HER TÜRK OKUMALI , BİLMELİ !..
HER TÜRK OKUMALI , BİLMELİ !..
Kardeşlerim bu makalemde ise sizlere ikinci GÖKTÜRK devletini ve dönemini yazacağım. Irkı Türk olanlar, bu yiğitleri gelecek kuşaklara aktarmasının bir vefa görevi olduğunun bilincinde olmalıdırlar.
Türklüğün varlığını sürdürebilmek uğruna nice kahraman evlatlar şehit düştüğünü,
En son , Atatürk'ün diriliş mücadelesindeki önemli destanı, varoluşumuz ve bağımsızlığımızın da önünü açtığı bilinmelidir.
GÖKTÜRK (2 )
Nihâyet 682 yılında Kutluğ Şad etrafına topladığı Türkler'le istiklâlini ilân etti ve İLTERİŞ KUTLUĞ KAĞAN adıyla Doğu Göktürk tahtına oturdu. Kutluğ Kağan dağılmış boylarını yeniden topladı ve devleti eski gücüne kavuşturdu. O, daha önceki birçok Türk Kağanı gibi, Çinli bir prensesle değil, bir Türk kızıyla evlenmeşti.
Eşi İlbilge Katun ( Hatun ) ona her işinde yardımcı oldu. Kutluğ Kağan'ın iki oğlu oldu ki , BİLGE HAN ve KÜL TİGİN adlarında bu Türk prensleri bizim tarihimizde pek seçkin bir yer işgâl eder. Kutluğ ölünce yerine kardeşi Kapgan Han Kağan oldu.
22 yıl kağanlık yaptıktan sonra öldürülen Kapgan Kağan'ın yerine sırasıyla oğulları İnal Bögü Han, İni Han ve Yoluğ Tigin kağan oldular. Fakat bu üçü de başarısız kaldılar ve bir yıl içinde arka arkaya öldürüldüler. Bunun üzerine İlteriş Kutluğ Kağan'ın oğulları Bilge Han ile Kül Tigin birleşerek ülkeyi kargaşalıktan kurtardılar.
Bilge Han Kağan oldu, küçük kardeşi Kül Tigin de başkumandan olarak ordunun başına geçti. Böylece Türk tarihinde ilk defa iki kardeş devlet idaresinde birlikte hareket etmiş ve hiçbir kıskançlık duymadan birbirlerine yardım etmiş oluyorlardı.
Kapgan Han'ın son yıllarda devlet hem Çin tehdidi altında kalmış, hem de birçok Türk boyları Göktürk idaresine isyan etmişlerdi. Bilge Kağan ile Kül Tigin bütün bu tehlike ve tehditleri ortadan kaldırdılar. Başkaldıran herkese boyun eğdirdiler. Bilge Kağan " Ülkenin, milletin ve devletin birliği" için ne gerektiyse yaptı.
Türk beyleri esâret yıllarında görmüşlerdi ki, ne zaman Türk boyları birlik olsa Çin onlara haraç veriyor, ama ne zaman aralarında iktidar kavgası başlasa zayıflayan devletin üzerine yürüyor. Bu yüzden babaları İlteriş Kutluğ Kağan gibi, oğulları da hiçbir ayrılıkçı, bölücü harekete fırsat vermediler. Devlete isyân eden kabileleri gerektiğinde en şiddetli bir şekilde itâat altına aldılar.
Bir de şuna dikkat ediyorlardı : Türklüklerini kaybetmemek. O tarihte Türkler çiftçilik de yapmakta birlikte yarı- göçebe yaşıyorlardı. Yazın yaylalarda, kışın ise kışlıklarda otururlar, her zaman tabiatla kucak kucağa hareketli bir hayat yaşarlardı.
Çinlilerin büyük şehirleri vardı, daha çok ticaretle uğraşıyorlardı. Bir Türk Çin şehrine gelince oradaki eğlence hayatına kapılıyor, çarşı- pazarda satılan renkli ve ipekli kumaşlara hayran kalıyordu. Çinliler bunu fırsat bilerek Türkler'i içki, kadın ve mal vermek suretiyle kandırıp, onları Türk hayatından uzaklaştırıyorlardı.
İşte Bilge Kağan bütün Türkler'i bu tehlikeye karşı uyardı. Yabancı ülkelerle ticaret yapılmasını uygun görüyor, ama Türkler'in kendi vatanlarını bırakıp oralarda oturmalarını hiç istemiyordu.
Göktürk orduları başkumandanı Kül Tigin 731 yılında isyancı Dokuz Oğuz Türkleri'ne karşı yaptığı bir savaşta öldü. Girdiği bütün cenklerden başarılı çıkan yenilmeyen, efsane komutandı.
Ağabeyi Bilge Kağan ve vezir Bilge Tonyukuk ona büyük bir cenâze merasimi düzenlediler.
Göktürk Devleti bu çağda o kadar tanınan ve saygı uyandıran bir devletti ki, bütün komşu ve uzak ülkeler cenâze merâsimine temsilciler gönderdiler. Çin imparatoru kendi taş yontucularını gönderdi ve Kül Tigin anıtının yazılıp dikilmesine yardımcı oldu.
Bilge Kağan ondan üç yıl sonra öldü. Ona da bütün ülke krallarının gönderdikleri temsilcilerin bulunduğu pek büyük bir cenâze merâsimi düzenlendi. Hâtırası için Kül Tigin Anıtı'nın yanına bir anıt dikildi.
Burada onun ağzından Türk milletinin bir tarihi ve bu tarihten alınması gerekli dersler anlatılmaktadır.
Bu önemli sırları hafta yazımda okuyacaksınız.
Tanrı Türkü Korusun
Sevgi ve Saygılarımla