RECEP ARSLAN

RECEP ARSLAN

Büyük insan

İnsanı büyük yapan nedir? İnsan, babasının şehvet zevkiyle yönlendirdiği bir damla su ile ana rahminde karşılaştığı bir yumurta ile birleşerek alak, mudga, sonra kan, sonra et parçası bir insan yavrusu olarak şekilleniyor ve 9 ay gibi bir oluşum evresini tamamladıktan sonra dünyaya geliyor. Dünya hayatının ana rahminde mi yoksa doğumdan sonra mı başladığı ayrı bir konu. Bu bakımdan her insan birbirine eşittir, ama eşit olmadığı tek insan babasıdır.

Xxxx


İnsanı büyük yapan nedir? Bu sorunun çok değişik tarzlarda açıklaması yapılabilir. Deyimlerimiz, ata sözlerimiz içinde insanı büyük yapanın ne olduğunu açıklayan çok sayıda söz vardır. Veren el alan elden üstündür, Ağalık vermekle olur. Her insan himmeti kadardır. İnsanlara hacet kapısı olmak insanı büyütür. Engin gönüllü olmak insanı büyütür. İnsanı büyük yapan özellikler, şefkat, vicdan, merhamet, sehavet, fehamet, cömertlik, anlayış, himaye daha bir yığın sıfatlar, davranışta sergilenen tavırlar insanı büyük yapar. Elbet te ilim sahibi olmak, hilm sahibi olmak da insanı büyük yapan hususiyetlerdir. Bana sorarsanız insanı büyük yapan samimiyet ve dürüstlüktür.

Xxxx

Doğru sözlü olmak, güvenilir olmak Allah’ın elçisinin sıfatlarıdır. Muhammedül Emin denilmiş ona dostları ve düşmanlarınca. Samimiyet Hazreti Ebubekir’i en büyük yapmış. Sözünde durmak, sözünün arkasında durmak, söz verince yapmak, yalandan uzak kalmak, dünya menfaati için yalana baş vurmamak insanı büyük yapar. Büyük dağın büyük karı olur. Büyük başın büyük derdi olur. Zirveye  çıktıkça yalnızlaşır insan. Çünki zirveye çıkabilenlerin sayısı çok azdır.

Xxxx

Bir hayat yaşamak elimizden gelen. Zaaflarımızla, korkularımızla, sevinçlerimizle, hayallerimizle, ümitlerimizle bir hayat yaşamak. Bu hayatı kıymetli kılmak, sefihleştirmek. İşte bütün mesele bu. Arzu etmekten, istemekten, o yönde çaba göstermekten başka elimizden gelen bir şey yok. Sonucu asla belli olmayan bir çabadır hayatı yaşamak. Hayatımızda başımıza gelenlere bir bakalım. Kim hep istediğini elde edebilmiş, kim çabaları sonucu elde etmiş bulunduğu hayatı. Daha dünyaya gelirken ana-babayı, doğulan ülkeyi, içinde gelinen fiziki, içtimai şartları seçme hakkımız olamaz. Hangi dili konuşacağımızı biz seçmedik. Hangi milletin, şehrin, ailenin ferdi olacağımızı biz seçmedik. Hangi mesleği yapacağımızı, hangi iktisadi şartlarda yaşayacağımızı biz seçiyormuş gibi hissederiz ama biz seçmeyiz. Biz seçseydik, villada, konakta, varlık içinde olmayı seçerdi her insan. Ama bütün arzu ve isteklerimize rağmen, bütün çabalarımıza rağmen su akıyor ve yatağını buluyor. Ekseriya armut dibine düşüyor.

Xxxx

Çok sevdiğimiz biriyle evlenmek isteriz. Büyük çabalar gösterir, büyük emekler veririz. Hiç biri olmaz. Sonra o iki vücttan başka insanlar dünyaya gelecektir. Ezelde belirlenmiş. O diğer insanların dünyaya gelebilmesi için hiç hesapta olmayan biriyle evlenmek zorunda insan. Evlilik kaderde varsa ezelde vardır. İlk insandan son insana kadar dünyaya gelecek olan bedenler bir ana baba vasıtasıyla dünyaya gelecektir. O ana baba her biri dünyanın bir başka ucunda da olsalar bir şekilde bir araya gelir evlenirler, o evlenen iki bedenden dünyaya gelmesi mukadder olanlar da dünyaya gelir.

Xxxx

Tercihlerimiz her zaman bizim istediğimiz neticelere ulaştırmaz bizi. Bazan da tam tersi noktalara, uçlara  götürür bizi tercihlerimiz şaşar kalırız. Hayat bir şaşkınlıktır denebilir.
Şaşırmamaya başlarız bir zaman sonra. Artık hayta öğrenecek çok şey kalmamıştır bizim için. İnsanla ilgili ne görürsek görelim şaşırmaz oluruz. Dikkat edin o günler geldiğinde artık gitme vakti yaklaşmış demektir.

<