GÜNSU SARAÇOĞLU

GÜNSU SARAÇOĞLU

Bir An İçin Hayal Etsek…

Her gördüğümüz insanın gerçek davranış çizgisini nasıl biliriz? Muhtemelen bilemeyiz. Haklısınız ama bunu merak eden bir kişi en azından kendi davranış çizgisini bir gözden geçirir. Bazen kendimizi bile şaşkına çevirecek davranışları sergilerken buluveririz.

 "Ben miyim?” bu diye duraksarız. O anlar muhtemelen, içimizdeki bizin sıkıntılı bir dışa yansımasıdır. Farkında olmadan kendi üzerimizde öyle bir baskı kurarız ki, bizi şaşkına çevirir ve o halimizle yüzleşemeyiz.

Ben toplumsal sınırları geçmemek kaydıyla, içimizden geldiği gibi davranma, duygularımızı yansıtma taraftarıyım. Keşke toplumsal düzenler, insanların içten davranışlar üzerine kurulmuş olsaydı. “Toplumsal düzeni bozmadan” sözcüklerini kullanmamım nedeni; engel olunmadan yaşanan duygulardan bahsedilmesi, kuralların yok olması, hiçe sayılması gerekliymiş gibi anlaşılmasını ve yorumlanmasını engellemek.

Hadi minicik bir hayal kuralım. Bu hayalde herkes mutlu ve huzurluymuş. Çünkü, herkes kendi hayatından sorumlu olduğunu biliyormuş ve kendi hayatını yaşıyormuş. Birbirine gözlerine içten bir sevginin telaşının verdiği ışıltıyla bakıyorlarmış.

İnsanlar farkında olmadan temelde ortak bir duyguyu, yaşam tarzını yaşamaktadırlar. Halen sorunlar vardır. Ama ilginç ki hayalimizde, sorunları çözecek anahtarımız var. Hayal bu ya…:)  Sorunlar insanları korkutmuyor. Çünkü önce kendi içlerinde sonra da birbirlerine kenetlenmişler. Bu kadar hayal kurmak yeterli galiba… Kapılıp gidivermeyelim böyle hayallere sonra gerçek dış dünyayı olan bağışıklığımızı kaybederiz. Yine de düşünmeden edemiyorum. Umut edersek ulaşabilir miyiz bu huzurlu aleme, topluma…! Gerçekten istersek olur mu?

Toplum kurallarını; içine yerleşmiş olan samimiyetten yoksun, donuk insan ilişkilerinden farklı olarak, içten davranışların sonuçlarına göre kendi kendine belirlemelidir. İnanıyorum ki, böyle bir topluma özlem duyan yüzlerce belki de binlerce insan var aramızda. Özlem duyan insanlar, kendi içtenliğinize vurduğunuz zincirler, kendi kendimizi köle durumuna düşürmektedir. Bu konuya son olarak şu cümleyi eklemek istiyorum.

"İçten bir toplumda buluşmak ümidiyle”

<