ZAFER BENGİ

ZAFER BENGİ

Anketler yanılabilir mi? Elbette...

Yabancılar dışardan görmelerine rağmen, inanın ülkemizi ve bizleri daha iyi tanıyorlar galiba...

Seçimlere yaklaşık 2 yıl var, ama uluslararası tüm anketleri toplayarak takipçileriyle paylaşan “Europe Elects”, Türkiye'de Avrasya Araştırma'nın 23-28 Haziran’da yaptığı son anketi daha gerçekçi bularak servis yaptı...

Anlayacağınız, “Europe Elects” yöneticileri, erken seçimde alınabilecek sonuçları şöyle sıraladı:

AKP: %29,4, CHP: %26,9, İYİ Parti: %15, HDP: %11, MHP: %7,1, DEVA: %4,5, Gelecek Partisi: %1,5, Saadet Partisi: %2, Memleket Partisi: %0,8, Demokrat Parti: %0,6, TİP: %0,8, Diğerleri %0,04...

Europe Elects”, eğer bu anketi baz alıyorsa, “Cumhur İttifakı” AKP+MHP (29,4+7,1) toplam yüzde 36.5’ta kalıyor. “Millet İttifakı” ise, CHP+İYİ Parti+Saadet+Demokrat Parti (26,9+15+2+0,6) toplam yüzde 44,4 oy alacak! Aradaki fark yüzde 7,9...

Çok önemli bir fark...

Peki anketlere güvenilir mi?

Bence çok güvenmemek lazım...

Seçim atmosferinde gelişebilecek olaylar, rüzgarı her yöne çevirebilir.

Kim beklerdi, 2002 seçimleri öncesi iktidar paydaşlarının sıfır çekip parlamento dışında kalabileceğini...

Vatandaşın sağı, solu belli olmuyor...

Sandık başında her şeyini değiştirebiliyor...

2002 seçim sonuçları gibi bir sonuç alınır mı?

Hiç zannetmem, ama olursa da şaşırmam...

***

İktidar tarafında yer alan önemli kişilerde ve kuruluşlarda bir panik hali görülüyor...

Kimi varlıklarının önemli bir bölümünü satıyor, kimi yatırımlarını kaydırıyor...

Belirgin örnek, Rönesans Holding ve Ethem Sancak...

Detaylarına girmeyeceğim ama, bu durum benim çok dikkatimi çekiyor...

Bir de yakından tanıdığım Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın gazeteci kuzeni Cengiz Er, sürekli iktidar yanlılarına taşlamada bulunuyor...

Bütün bu gelişmeler bir işaret mi?

***

Ben siyasi sohbetler yaptığım zamanlarda, CHP’nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal için “İktidar olmak istemiyor” derdim. Baykal’ın hedefinin elini taşın altına koymamak için sürekli muhalefet arzusunda olduğunu düşünürdüm.

Eleştirir, ama hedef göstermezdi... Rahatı yerindeydi. Türkiye’nin siyasi 2. adamıydı.

Bağırır çağırırdı o kadar...

Tayyip Erdoğan’ın parlamentoya girmesinin önünü açan da Baykal’dı...

İnanın bana o zaman da çok şaşırmış, ama “Demokrasi için alkışlanacak bir eylem” diye düşünmüştüm!

CHP’de siyaset yapan Zülfü Livaneli, o dönemde Baykal’a tepki göstererek, şunları söylemişti: “Bir milletvekilinin mazbatasını iptal ettirip, Anayasa’yı değiştirip, grubu baskı altına alıp, Siirt seçimlerini es geçip Erdoğan’ı meclise sokmak ve dokunulmazlık zırhına kavuşturmak için verdiğiniz canhıraş çabanın yüzde birini partiniz için verseydiniz sonuç bambaşka olurdu. Size o gün söylediğim gibi, Türkiye’nin kaderini değiştirdiniz.

Aynı Livanel şimdi, CHP’nin Baykal gerçeğiyle hesaplaşması şart” diyor...

Bence de hesaplaşmalı...

***

Türkiye Cumhuriyeti’nde 20 yılı aşkın süre iktidarı sırtlanan Erdoğan’ın büyük siyasetçi olduğunu kabullenmemek için deli olmak gerekir...

<