÜZEL KIZLAR ÜLKESİ LETONYA VE BALTIK'LARIN PARİS'İ RİGA

 

Letonya;kuzeyinde Estonya, güneyinde ise Litvanya bulunan 

Kuzey Doğu Avrupa’da Baltık denizine sınır 2,5 milyon nüfuslu bir ülke.

Letonya'yı 1201’de Almanlar, sonra Polonyalılar,daha sonra İsveçliler ele geçirmiş. En son Rusya işgal etmiş.1918’de bağımsızlıklarını ilan etmişler. Ancak 2.Dünya Savaşı sırasında bir süre Nazi işgali olmuş.1944’de tekrar Rusyanın hegemonyası altına girmişler ve Sovyetler’den 1991’de ayrılmışlar.

Daugava nehrinin kenarına 1200 yılında kurulan 700.000 nüfuslu başkent Riga, yemyeşil parkları, Orta Çağ havasındaki evleri ile ziyaretçilerini adeta büyülüyor. 

 

RATSLAUKUMS MEYDANI

 

Belediye Meydanı da denilen bu Meydan taş köprünün tam karşısında .Orta Çağdan kalma açık pazar da burada kuruluyor .İkinci Dünya Savaşı sırasında tahrip edilmiş sonra restorasyon görmüş

Blackheads(Karakafalılar) ,Schwabe'nin Evleri ve Roland Heykeli de bu meydan üzerinde bulunuyor.

Şarlıken'in yeğeni General Roland;kılıcıyla bir taraftan adaleti temsil ederken diğer taraftan Letonya ile Riga mesafesini ifade ediyor.

1970'lerdeki Sovyet Döneminden kalma İşgal Müzesi de burdadır.

 

OLD RIGA

 

Riga'daki gezilecek yerlerin çoğu "Old Town (Eski Riga)" adı verilen yerde toplanmış. Arnavut kaldırımlı sokaklarında topuklu ayakkabılarıyla dolaşan kadınların zorlukla dolaştıklarını görüyoruz. Aynı zamanda Riga'nın merkezi (çarşısı) da burası.

 

ÖZGÜRLÜK ANITI

 

Özgürlük Anıtı’nda elinde ülkenin üç bölgesini temsil eden yıldızları tutan bir kadın heykeli bulunuyor.1935’de dikilen anıtın nöbetçileri, saat başı törenle değişiyor.

Özgürlük Anıtı’nın kuzeyinde kalan kanal boyunca Bastejkalns denilen Eski Şehiri çevreleyen bir yeşil kuşak var.

 

LİVU MEYDANI

 

20.yüzyılın ortalarında 2.Dünya Savaşı sonrası inşa edilen bir yeni meydandır.18.yüzyıl Residansları bulunur.Büyük ve Küçük Tüccar Loncası da buradadır.Yazları konser ve gösteriler icra ediliyor.

 

BLACK HEADS KARAKAFALILAR EVİ

 

Karakafalılar (Blackheads) Evi ;14.yüzyılda Bekar Tüccarlar Loncası için yapılmış.Zamanında Riga' nın en görkemli binasıymış.

Ikinci Dünya Savaşı sırasında yağmalanıp tahrip olan Karakafalılar binası 2001’de kentin kuruluşunun 800. yılı vesilesiyle restore edilmiş. 1999 yılında aslına uygun olarak ön cephesi Alman Rönesansını yansıtır

Karakafalıların bir de hikayesi var:

Eskiden burada Karakafalılar denilen bekar yabancı tüccarlar loncası varmış. Bunlar yılbaşında ormandan çam ağacı kesip yakarlarmış. Bir gün öyle büyük bir çam ağacı kesmişler ki bunu yakamamışlar ve meydanda bırakıp ne yapsak diye düşünmeye başlamışlar. Büyük çam ağacı orada oynayan çocukların çok hoşuna gitmiş ve süslemeye başlamışlar. Loncalarından çıkan karakafalılar da bu süsleme işini çok beğenmişler ve benimsemişler. Bundan sonra çam ağaçlarını yakmayalım süsleyelim demişler. O gelenek bugüne kadar devam etmiş.

ART NOUVEAU (Yeni Sanat) MİMARİ TARZ BİNALAR :

ÜÇ KARDEŞLER BİNALARI

 

Riga'da yüzlerce Art Nouveau mimari tarzında yapılmış binaları bulunuyor. 20. yüzyılın başında başlamış olan bu sanat akımında çiçek motifleri , kıvrımlar, desenler ve insan figürleri kullanılmış. Bu tarzda yapılmış bina örneklerini Alberta, Elizabetes ve Strelnieku caddelerinde görebilirsiniz.

Onbeşinci yüzyıldan kalma eski Riga evlerinin en güzel örnekleri Üç Kardeşler Binalarıdır.

