EZE FENERBAHÇE'NİN UMUTLARINI EZDi!
Emre Mor ve Arda Güler ilk defa aynı anda sahaya çıkmışlardı. Jesus kanatlarının hem hızlı hem çabuk hem de aktif olmasını istemişti genç oyuncularıyla. Ben orta sahanın merkezinde Yüksek - Crespo ikilisini beklemiştim Miha sakat olunca. Hoca Mert Hakan'ı tercih etti? Futbol terazisinde bu kararın bir mantığı var mıydı? Bence cevap hayırdı. Sanırım Mert takıma psikolojik katkı versin diye sahadaydı. Bu tercihin başka türlü bir açıklaması olamazdı sanırım. Form düzeyi olarak Mert'in ilk 11'e çıkmaması gerekiyordu.
Arda'nın resitali ile birlikte attığı iki güzel golü ki özellikle de ikinci gol harikaydı. Emre Mor'un istekli oluşu ve Valencia'nin eski maçlara göre çok da verimli olmamasına rağmen yine de gayret göstermesi Fener'i ön tarafta biraz üstün kıldı rakibine göre. Ancak Fenerbahçe'nin takım olarak Galatasaray'ın dünkü puan kaybından sonra seyircinin de yüksek beklentisiyle birlikte aşırı stresle oynayacağı çok belliydi ki rakip de küme düşmemek için kabuslar içinde uyuyup uyanan bir takımdı. Ve özellikle Fenerbahçe ikinci yarıda önde rakip defansa baskı yapamayınca, iki farklı önede geçseler sonunu getiremediler. Eze'nin her iki devrede yaptığı aksiyonları da durduramadılar.
İNATÇILIĞIN SONU!
İrfan Can oyuna girdiğinde dakikalar 75'di.Ve ilk defa İrfan 10 dakika, Crespo ve Arao oyuna girene kadar orta sahada yani sahanın ikinci bölgesinde, merkezde oynadı. Oyuna aldığı iki defansif oyuncuyla skoru koruyacağını hesap eden eden Jesus, İrfanı kenara atınca, hem İrfan’ı kaybetti hem oyunu tutamadı hem de bir farklı öndeyken avantajını yitirdi. Oysaki Jesus, İrfan’ı kendi yeri olan “6 ve 8” rollerinde kullarak oyunu das koru da pekala tutabilirdi. Aksine top gezdirip atak yaparak dakikaları kolayca harcayacağını zannetti Portekizli teknik adam. Fakat kenardaki kurt hoca oyunun son anlarında kontratak yiyeceğinin hesabını kitabını iyi yapamamıştı. Aslında İrfan orta sahada Crespoyla merkezde oynayabilir, oyuna Arao yerine Osayi girebilir ve Ingiliz futbolcunun çalımları sahanın her yerinde işe yarayabilir, topu da hakim olabilirlerdi.
Gecenin Notu: Jesus maç sonunda futbolcularına seyirciyi selamlayacağız diye konuşma yaptı orta sahada. Sonrasında da seyirci selamlandı ve yuh sesleri geldi beklenildiği üzere. Jesus Maraton tribüne dönerek eliyle; "Hadi oradan. Asıl size yuh olsun" der gibiyle inatçı bir ihtiyar edasıyla el kol hareketleri yaparken. Ve maalesef bu inatçı ihtiyarın Arda'yı takıma geç monte etmesi, İrfan’ı ısrarla her karşılaşmada kanatta oynatması, zaman zaman iki defansif ön liberoyla mücadele etmesi, Zacj'dan yeteri kadar yararlanamaması, Samet'in transferinden sonra Serdar Aziz’I unutması, gereksiz ofsayt taktikleri , golcülerini büyük takım oyuncusu kimliğine sokamaması ve daha niceleri. Tolstoy'un dediği gibi Jesus kibri ve inadiyla kendisini hep mükemmel ve haklı gördü ve sonrada kendi sonunu getirdi.