RECEP ARSLAN

RECEP ARSLAN

Günceli görmemek


Her gün, an be an yaşananları görmediğimi sanmayın. Bakar kör değilim. Etrafımdaki insanları, yaptıklarını, söylediklerini, hatta söylemeye hazırlanırken düşündüklerini, onların huylarını, maksatlarını, meşhur deyişle ciğerlerini biliyorum. Peki neden tepki vermiyorum?

Xxxx

Bir ülkede her gün değişen kurallar varsa, kuralların hangi saatte geçerli, hangi saatte geçersiz hale geleceği bilinmiyorsa, anlık olaylara tepki vermenin faturası çok ağırdır. Ben bir korkağım. Bu faturadan korkuyorum. O yüzden anlık gelişmelerle ilgili yazmıyorum.

Xxxx

Zulüm varsa bir ülkede, zalimler köşe başlarını, su başlarını tutmuşsa, namuslu insanların çile çekmesi kaderdir. Zulüm olmayan ülke de yok yer yüzünde. Bu sebepten insan her yerde çoğunlukla ezilen, zulüm gören bir varlık. Ama bu zulümü insana yapan bir avuç yönetici takımı da insan. İçinde zalimlik bulunan insan, içinde daha az zalimlik bulunan, ya da fırsat bulamadığı için açığa çıkmamış zalimlilği olanlara zulmediyor. Zulüm ile abad olunmaz ama bir dönem iktidar olunur, erk sahibi olunur. Sonra sokakta gezemeyecek, bir emekli kahvesine oturamayacak kadar düşman edinmiş olarak ölüp gidecek.

Xxxx

Üzücü olan bu davranış biçimi bazılarına ait değil. Hemen her insan fırsat bulduğunda,içinde, bünyesinde, fıtratında, genlerinde saklı duran zulüm tohumlarını harekete geçiriyor. Kendi hayat tarihimizde zulüm görenlerle, zulüm yapanların yer değiştirdiğini, hiç birinin bir öncekinden daha insaflı davranmadığını, her gelenin geçmişten örnek ve delil göstererek yaptığı zulmü haklı gösterdiğini izledim.

Xxxx

İşin tuhaf olanı, insan asıl  kendine zulmediyor. Fıtratıyla kavgalı yaşayan insan kendine zulmediyor. Bir erkek evlenmiyorsa, zevc, eş olmuyorsa, baba olmuyorsa, evine ekmek taşımıyorsa, evindekilere sahip olmuyorsa, namus, haysiyet, şerefle bir aile kurmuyor  ve yaşatmıyorsa bu insan kendine zulmediyor.
Bir hanım yaratılış hikmetini bilmiyorsa, asıl olanın zevce,eş ve anne olması gerektiğini bilmiyorsa, taliplerinde aradığı nitelikler henüz yaratılmadıysa, mırın kırınla taliplerini yüzgeri ediyorsa fıtratıyla kavgalı ve kendine zalim demektir.

Xxxx

Cemiyetlerde, toplumlarda adetler, ananeler, gelenekler, görgüler, töreler, davranış kuralları mutlaka dinden, ahlaktan kaynaklanır. Ama araya efsanelerden kaynaklananlar da gizlenir. İyi incelerseniz, insana, aileye, mahalleye, kasabaya, şehre, millete, ümmete, insanlığa bir şekliyle zarar verenleri vardır. İşte onlar efsanelerden kaynaklanan adet, gelenek ve ananedir, töredir. Terk edilmesi gerekir.

Xxxx

Toplumları, insanları yönetenlerin en çok muhtaç olduğu şeyleri sıralayalım. Ahlak, namus, fıtrata saygı, vicdan, insaf, adalet, sabite.
Şimdi sabite nedir diyeceksiniz. Fikirlerinde, düşüncelerinde, tavrında, duygusunda, kararlılık ve kurallara uyma durumunu kastediyorum. İnsanın bir sabitesi olmalı. Her an değişen kurallarla insanları yönetiyorsanız, hatta kurallar da neymiş ben böyle istiyorum diyorsanız, siz zalimin müşahhas numunesi olursunuz.

Xxxx

Allah her varlığı bir hikmetle, hayır sayısız hikmetle, sırla, vazifeyle yaratmıştır. O hikmete, sırra, vazifeye uygun tavırlar sergilemeyen her insan fıtrata savaş açmış olur. Zalim olur. Nefislerinize zulmetmeyiniz tavsiyesi de bu sırrı anlatır.

<