FARUK KORÇA

FARUK KORÇA

FARKLI TARAF

CESARET REHAVETE DÖNÜŞTÜ

Bütün Dünya Ülkelerinde ve Ülkemizde Covid-19 salgını yasakların kalkması ile ve aşı çalışmalarında sevindirici haberlerin duyulması ile hızla endişe verici şekilde yayılmaktadır. 

Birçok ülkede aşı çalışmalarının olumlu bir şekilde ilerlemesi TV ve basın-yayın organlarında çıkan hayırlı haberler insanların cesaretini arttırarak rehavete dönüşmekte, yasakların kalkması ve kurallara uymamak nedeniyle vakalar ve vefatlar artmaktadır. Hal böyle olunca kısıtlamalar kaçınılmaz oldu ve başlatıldı. Ancak bilim insanlarının açıklamalarından anlaşılacağı üzere vakaların ve rehavetin artması nedeni ile kısıtlamalar fayda yerine korkarım iyiye gitmeden ekonomiyi daha da etkileyecektir. Ekonominin kötüye gitmesi psikolojik rahatsızlıkları arttıracak ve o zaman vahim bir durum oluşacaktır. Cesaret rehavete, rehavet psikolojik rahatsızlıklara dönüşmeden aklımızı kullanmalıyız. 

Bütün Dünyada bütün insanlar ve sağlık çalışanları gece-gündüz insanlara musallat bu musibetten kurtulmaları için cansiperane mücadele vermektedir. Sağlık çalışanlarımıza destek ve yardımcı olunmalı, kurallara ve bilim insanlarımızın açıklamalarına riayet edilmelidir. Zira tek çözüm yolu onların bilgi ve tecrübelerine dayanmaktadır. 

İki Türk bilim insanı Prof.Dr. Uğur ŞAHİN ve eşi Prof.Dr. Özlem TÜRECİ insanları Covid-19 salgınından koruyacak aşıyı geliştirdiklerini bütün Dünyaya duyurdular. Umutla beklenen haber bütün Dünyada büyük bir sevinç yarattı. Bu iki bilim insanı bilim tarihine isimlerini yazdırarak tarihe geçtiler. Ayrıca biz Türkler için de büyük bir guru r kaynağı oldular. 

Türk bilim insanlarımız; 

Prof Dr. Gazi YAŞARGİL, 

Prof Dr. Aziz SANCAR, 

Prof Dr. Mehmet HABERAL ve

 Prof Dr. Sıddıka Semahat DEMİR 

bilim tarihine geçen, bizlere gurur veren, Ülkemizin itibarını arttıran başarıları ile ve 

Prof.Dr. Uğur ŞAHİN ve 

Prof.Dr. Özlem TÜRECİ’nin 

bütün Dünya’yı büyük dertten kurtaracak olan bu üstün başarılı bu aşının 2021 yılının ilk aylarından itibaren kullanılmaya başlaması ile insanlık bu beladan kurtulacak ve bu iki değerli bilim insanı insanlık ve bilim tarihinin şanlı sayfalarına altın harflerle isimlerini yazdıracaktır. 

Bu büyük başarılı çalışmaların her branşta Ülkemizde de yapılabilmesi için ve bütün insanlarımızın önü açılmalı, bilim insanlarına layık olduğu değer ve saygı gösterilmeli ve desteklenmelidir. 

Bu bilim insanlarımızdan Prof Dr. Sıddıka Semahat DEMİR, A.B.D.’deki her bilim insanına nasip olmayacak mevkisini bırakarak ülkemize kesin dönüş yapmış olup, Ülkemizin büyük üniversitelerinden Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne başvuruda bulunmuştur. Eğer bu görev Sayın Cumhurbaşkanlığımızca kendisine tevdi edilirse, Yüksek Öğrenime ve Boğaziçi Üniversitesine büyük katkılarda bulunacağı inancındayız. Eğitim sistemimizde yeniden başlatılan kısıtlamalar nedeni ile sistemimiz yetersiz kalmaktadır. Bu konuda da Prof Dr. Sıddıka Semahat DEMİR gibi iyi birikimli bilim insanlarından zaman kaybedilmeden bir eğitim-bilim kurulu oluşturulmalıdır. Bugün yarından iyidir. 

Sağlıcakla kalın.

<