Emlak Vergisi, daha da ezecek!

Toplu ulaşımı başlı başına bir dert...

Bir de bu şehirlerde yaşamak, hayatı idame ettirmek için, tamamen Zati Sungur (ünlü ilizyonist) olmak gerekir!

Kırsal ya da daha küçük yerleşim yerlerinde iş bulamayanları, ülkemize sığınmak için gelen milyonlarca göçmeni ilave edersek, büyükşehirler eskilerin deyimiyle “gayya kuyusu”na dönüşüyor.

Geçim zor, barınma zor, nefes alma zor...

Yaşama standardını alt seviyeye çekerek, başını sokacak bir ev alan kendini şanslı görüyor...

Biraz daha iyi geçinmek için...

İleri de yük olacağını düşünmeden...

***

Neden yazdım yukarıdaki satırları?

Daha önce de yazdığım gibi, emlak vergileri ödenemeyecek duruma taşınıyor.

Emekli bir kişi oturacağı bir evi varsa vergiden muaf.

Güzel...

Ama, vergisini verdiği kazancıyla 2. bir ev aldıysa, yandı...

Vergi üzerine vergi...

Alacağı kirayla, hem emlak gelir vergisi, hem de emlak vergisi verecek!

Yani rahat geçinmek için aldığı ikinci ev yük olmaya başlıyor...

Ülke açmazını böyle aşmaya çalışmak ne kadar doğru...

***

Emlak vergisine itiraz etmek, yani dava açmak için insanlara belli bir süre tanınıyor.

Benim bir arkadaşım geçmişte dava açtı, kaybetti.

Üzerine mahkeme masrafları ve karşı tarafın avukatlık ücretini ödemek zorunda kaldı...

Eğer emlak vergisinin artışı sürerse, inanın bana bir süre sonra kimse konut almayacak, alamayacak!

Böylece, emlak satışları tamamen durma noktasına gelecek.

Sektör durursa, işsizlik daha da büyüyecek!

***

Maksimum TÜİK’in açıkladığı enflasyon kadar artması gereken emlak vergileri 3-4 misli artarsa, neredeyse kalmayan orta direk, tamamen yok olacak!

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, tek adam olarak emlak vergisi artışına müdahale etmezse, vatandaşın yönetime bakış açısı daha da değişecektir!

Geçmiş de başbakanken Binali Yıldırım müdahale etmiş ve maksimum yüzde 50’de tutmuştu!

Hem de enflasyon bu kadar değilken...