DEVE SİDİĞİNDE MUCİZELER VARMIŞ..
Doğru bir yeri, yanı, yönü olmayan işler ortaya atıldığında hep deveden örnek gösterilir. Düzelmesi mümkün görülmeyen konuların örnek tarifi için deve seçilir. Söyleyelim:
“Deveye “Boynun eğri” demişler, “nerem doğru ki.” demiş.
Küresel güçlerden Amerika, “Dünyayı parmağında oynatma vodviline” üst aklında sahne açmış bulunuyor. Amerika’ya hangi akla hizmet ettiğini sormayın.. Dünyanın dibine darı ekmek için kolları sıvamış.. Sahnesindeki vodvil türü yeni piyesin kahramanı deve!.
“Deve sidiğinin insanlığı canlandıracağına.” inandırmak istiyor.
Deve idrarının faydalı olduğuna dair Amerika sağlık merkezlerinden inandırıcı duyurular yapılıyor. Ekonomimizin çatlağını dolarla büyütmeye çalışan Amerika’nın “akıl yıkama metodunu” asla hafife almayalım.
İşin içinde ince hesaplar var..
İnek, manda, at, eşek sütünün yararları asırlardır biliniyor. Dünyanın büyük kesiminde canlı hayvan piyasası ve süt ürünleri sektörü, ticaretin ağırlık merkezini teşkil ediyor. Ancak, deve nesli sıcak ve çöl alanlarında doğal yaşam koşullarına sahip olabiliyor. Açlığa ve susuzluğa uzun süre dayanabiliyorlar. Arabistan’ın çöl bölgelerinde verilen savaşlarda, develerin direncinden yararlanmıştır.
Dünyanın gidişatını tek başına değiştirmeye özenen Başkan Trump, zaten uyguladığı politikalarla insanlığı “Kambur üstüne kambur” durumuna sokmaya çalışmaktadır. Ona göre her türlü şeytanlık denenirse dünya tek merkezden yönetilebilir. Hepimiz karşılaştığımız gülünç durumları yorumlamaya kalktığımızda anormalliklerin neler olduğunu ayırt edebiliriz. Hani devenin sütünün, İslami kaynaklarca içildiğini duymuş olabiliriz. Ama, günün birinde Başkan Trump döneminde, deve sidiğinin Alzheimer hastalığını iyi edeceğini nereden düşünebilirdik ki..
Deve sidiğinin biyolojik yapımıza kazandırdığı enerji elementlerini şöyle açıklıyorlar:
“Kalsiyum, azot, kükürt, fosfat, magnezyum, tüm mineraller dahil, derde derman her şey var..”
Deve sidiği faydaları bilimsel düzeye çıkarılınca, bizim ülkemizde de eczane vitrinlerinde reklamına geçildi:
“Müjde.. müjde deve sidiği geldi..”
İşte böyle. Deve sidiğinin nerelerde satıldığını halk öğrenmiş oluyor.
Amerika’lı bilim adamları, Başkan Trump’un sidik teorilerini, küresel boyuta taşımakla meşgul.. İşte, Amerika’nın görünen yüzü bu..
Deveye hendek atlatmanın bir başka yöntemini daha deniyorlar.
Sadece, Suudi Arabistan’da yetişen develerin sütünün içilmesini öneriyorlar. Çünkü, bu ülkenin develeri günlük otla beslendikleri için sidiklerinde mucize varmış!.
Anlaşıldı.. anlaşıldı.. Ortadoğu’yu parçalama emelleri geri teptikçe küresel stratejilerine, “deve sidiğini” yakıt olarak taşımayı planlıyorlar!.
Tarihte pek büyük değişimler görülmüştür ama deve sidiğiyle “Çağ başlatmak” hiç denenmemiştir.
Bir gün Amerika’nın “dizinin bağı çözülürse” hiç şaşmayalım. Görelim, bakalım, develerle mi yerinden doğrulacak.
ANKET
Bir gazeteci caddelerde vatandaşlarla anket yapmaya karar vermişti. Yaşlıları konu alıp soracaktı: “ Nasıl genç görünüyorsunuz, dinç kalabiliyorsunuz?”
Gazeteci gezinirken sırtı kambur, ağır ağır yürüyen bir ihtiyara rastladı. Adamın yüzü kırış kırıştı.
Gazeteci, “Beyefendi bu gençliği nasıl kazanabildiniz? Harika görünüyorsunuz, turp gibisiniz..”
İhtiyar güldü, cevapladı: “Çok yararlı şeyler yerim. Günde en azından yirmi bardak Amerikan viskisi içerim.”
Gazeteci “harika” dedi. Kaç yaşında olduğunu sordu.
Kambur ihtiyar cevabı güldürdü:
“Henüz, otuzuma yeni girdim!.”
SÖZÜN ÖZÜ: “Akılsız adamla parası, eninde sonunda birbirinden ayrılmaya mahkumdur..” (George Buchanan)
