EMEKLİ GAZETECİLER DEKLARASYONU..
Türkiye’de mesleklerinden kopmayan ve yaşlanmayı kabul etmeyen bir kesim vardır. Hizmetleri olayları bildirme ve duyurma üzerine kurulu bulunan en ilginç meslek türü gazeteciliktir.
Gazeteciyle sohbet ederseniz hep iyimser duygulardan bahsederler. Sorunlarınız varsa yol gösterici olurlar. İnsanlarla arasındaki etkileşimin olumlu geçmesine özen gösterirler. Toplumun sıkıntılarına kulak verip dinleme sabrı engindir. Geçmişteki sorunlarımız ve geleceğe bağlı endişelerimizin kaygılarını gene onlar dağıtırlar. Halka gerçekleri iletmek için sorunların peşinde devamlı enerji tüketirler. Beklenmedik olaylar anında gecenin bir yarısı uyanıp en tehlikeli işlere koşarlar. Bir gazetecinin iş takvimine bakarsanız şaşırıp kalırsınız. Devletle halk arasında sorunlaşan toplumsal konuları ayna gibi yansıtırlar.
Kalemle verilen uğraş, gerçekleri cımbızla toplamaya benzer. Gazeteciler doğru fikirleri, doğru haberleri, doğru görüntüleri, ayrıntılarıyla topluma sunma yarışını sürdürürler. Bunu uyguladıkça, kendilerini daha huzurlu ve sevgi dolu bir insan halinde görürler. Yaşı ilerleyen her insan dünyanın sonuna yaklaştığını düşünür. Fakat gazetecilerin ilerleyen yaşlarını düşünecek zamanları olmaz. Her şeyi gerçekten dünyanın sonuymuş gibi görmek istemezler. Bunun bir kanıtını, GAZETECİLER SOSYAL DAYANIŞMA VAKFI’nın duvarındaki bir tanıtım yazısında bulabilirsiniz. O yazı şöyledir:
“GAZETECİNİN SON KULLANMA TARİHİ OLMAZ.”
Bu sözün inandırıcılığını merak edenler olabilir. Gazete muhabirleri tehlikeli ortamlarda piştikten sonra yaşamın her zorluklarına karşı dayanıklı olurlar. Dinlenme yöntemini devreye sokmadan günlük olaylara karşı duyarsız kalamazlar. Nasıl ki doktorun yaşlısı olmazsa, gazetecilerinde görev sorumlulukları bununla eşdeğerdir.
Emeklilik yaşamlarında mesleklerinden kopamayan gazetecilerin elleri kırışsa bile öz kıymeti kaleminin ucunda gizlidir. Ancak, yaşlanmak için yaşamıyoruz deseler de bunu örneklemek güçtür. Bu onlar için alışkanlık biçimidir. Belirlenmiş hedeflerini devam ettirecek olanakları yoktur. Mesleklerindeki aktif hizmetlerinden emekliliğe geçişlerinde, unutulmuşluğa terkedilirler. Gazetelerin mutfağından ayrıldığında başka bir meslek organında iş bulamadığında, yılların birikimi, verimi, kendi yeteneği içinde tutsak kalmaktadır. Medyada onca yıllar verdiği mücadeleler, gazetelerin başlıklarında estirdiği başarılar artık hatırlanmaz olur. Herhangi bir gazete yönetiminin “Arada bir gel, birikimlerinden toplumu aydınlat” düşüncesi, çoğunlukla hiçbir gazeteciye nasip olmaz.
Medya dışında, büyük yetenek ve deneyimleriyle başbaşa kalmış bulunan emekli gazetecilerin yüzde onu danışmanlık hizmetlerinde, pek az bölümü üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalışmaktadır. Bu arada özel amaçlı toplantılarda, konferansçı olarak katılan gazeteci oranı da düşüktür. Başarı becerilerini anılarla yükleyerek kitaplaştırma isteklerine de yayınevleri ticari engeller çıkarmaktadır. Örneğin kitabın yayın masraflarının yazarı tarafından karşılanması teklif edilmektedir. Yayınevleri genelde ideolojik fikirler düzeyinde kamplaştıkları için yazar ayırımı yapmaktadır. Objektif kriterler içinde kalmış bir gazeteci iseniz, yayınevlerinin kapılarını aşındırmakla kalırsınız. Olumlu sonuçlar alamazsanız. Emekliliğe geçiş sürecinde ne kadar farklı bir kültürel altyapınız olursa olsun siyasi iradelerce, özel finans kurumlarınca desteklenmezseniz veya birilerince himaye görmezseniz terkedilmişlikle yüzyüze kalırsınız.
Gazeteci toplumun hafızasını okuma tekniğine sahip kişidir. Bunun anahtarının şifresi de (5N1K) formülüyle belirlenmiştir. Şifreyi açalım: Bu, (5N1K) kuralı, “NE, KİM, NE ZAMAN, NEREDE, NEDEN?” sorularını belirler. Yani, gazeteci, her olayın, her nefes alan canlının, örtülü kalmış şeylerin açığa çıkmasının önemli aktörleridir. Gazeteci dinleme ve izleme becerilerini iletişimle yazıma çeviren bu uğraşlar bir ömür boyu sürer, gider. Bu nedenle emekli gazeteci, mesleki birikimleriyle bir “arşiv” niteliği taşır.
Mesleklerinde ihtisaslaşan deneyim sahibi insanlar, hayatlarının geri kalan kısmında bilgilerini “yan kazanca” çevirebilme imkanı bulabilmektedir. Ama, gazetecinin hayatında kazandığı bütün şöhretler, unvan ve ödül plaketleri, zamanla servis dışı kalmış oluyor.
Gazeteciler Sosyal Dayanışma Vakfı, sayıları giderek çoğalan ve mağduriyet içinde bulunan emekli gazetecilerin sosyal durumunu dünya ölçeğindeki verilere kavuşturmak amacıyla düzenleme çalışmaları yapmaktadır. Mesleklerinde toplumun önünde ilerleyen, akıl olmaya odaklanmış bulunan Emekli Basın mensuplarının durumu kurumsal boyutta değerlendirilmektedir. Her şey belirli hale getirildikten sonra durum “Emekli Gazeteciler Deklarasyonu” kapsamında kamuoyuna sunulacaktır..