ÇÜRÜMÜŞLÜK
günden güne
Sevgili dostlar, her ne kadar bazı ülkelerin birbirleriyle iyi geçindiği izlenimini ediniyorsak ta, öyle anlaşılıyor ki dünya durdukça devletlerin birbirleriyle olan rekabetleri ilim, ilerleme ve genel kültür konusunda da olanca hızı ve etkinliğiyle devam edecek..
15 – 16. Yüzyıllarda Rönesansla başlayan, sanatsal ve bilimsel alanda hem de fersah fersah ilerlemenin önemini keşfeden batılı ülkeler, bugünkü refah ortamına zamanı iyi değerlendirerek ulaştılar.
Ancak söz konusu ilerleme yalnızca ilim ve teknoloji alanında değil, sosyal alanı ve insanlar arası ilişkileri de kapsaması halinde gerekli olan faydayı sağlamaktadır.
Ulaşılan noktada eğitimden bahsediyorsak, eğitimin aynı zamanda insan hayatını kapsayan her yönünün olduğunu anlamakla birlikte, topluma uygunluk kriterlerinin ön sırada olduğunu görürüz. Bu çerçevede yaşantımızı biçimlendirirken, günlük hayatımız dikkat ve özenden yoksun olarak sıradanmış gibi görünüyorsa, risk kapıda ve o takdirde hiçbir şey kazanamamış olmak bizi üzmemeli !
Sosyal alanda ve insanlar arası ilişkilerde genel kriterleri tutturamamış olmak, daha sonraki çabaların boşa çıkmasının nedenidir. Yani gelinen nokta ne denli başarılı, gibi görünse de, günün birinde çürük tahtanın çökmesiyle her şeyin alt üst olması kaçınılmazdır.
Temeldeki eksiklik her zaman büyük risk arz eder !
Bu takdirde, yeni yollar araştırmak, bulmak iyi gibi görünmekle birlikte, her an yolun ve yönün şaşırılması tehlikesi vardır..
Değerli okurlar, konuya biraz daha açıklık getirmek gerekirse, 1980’li yıllarda ülkemizde meydana gelen bankerlik faciası böylesi bilgisizlik sonucu yönünü bulamamakla birlikte pek çok maddi kayıplar sonucunda, insanların aileleriyle dramlar yaşamasına neden oldu.
Başkalarının birikimlerini haksız yere elinden almak ve onunla yaşayacağını düşünmenin büyük yanılgı olduğu ortaya çıktığında ne yazık ki çoğunlukla geriye dönüş imkansız ve iş işten geçmiş olmaktadır..
Çürümüşlük, yasa tanımazlıkla el ele verdiğinde, güzel bir hayatı fütursuzca harcamak bu değilse nedir ?..
Başkalarının kandırarak onların sırtından hem de lüks yaşama hevesinin çıkmaz olduğunu bilmek ve hayatını da ona göre düzenlemek mutlu, güzel, düzenli bir yaşam sunar.
Esen kalın.