-Sen de mi, diye sitem ettiklerinde doğrusu canım sıkılıyor ve ;
-Evet, ben de. Ben de Erdoğan’ı destekliyorum, diye cevap veriyorum. Çevreme
baktığımda onbeş yıldır Erdoğan’a “he!” diyen halk da hep bir ağızdan;
-He ya! Biz de ! diyor.
Halkın eski okumuş yazmış dostları ; halkın içinden hasbelkader çıkmış bir imam hatip
mezununu görünce neden bu kadar çılgınlaştılar ve çılgınlaşmakta devam ediyorlar;
anlayamıyorum.
Bana olan sitemlerini anlıyorum eski dostlarımın ; nasıl olur da o parasız pulsuz yarı aç
yarı tok gençlik günlerini yaşamış biri tutup da, bir imam hatip mezunu birini ,Erdoğan’ı
destekler?
Aslını inkar eden haramzadedir; bir öğün tasarruf edip , iki öğün çorba ile açlığımızı
giderip emperyalizme karşı can hıraş “Kahrolsun Amerika! Yaşasın tam bağımsız Türkiye! ”
diye bağırdığımız günleri unutmadım. Besinsizlikten ciğerlerimiz yaralı , bileklerimiz ve
boynumuz bir saman çöpü gibi ince, uzundu… Haksızlıklara karşı durduğumuz o günlerde
kanunun hükmü kör bir kurşun kadar vicdansız idi. Kör kurşunların bir sağdan bir soldan
düşürdüğü gençlerin cesetleri, akşam olunca pazar yerinde bırakılmış çürümüş sebzeler gibi
süpürülürdü sokaklardan…
Devrin ‘filin şeyinden düşmüş’ zevatı köşklerinde zevkü sefa sürerken ; zerzevatları ,
marifetlerini , çaya ,şekere, mazota zam oranlarıyla sergileyip , TL ‘nin arkasındaki sıfırları,
protesto yerlerindeki lastik tekerlekler gibi yuvarlayarak ülkeyi yangın yerine çevirip
hallerini beyan etmek için tebdili mekan edip Paris , Londra ve Vaşington’a uçarlardı.
Devletluları iktidardan düşürülüp silahlı zerzevatları yönetime el koyunca, gençleri bir
sağdan bir soldan ipe çekip murat alıp murat verdiler.
Ve daha sonra bir çok işler oldu. Halk devletlü seçkinleri tepetaklak etti..
Bana sorarsanız söyleyeyim; Erdoğan seçimi doğrudur. İnanmış, ilkeleri olan bir
mümindir. Sözünün eridir, vefalıdır, çalışkandır, cesurdur. Karakter sahibidir. AB
standartlarına uyum yolunda silahlı külahlı kişileri, kendilerini halktan üstün gören laik ve
latif seçkin zümreyi , hukuku, demokrasiyi, laisizmi şahsi çıkarlarına alet eden istismarcıları,
FETÖ örgütünü tasfiye ederek evrensel zulme karşı , dünya beşten büyüktür, dedi. Hatta
adını açık açık vererek ABD’ye dünya sizden de büyüktür diyerek itibarını bir para etti.
Erdoğan şimdi ”bin odalı sarayında” oturmayıp yaklaşan büyük savaşa karşı yoksul
ülke başkentlerini ziyaret ediyor, örgütlüyor onları örgütlüyor.
Siz eski dostlar, siz; sırça köşklerinizde oturup geyik yapmaktan başka ne iş
yapıyorsunuz ?