Gerçekleri görmeyen ya da göremeyen tüm gözler yine yanıldı!..

Ben de muhalefetin zor da olsa kazanabileceğini aklımdan geçiriyordum…

Gerçek verileri yazmama rağmen… Yanıldım...

16 Mayıs’ta bu sütunlarda yayımlanan “Millet İttifakı’nın zayıf da olsa son şansı!” başlıklı yazımda ülkemizin siyasi gerçeklerini yazmıştım…

14 Mayıs sonuçlarında Cumhur İttifakı partilerin aldığı oylar şöyleydi:

AKP: yüzde 35.58

MHP: yüzde 10.07

YRP: yüzde 02.82

BBP: yüzde 00.99

Sinan Oğan: yüzde 05.17

Toplam: 54.63...

Sayın Erdoğan 28 Mayıs’ta ne oy aldı?..

Yüzde 52.16...

Sayın Erdoğan’a oylarını vereceklerini deklare eden Hüda Par ve DSP hariç, Cumhurbaşkanımız yüzde 2.47 oy kaybetmiştir...

Yüzde 2.47 oyu vermeyenlerin Sinan Oğan’cıların olduğunu düşünüyorum...

Milliyetçiliğin tüm dünyada yükseldiği bir dönemdeyiz...

Bizim gibi Müslüman ülkelerde de “din” eksenli olguların prim yaptığını unutmayalım...

Bütün bu gerçekleri göz önünde bulundurursanız, Sayın Erdoğan’ın en az yüzde 12.84 oy alması daha gerekirdi...

Yani Sayın Erdoğan her şeye rağmen oy kaybederek kazanmıştır!..

Ülkemizde “sol” görüşlü bir kişinin kazanması bence imkânsız...

1950 sonrası rahmetli Bülent Ecevit gibi dürüstlüğünü herkesin takdir ettiği bir kişi 2 defa kısa süreli başbakan olabilmiş...

O da koalisyon ortağı olarak...

Ecevit ilk başbakanlığını rahmetli Erbakan’la 26.01.1974 – 17.11.1974 tarihleri arasında yaptığı koalisyonla yaşadı...

Yaklaşık 11 ay süren koalisyonda Kıbrıs Barış Harekâtı yapılmıştı...

İkinci Ecevit hükümeti de MHP ve ANAP’la 28.05.1999 – 18.11.2002 tarihlerinde kuruldu...

Yaklaşık 3.5 yıllık bir iktidar...

Tencere bu 3 partiyi de 2002’de sildi attı...

Yani 1950’den 2028’e kadar 78 yılda toplam 4.5 yıl sol iktidar oldu...

O da sağ partilerle koalisyon olarak...

Herkes aklını başına almalı...

Bu gerçekler mutlaka iyi analiz edilmeli...

***

Aşağıdaki gelişmeler yaşanırsa şaşırmayacağım...

Ekrem İmamoğlu’nun 2 yıl 7 ay 15 günlük cezasının onanmasına...

Bu nedenle görevden alınmasına, siyasi hayatına son verilmesine...

İBB’nin AK Parti yönetimine yeniden geçmesine...

Siyasi tutukluların en az 5 yıl daha cezaevlerinde kalmasına...

TBMM’de daha sert tartışmaların, kargaşaların yaşanmasına...

Bazı dokunulmazlıkların derhal kaldırılmasına...

Milletvekilleri olan bazı partilerin dokunulmazlığı olmayan liderlerinin gözaltına alınmasına...

Fikir açıklamanın artık çok dikkatli yapılmasına...

İnşallah bu konuda yanılırım!..

Türkiye Cumhuriyeti’nin çeyrek asrını yöneten Sayın Erdoğan, önemli bir kitlenin oyuna sahip...

Bu gerçeği göz ardı etmek, doğru olmaz...

Beğenmesek de artık 5 yıl daha Sayın Erdoğan bizleri yönetecek...

Zor geçmesi beklenen bu dönemin, insanımızı açmaza sürüklememesini diliyorum...

Artık, parlamenter yönetimi unutalım...

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini reha bile etmeyi düşünelim...

Ben de kendimi reha bile edeceğimden, bir süre yazılarıma ara veriyorum...

E-Postalarınız, “[email protected]” adresime bekliyorum...