Hocaların Cesaret Fukaralığı
Kocaman'ın böylesine bir maça Guliano ve Soldado'suz başlamasının tek açıklaması uzun süre
 beraber oynama alışkanlığı olanlarla oynama isteği olamazdı sanırım. Aynı sebeble yine Soldado Vardar'a
 karşı oynamamıştı. Öyle ya da böyle o maç kaybedildi. Elbette Soldado ile başlansa Vardar maçı
 kazanılacaktı diye bir iddiada bulunulamaz ama böylesine yıldız futbolcular şartlar ne olursa olsun çıkıp
 oynarlar ve takımlarına istenilen katkıyı vermeye çalışırlar. Tecrübe bunu gerektirir çünkü. Belli ki Aykut
 hoca Vardar maçındaki kazadan sonra yine ters bir sonuçla karşılaşmamak adına temkinli davranmıştı.
 Trabzonspor buna karşın Burak Yılmaz’la kendini bulmuştu. Ersun hocanın istediği nokta
 transferler gerçekleşince geçen seneden farklı bir kimliğe bürünmüşlerdi. Basan, koşan, rakibi yıpratan
 bir havaları vardı. Ama ne zamana kadardı? Burak’ın sakatlığına kadardı bu görüntü.  Haliyle
 Trabzonspor'u da Burak'lı ya da Burak'sız diye ayırmak gerek sanırım. Durumu Burak'tan evvel, Burak'tan
 sonra ikiye bölmeli bordo mavililer. Sanki takımın kalbi durup, ciğeri söküldü Burak'ın çıkışından
 sonra. Üstüne ikinci yarıda Yusuf da çıkınca Yanal’ın planları alt üst oldu. O dakikada 1-2 önde olan Yanal
 skoru korumak yerine Rodellega gibi kontra seven bir oyuncuyu düşünseydi yıllar sonra belki de zaferle
 döneceklerdi evlerine.
 Alper Çok Yönlü Kullanılmalı
 Fener'e gelince farklı şeyler görmedik gibi özellikle ilk yarıda. Geçen seneden en büyük farkları
 oyunu bırakmaları. İlk yarıda farkı ne Dirar ne de Valbuena yaratabildi. Olmadık noktadan skoru tabelaya
 yazdıran Alper'di fark yaratan oyuncu edasıyla. Alper zaman zaman kenarda da kullanılmalı. Yanal
 kullanmıştı şampiyonluk döneminde. Cüssesiyle kanattan çok forveti andıran Dirar fazla bir etkinlik
 gösteremedi. Kenarda oynamak için ağır bir götüntüsü var. Belki de forvette denemeli Dirar'ı eldeki
 forvetlerin hazır olmadığı bu dönemde.
 Valbena’ya gelince. İlk yarıda olmasada ikinci yarıda deyim yerindeyse hallaç pamuğu gibi dağıttı
 ortalığı. Hakikaten ele avuca sığmayacak gibi. Nefesini iyi ayarlarsa, 90 dakika sahada kalıp mücadele
 edecek bir görüntü verdi ilerki haftalar adına. Penaltıyı atarken mükemmel bir konsantrasyon sağladı.
 Galiba Alex’den sonra serbest atışlar gerçek sahibini buldu Fransız oyuncuyla birlikte.
 Fener Oyunu Geriden Kurmalı 
 Fenerbahçe'nin en büyük problemi oyunun ikinci ve üçüncü bölgelerinde oluşturulacak köprü
 ayaklarının olmaması. Fener'e tek ön liberonun yanında oynayacak bir oyun kurucu, köprünün bir ayağı-
 bu Alper bile olabilir eğer Ekici'nin gelmesi gecikirse, ve bir forvet arkası yani köprünün ikinci ayağı
 gerekli gibi gözüküyor. Aykut hocanın orta sahanın merkezine operasyon yapması şart.
 Trabzonspor maçından anladığım kadarıyla Kocaman Şener-İsla ve Kadırım-Köybaşı ikilileri için çok
 sık rotasyona gidecek bir görüntü verdi. Hocanın aynı sistemi orta sahanın merkezine de getirmesi
 gerekiyor. Topal-De Souza rotasyonuyla beraber yanlarında Ekici’nin olması olmazsa olmaz gibi duruyor.
 Trabzon maçının yedekleri arasında Salih olmadığına göre, Salih artık hocanın aklında da yok. Ekici’nin
 olmadığı maçlarda Alper o bölgeye rahatlıkla monte edilebilir. Fenerbahçe özüne dönmeli ve oyunu
 geriden ve merkezden kurmalıdır.  
 Neden 4-6- 0?
 Köybaşı Kocaman'ı resmen ipten aldı 49. dakikada. İlk yarının son çeyreğinin Fener'in kontrolünde
 gidip üstelik Alper'le skora ulaşmışken, bu ileri gidişin 46. dakikada Kocaman tarafından kement yemesi
 gerçekten anlamsızdı Kadıköy’de. Eğer N'Doye İsmail'e rağmen o golü atsaydı, santraforsuz oyun
 tercihine ne cevap verirdi acaba Aykut hoca? Hocanın oyun 1-1 giderken böyle bir değişikliğe gitmesi
2
hakikaten ilginçdi. Guliano genelde atan değil attıran oyuncuydu ve önünde paslarını ulaştıracak bir
 forvete ihtiyacı vardı.
 Ne zaman ki golü yediler, işte o vakit aklı başına geldi Kocaman’ın. Soldoda gel bizi kurtardı dedi
 resmen. Oysa Burak’ın olmadığı, Burak’dan sonra sudan çıkmış balığa dönen Yusuf’un pasifize olduğu bir
 oyunda 46’ya Giuliano-Soldado ikilisiyle başlasaydı sonucu daha rahat alabilir, oyunu bu kadar zora
 sokmayabilirdi Kocaman. Fenerbahçe için gerçek tablo Guiliano’nun oyuna getirdiği hareketlilik ve 90.
 dakikada sol kanadı işgal eden Valbuena’nın sağ taraftan yaptığı ortaya Soldado’nun vurduğu kafa
 vuruşuydu. O yüzden az biraz daha cesaret Aykut Hocam!