Üzerlerinde hangi yılda inşa edildikleri yazılı 17, 19 ve 21 nolu binalar,Riganın Ortaçağ’dan bugüne kadar gelebilen evlerini temsil ediyor. 

Riga'da Art Nouveau uslubundaki yüzlerce bina tarihe meydan okurcasına hâlâ ayakta duruyor

Bu yapıların bir çoğunun mimarı “Potemkin Zırhlısı” filmiyle tanıdığı Dünyaca ünlü Rus yönetmen Sergei Eisenstein’ın babası Mikhail Eisenstein’dır. 

 

CHRİST CHURCH AZİZ PETER KİLİSESİ

 

Aziz Peter adına 1209 tarihinde yapılan kilise Baltıklar’da, Gotik mimarinin en güzel örneklerinden biri. Kulesine asansörle çıkıp, Daugava Nehri’nden Baltık Denizi’ne uzanan manzarayı seyredebilirsiniz.

 

BREMEN MIZIKACILARI

 

Aziz Peter'in Kilisesinin önünde Bremen Mızıkacılarının heykeli var.Grimm Kardeşler (Jacob Grimm-Wilhelm Grimm)'in yazdığı masallardan biridir. Fabl uslübunda yazılmıştır. Sahiplerinin kendilerine olan kötü tutumundan dolayı evden kaçan bir eşek, bir köpek, bir kedi ve bir horozun Bremen'e gidip orada müzisyenlik yapma düşleri ana temadır. Yola çıkarak iyi arkadaş olurlar. bir kız ve annenin evine giren hırsızlar girdiği bir evin önünde dururken bir canavar silüetini andırmaları (eşek üstünde köpek, onun üstünde kedi, onun üstünde de horoz) ve hepsinin bağırması sonucu ortaya çıkan kakofoni hırsızları korkutur. Bu canavar silüetinden korkan hırsızlar bir daha asla geri dönmezler. Dört kafadar da bu evde yaşarlar.

   Sırası gelmişken anlatayım:

UNESCO tarafından düzenlenen Bremen Diller Festivali çerçevesinde Bremen'de 21 Eylül 2011 tarihinde düzenlenen Türk Dili Gününde Refik Halit Karay'ın Eskici,Ömer Seyfettin'in Kaşağı hikayelerinden oyunlaştırdığım oyunlar oynandı.

 

AŞK KÖPRÜSÜ

 

 Dünyanın birçok yerinde olan, kilitlerin asıldığı ve anahtarların suya atıldığı Aşk Köprülerinden blri Özgürlük Anıtının yanıbaşındaki parkın köprüsünde. Daha önce bu köprüleri Paris Sen Köprüsü , Helsinki'de Uspenski (Ortodoks) Katedralinin tam karşısında Litvanya Vilnius'daki Uzupis Cumhuriyetinin girişinde görmüştük.

Şehrin ortasından kenarları yemyeşil ağaçlarla ve bakımlı çiçekler süslü Pilsetas Kanalın yanındaki köprüde asılı kilitleri sevgililer veya evli çiftler aşklarının sonsuza kadar sürmesi için buraya asıp anahtarını Pilsetas kanalına atıyorlarmış. 

Boşanma oranının yüksekliğine bakılırsa, yine de kocalarını kaptırmaktan kurtulamıyorlar. Parkın diğer tarafında, Yunan tapınaklarını andıran 1863 tarihli asil bina 1919’dan bu yana Milli Opera. Yazın beyaz gecelerinde, Riga Opera Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. 

 

DOME MEYDANI

 

1211’de inşa edilen, eklemelerle mimarisi değişen Dome Katedrali’i geç Romanesk erken Gotik ve Barok mimari stiliyle dikkati çekiyor. Yapı UNESCO’nun Dünya Kültürel Mirası listesinde.Akşamları bu meydanda org konserleri dinleyebilirsiniz.

3 TEKERLİKLİ TAŞIMA ARACI

 

Tıpkı Melekler Şehri Bangkok Tayland'da olduğu gibi Riga'da da Tuk tuk örneği 3 tekerlekli, önde sürücü arkada iki kişinin oturabileceği şekilde dizayn edilmiş, tamamen sahibinin zevkine göre süslenmiş, turist taşıma araçları var..Eski Şehrin kalabalık caddelerinde görebilirsiniz.Bangkok ve Talinn'de olduğu gibi pazarlık etmelisiniz.Aksi takdirde beklemeleri de hesaba katınca fatura bir hayli yüksek çıkıyor.

 

POLİS İMDAT İŞ BAŞINDA

 

Riga'da Türklerin işlettiği Ballı Döner Kebabın önünde sarhoş bir genç diğerini boğacak derecesinde yere yatırmış hırpalıyordu.Yoldan geçenler kafalarını çevirip bakmıyorlar bile Ben Türkiye'de olduğu gibi ayırmaya çalıştım.Lokantanın sahibi Binali gülerek "Abi,kameradan Emniyet olayı gördü.Şimdi gelirler "dedi.Gerçekten bir dakika sonra iki Polis arabası olay mahalline geldi

 

TARİHİ MEŞE KÜTÜĞÜ

 

Daugava Nehri kıyısındaki kazılarda bulunmuş Mısır Firavun'u 3.Tutankoman dönemine alt meşe kütüğü Belediye Binasının önünde sergileniyor .

