SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

ACİL HEVESLERE KAPILANLAR..

Türkiye her çeşit otomobillerle “marka bolluğu” yaşayan bir ülke konumuna girdi.

Dünya’daki mevcut otomobillerin markalarıyla Pazar bulduğu ülkemizde, iç piyasalar satış rekorları kıracak düzeye ulaştı.

Türkiye bu haliyle otomobil tutkusu en yüksek ülkeler arasında sayılıyor.

Her model, her marka otomobili müşterilere cazip kılacak propağanda yönünden de ilginç yöntemlerle rekabet mücadeleleri gittikçe yoğunluk kazanıyor.

Satış acenteleri, müşteriyle iyi ve kaliteli ilişkiler kurmakta uzman kişilerle çalışmayı bir ekol haline getirmiş bulunuyor.

Danışmanlık motivasyonu yüksek müşteri temsilcilerinin aktivitelerinden yararlanan satış firmaları, bu meslek dalını “doğru hizmet, doğru insan” anlayışıyla etik bir kurum haline getirmeyi gerekli görüyorlar.

İnsanların düşünme ve öğrenme seçenekleri beyin merkezinde şekillenir. Ancak zekamızın tercihlerini biz seçemeyiz. Hayatımızın temelinde beğenmek ve beğenilmek esastır. Gözlerimiz ve duyu organlarımızın cazip gösterdiği şeyler aklımızı bastırarak heveslerimize de esir düşebilir. Kokuları ayırt edemeden nefes alan insanlar, çevrelerine keşfedici gözlerle bakamazlar. Genelde yanılgılarla dolu bir hayat izlerler.

Kılı kırk yaran, herşeyi inceden inceye hesaplayan kimseler aktif dikkatleri nedeniyle kafalarındaki mekanizmayı iyi çalıştırırlar.

Seçici insanlar, araba alırken rengine, parıltısına, motor kaputunun altındaki hasarların kamufle edilip edilmediğini ilk bakışta düşünemezler. Malın markası, aldatıcı görünümü, beğeni dürtüsünü körüklediği için biran evvel o araca malik olmak hevesine sürüklenirler.

Türkiye’de ürünler üzerinde, zihinsel aktiviteler konusunda yetersiz kalan büyük bir alıcı kesimi mevcuttur. Bu tiplere, “aklını çalıştırmayan” kimseler gözüyle bakılır.

Analiz koşullarının dışında kalan ve acil heveslerini, düşüncelerinin önüne geçiren pek çok tüketicimiz, sonradan dizlerini döver hale gelmişlerdir. Bu bakımdan, güvenilir danışmanlık birimlerinden, aklı doğru yöneten ve sağlıklı katkı sağlayan düşünce merkezlerinden yararlanmak gereği kullanılmalıdır.

Böylece, dengeli bir seçici konumuna yükselirsiniz.

İnsanları kandırmak ve aldatmak için her gün aklın üstünde yoğun ezber üretenlere karış, sizi bir defa aldatandan, en az bin kere sakınınız..”

ÇARESİNİ BULMUŞ..

Meyhaneden çıkan sarhoş bir şahıs, yanından geçmekte olan kasketli adama bağırmış:

“Aslanım, bana hemen bir taksi çağır!.”

Adam, bu sert davranışlı şahısa:

“Bayım”, demiş, Ben taksi şoförü değil, kaptanım..”

Sarhoş, tavrını bozmadan pişkin bir şekilde:

“O halde, hemen bir gemi çağırın..” demiş..”

<