20. YÜZYILIN İKİNCİ YARISI
36. İstanbul Kitap Fuarı’nı da geride bıraktık. Bu yıl ki muhteşem ilgi beni şaşırtmadı dersem yalan olur. Fuardan bendenize kalan bir dolu kitap ve hoş bir yorgunluk oldu.
Aldıklarımı okudukça paylaşacağım. İlk paylaşımımı da Pau Auzter ile yapacağım…
Bu arada Auster’i de kısaca bir hatırlayalım.
Yazar 1947 yılında ABD’nin New Jersey eyaletinde, Newark’da doğdu. Henüz 12 yaşındayken önemli bir çevirmen olan eniştesinin kitaplarını okuyarak edebiyata büyük bir ilgi duymaya başladı. Colombia Üniversitesi’nde Fransız, İngiliz ve İtalyan edebiyatı okuduktan sonra dört yıl kadar Fransa’da yaşadı. Fransız yazarlardan çeviriler yaptı. XX. Yüzyıl Fransız şiiri üzerine önemli bir antoloji hazırladı. İlk kez 1987’de dilimize da çevrilen New York Üçlemesi adlı yapıtıyla büyük ilgi gördü. Daha sonra Ay Sarayı, Kehanet Gecesi, Köşeye Kıstırmak, Son Şeyler Ülkesinde, Şans Müziği, Timbuktu, Yanılsamalar Kitabı, Yükseklik Korkusu, Brookleyn Çılgınlıkları, Yazı Odasında Yolculuklar, Karanlıktaki Adam ve Sunset Parkı adlı romanları, Yalnızlığın Keşfi adlı anı romanı Kırmızı Defter adlı öykü kitabı birbirini izledi. Auster eşi yazar Siri Hustvedt ve iki çocuğu ile birlikte New York Brooklyn’de yaşıyor.
Yukarıda adı geçen kitaplarının hemen hepsi dilimize çevrildi.
Gelelim 4 3 2 1’e.
Efendim “Auster’in en büyük, enrek burkan, en doyurucu romanı, gerçeklerin ve olasılıkların aşkın ve yaşamın, sürükleyici ve şaşırtıcı öyküsü” olarak tanımlanan yapıt bir aile destanı havasında başlıyor ve o aile bireylerinden birinin kendi yaşamını “ya öyle olmasaydı” diye sürdürmesiyle devam ediyor.
Sadece bir ailenin ve bir kişinin yaşamıyla sınırlı kalmayan roman, Soğuk Savaş, Rosenberg’lerin idamı, Kennedy ve Martin Luhter King suikastı, Vietnam Savaşı, My Lai katliamı, 1968 üniversite olayları gibi konuları da ayrıntılarıyla işleyerek 20. Yüzyılın ikinci yarısına panoramik bir bakış sunuyor ve bu deneyimleri bitmek istemeyen keyifli akıcı cümlelerle aktarıyor.
Auster kitabını yorumlarken “Kendi yaşamımdan bazı şeyleri aktardım. Ama hangi yazar bunu yapmaz ki” diyor ve “Ben tanıdığım bildiğim dünyayı, kendi yaşadığım ve sürprizlerle dolu deneyimleri yansıtmaya çalışıyorum ömrüm boyunca bu kitabı yazmak için bekledim” diye tamamlıyor sözünü…
4 3 2 1’i vitrinlere Can yayınları taşımış. Sakın atlamayın. Benden söylemesi.
Haftaya görüşmek dileği ile…