 

KARA KEDİ FİGÜRLERİ

 

Riga’nın sokaklarında gezerken hediyelik eşya dükkanlarında bir çok kara kedi figürüne rastlıyoruz. Burada çok meşhur olan kara kedinin hikayesi ise şöyle: Eski zamanlarda bir tüccar, Tüccarlar Loncasından atılmış. Evi ise Tüccarlar Loncasının yanındaymış. Buna çok kızan tüccar tepkisini belli etmek için evinin çatısına iki tane kara kedi figürü yaptırmış ve bunların kuyruklarını ve sırtlarını Loncaya doğru çevirmiş. Tüccarlar Loncasındakiler buna çok bozulmuşlar. Daha sonra iş tatlıya bağlanınca ve kedilerin yüzünü Tüccarlar Loncasına doğru çevirmiş.

 

ORTAÇAĞ'dan KALMA BİR RESTORAN ROZENGRĀLS

 

Rozena Sokaktaki Rozengrals Restoranda elektrik yok.Mum ışığında dönemin giysileri içinde şarap mahzeninde kadınlar size servis yapıyor.

 

LETONYA'DA CİNSİ LATİFLER YARIŞIYOR

 

Riga'da genç kızları güzellikte adeta birbirleriyle yarışıyor. Letonya'da kadın nüfusu erkeklerden çok fazla. Erkekler karaborsa. En sivri topuklusundan çizmeleri, mini etekleriyle dünya güzeli genç kızlar şehrin kaldırım taşlı sokaklarını tur atıyor.Bekar Erkekler,meşrebinize göre bir cinsilatif bulamazsanız merak etmeyin, birbirinden hoş kadınların gösteri yaptığı kulüpler ve masaj salonlarının yanı sıra internetten "Riga Escort" yazınca Sizi karşılayacak (!) Hatunları da tanışabilirsiniz.(?)

 

LETONYA VE RİGA'NIN ANIMSATTIKLARI

 

--Letonya 1991 yılında SSCB’den ayrılarak bağımsızlığını ilan ediyor. Halkın bağımsızlık mücadelesi de çok ilginç; Estonya, Letonya ve Litvanya halkı 23 Ağustos 1989 tarihinde Tallinn, Riga ve Vilnius arasındaki 600 km. yol boyunca el ele tutuşarak bir zincir oluşturuyor ve şarkı söylerek eylem yapıyorlar. Bütün Dünya’ya bu şekilde bağımsızlık isteklerini duyurmuşlar.

--2004’de AB’ye giren Letonya’nın siyasi hayatında kadın cumhurbaşkanı ve parlamento başkanı yer aldı.

--Letonya’nın para birimi LAT’tır. 

--Halkın %30'u Rus. 

--Yıllarca SSCB egemenliğinde olmalarına rağmen, Leton halkını karakter olarak İskandinav halklarına daha yakın.

--İngilizce'de Letonya;Latvia diye anılıyor.

--Konumu itibariyle Riga soğuk bir şehir.Gezmek için en güzel dönem bahar ayları ve yaz ayları 

--Riga’nın pek çok yerinde Türk restoranları ve kebapçılar var 

--Tervete, geleneksel Letonya birası. 

---Çeşitli baharatlar ve bitkilerle hazırlanan “Black Balsam” denilen içkileri çok meşhur. Soğuk algınlığı ve çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiği iddia ediliyor. 

--Tatar böreği büfelerde bile satılıyor.

--Riga ile Türkiye arasında saat farkı yok, 

--Turizm bürolarında Marmarisa ve Bodruma yazılı reklamlar var.

-Toplu taşımalarda ve yollarda telefonla konuşan bile yok. 

--Kadın nüfusu oldukça fazla. Otobüs, tramvay, metro gibi hemen tüm araçların şoförü genellikle kadınlardan oluşuyor,

--Bisiklet kullanımı çok yaygın. Hatta; şehrin her tarafına yerleştirilmiş bisikletlerden birisini alıp, gideceğiniz yerdeki bisiklet durağına bıraktığınız sistemden de var.

--Yaya geçidinde araçlar durup yayalara geçit hakkı tanınıyor.

--Riga'da amber (kehribar) takılar çok revaçta.Fiyatları da büyüklüğüne, parlaklığına, rengine göre değişiyor. 

--Riga;Eurovision tarihine Türkiye'nin damga vurduğu şehir.

-Riga'da dilenciler alt geçtilerde köpekleriyle dileniyor.

<