Azra bize biraz kendinden bahseder misin? Seni kendi ağzından tanıyabilir miyiz?
Merhaba, 7 yaşındayım, aslında çok sakin biriyim ama bir o kadar da enerji doluyum, kolay kolay yorulmam mesela ben.

Çok küçük yaşta reklam yüzü olarak kameralarla tanıştın ve bu süreç dizi oyunculuğuyla devam etti. Yeteneğini kim keşfetti?
Annem çok küçükken keşfetti ve Hande Ablamın ajansına yazdırdı beni. Önce küçük reklam projeleri ile oyunculuk maceram başladı. Yaşım büyüdükçe rol yapma yeteneğim de gelişmeye başlayınca ufak rollerde, dizilerde rol almaya başladım. Bir Küçük Günışığı dizisinde de hem annem hem oyuncu koçum sayesinde her gün oyunculuğum daha gelişmeye başladı.

Şu anda ‘‘ Bir Küçük Gün Işığı” dizisiyle ekranlardasın ve oyunculuğunla herkesi büyülüyorsun. Başarını neye borçlusun?
Bence disiplin, izlemek ve sabır çok önemli benim yaptığım bu işte, ve ben hepsine sahip olduğumu düşünüyorum, elimden gelen her şeyi kendi isteğimle ve severek yapıyorum. Bence bunlar beni başarıya götürüyor.

Çok kısa bir süre önce “2022 ALTIN KELEBEK EN İYİ ÇOCUK OYUNCU” ödülünü aldın. Bu çok önemli bir ödül. Bu kadar küçük yaşta böyle bir ödül alabilmek çok değerli. Hem de hiç konuşmadan aldın bu ödülü. Nasıl hissettin?
Gerçekten çok heyecanlıydım, bu ödülün hayalini geçen yıl kurmuştum aslında ama bu yıl gerçekleşti. Hayal ettiğim o sahnede örnek aldığım bir sürü oyuncu ablam ve abimle beraber hayalim gerçek oldu sanırım kalbimin atışını ilk defa o kadar yüksek hissetmiş olabilirim.

Rolün gereği duygusal bir karakteri canlandırıyorsun ve ağlaman gerekiyor, üzgün olman gerekiyor. Bunları da seyirciye çok güzel geçiriyorsun bunu nasıl başarıyorsun?
Şimdi şöyle, hangi sahneyi çekeceksek, oyuncu koçum bana o sahnenin öncesini ve sonrasını mutlaka anlatıyor ve birlikte Güneş ne yapardı diye düşünüyoruz. Sahnenin tüm duygularına hâkim bir şekilde sete giriyorum, oyuncu abi ablalarımın o sahne gereği verdiği duyguları iyi gözlemliyorum. Onlara karşılık duygularımı yönlendiriyorum ve akışına bırakıyorum.

İleride kariyerine oyuncu olarak mı devam etmek istiyorsun? Oyunculuk dışında yapmak istediğin bir meslek var mı?
Evet oyuncu olarak devam etmeyi istiyorum çünkü bambaşka hikayelerde Azra’dan çok farklı karakterlere hayat vermeyi çok sevdim. Bu hikayelerin içinde kendimi izlemeyi çok seviyorum. Ama veteriner olmakta bir diğer hayalim.

Eğitimin de devam ediyor, sette olmak okuldaki performansını etkiliyor mu? Nasıl dengeliyorsun?
Hayır, okul performansım hiç etkilenmedi. Sınavlarımı da başarılı bir şekilde verdim. Setten kalan boş zamanlarımda ödevlerimle ve derslerimle de ilgileniyorum.

Hobilerin neler? Arkadaşlarınla vakit geçirirken ne tarz aktiviteler yapıyorsun?
Dans etmeyi çok seviyorum. Hemen duyduğum bir şarkıya uygun dans hazırlayabiliyorum. Yapmayı en çok sevdiğim şey sokak hayvanlarını beslemek, onlar yemeklerini yerken çok mutlu hissediyorum kendimi. Arkadaşlarımla genelde oyuncaklarımızla hayali dünyalar da oyunlar kuruyoruz, mesela bir gün hastalanmış bir köpeğe yardım ediyoruz, ekip oluyoruz, bir başka zamanda ormanlarda kamp yapıyoruz gibi.

İnsanlar artık seni tanıyor bu sana nasıl hissettiriyor?
Şimdiye kadar hiçbir kötü yanını görmedim, nerede olursam olayım beni tanıdıklarında bana hep güzel şeyler söylüyorlar ve kendimi iyi hissettiriyorlar. Bana çok dua ettiklerini duyduğumda çok mutlu oluyorum.

Altın Kelebek ödül gecesinde bir de mesajın vardı. Bizim okuyucularımız için de o mesajını tekrarlayabilir misin?
Bu mesajı verebilmek benim için gerçekten çok önemliydi, çevremdeki herkese bunu söyleyebiliyorum ama böyle büyük kitlelere ulaşabilmek her zaman yapabileceğim bir şey değildi, elime gelen ilk fırsatta seslenmek istedim.
“Lütfen, bütün hayvanlarımıza sahip çıkalım, onları sevelim, koruyalım, hiç zarar vermeyelim, benim sizden istediğim bir tek bu!

Umarız daha nice ödüller alırsın… Başarıların devam etsin…
Bu güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim.