EBRU ERDEN

EBRU ERDEN

TÜRKİYEDE SANATÇI OLMAK

Bu ülkede taraf olmak zor zanaattır, hele de bir sanatçı, üretken, çalışkan ve sevilen bir kişi iseniz.

Söylediğiniz sözler, yaptığınız hareketler sadece kişinin kendisini bağlar, lakin topluma mal olmuş iseniz durup düşünüp hatta kırk defa düşünüp öyle fikir beyan etmelisiniz.

Sevgili Sezen Aksu da Türk toplumuna mal olmuş bir sanatçı, yediden yetmişe herkesin severek dinlediği, şarkıları dile pesenek olmuş şahsiyet. Onu yıllar önce sözünü kendisinin bile yazmadığı sadece seslendirdiği bir şarkıdan dolayı yuhalamak, linç etmek. Neden şimdi? Bu albüm ya da şarkı piyasaya çıktığında aklınız neredeydi? Veya kimler kimlere yaranmak istiyor da böyle bir polemiğe yol açtılar? Türkiye bu polemikle uğraşırken acaba nelerden vaz geçeceğiz ya da nelerimiz satılacak?

Bu soruları yanıtlamayı siz okurlarıma bırakıyorum, lakin şöylede bir gerçek var ki, Sezen Aksu yanlış tarafta olduğunu anlamıştır sanırım. Ona en çok cephe alanlar ise 12 Eylül 2010 Anayasa referandumu sırasındaki “Yetmez ama evet” diyerek yanında yer aldığı kesimdir.

Kendisi bir röportajında “Birileri evrensel hukuk kuralları içerisinde Türkiye’yi demokratikleştireceğine dair bir söz verdi. Bende bu vaatlere şans tanıdım” demişti. Kendi adına haklı olabilir ama buradaki tutumu nedeniyle ve verilen o şansın Türkiye’nin yararı yerine, zararına oluşması nedeni ile şimdilerde bu zulmü görüyor.

Ayrıca Sezen, Rize İkizdere de Cengiz İnşaatın yapacağı taş ocağına karşı, Rizelilerin biyolojik çeşitlilik açısından korunma altına alınmış olan İşkencedere vadisi’ndeki çalışmalar için de fikrini korkmadan, cesurca yine beyan etmiş ve etmeye de devam edecektir. “Bu memleket bizim, analarımızın babalarımızın ve çocuklarımızın memleketi. Bizim iktidarlara verdiğimiz geçici yetki, yaşam alanlarımız ve hayatlarımız elimizden alınsın diye değil. Halkınıza böyle davranmakta ısrar ederseniz yetkinizi aşmış olursunuz ve meşruiyet zeminini kaybetmiş olursunuz.

12 Eylül 2010 Anayasa referandumunda nasıl ben sizlerin vaat ettiği daha çok özgürlük ve demokrasi için, size “EVET” oyu verdiysem şimdide, Rize'ye verdiği destek ile “durun tamam ben size 2010 yılında destek verdim ama siz bizlerin başına çorap öresiniz diye değil. Haddinizi de bilin”. Yani verilen yetkileri halkınızın zararına kullanmayın akıllı olun anlamına getiriyor.

Zulüm diyorum çünkü kim ne derse desin, Sezen Aksu harika bir söz yazarı, besteci ve yorumcudur. Kendisini hem Türkiye’ye hem de Dünya'ya kanıtlamış bir kişiliktir.

Sezen Aksuyu hiçbir zaman boş polemiklerin içerisinde görmezsiniz, neyi ne şekilde yazar veya söylerse (özellikle eserlerinde) muhakkak bir sözü, hepimizin yüreğine bir şekilde dokunur. “Hadi be bu kadar da olur mu?” dersiniz içinizden.

Şimdi gelelim milleti yıllar sonra galeyan getiren 2017 yapımı “ŞAHANE BİR ŞEY YAŞAMAK” şarkısındaki nakarata:

“Binmişiz bir alamete

 Gidiyoruz kıyamete

 Selam söyleyin o cahil Havva ile Ademe”

Bazı geri düşünceliler ve ilimden bir haber olanlar için bu sözler dini ve İslam'ı aşılayıcı sözlerdir. Onlara göre çalmak, çırpmak, çocuklara kadınlara tacizde bulunmak, dövmek sövmek, yalan söylemek, ırza geçmek, yetim hakkı yemek normaldir lakin biri çıkıpta Hz. Havva ve Hz. Adem’e söz söylerse işte o zaman yeri yerinden oynatırlar. 

Şunu da unutmayın ki, sizin kızdığınız bu sözlerin fazlasını savunduğunuz kişiler söylediler. Bir belediye başkanı çıkıp “Bakara” suresi için alay edercesine bakara makara dedi. Bir başkası RTE gençken futbol oynadığı kulübü ziyarete gittiğinde “hoş geldin Allah'ın elçisi” dedi, AKP’li Ordu Millet Vekili Şener Yediyıldız bir nikahta çıkıp konuşmasında “Sayın Cumhurbaşkanımızın da sünnetini yerine getirmeden defteri vermek istemiyorum” diyerek RTE’yi neredeyse peygamber ilan etti.

Yine AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz “oylarımızla destek verdiğimiz için sevaplar hanelerimize yazılıyor” dedi. Bir başka cemaat lideri de çıkıp bir seçim öncesi rüyamda Hz. Peygamberi gördüm bana herkese söyle “RTE ye oy vermeyen günahkardır” dedi. RTE’yi Hz. Muhammed'den bile daha üstün gösterdiler, ona oy vermeyenler cehenneme gidecek dediler. Allaha ve onun peygamberine şirk koştular. Peki bunca şeyleri söyleyenlere karşı Hz. Muhammed'i neredeyse 2. sınıf vatandaş yerine koyanları linç etmediniz de gücünüz Sezen Aksu’ya mı yetiyor, onumu linç ediyorsunuz?

Neden Diyanet İşleri başkanlığı bu söylemler olurken çıkıpta “haşa böyle sözler söylemeyin, ne demek isteyen istediği kişiye partiye oy verebilir, herkesin hür iradesidir, kimse Allaha ve peygamberlerine şirk koşamaz ve Hz. Muhammed’i küçük düşüremez” demedi de şimdi Hz. Havva ve Hz. Âdem için beyanatta bulunuyor?

Benim düşünce ve inanışıma göre (Allaha şükür Müslümanım), bu sözler ne İslam’a ne de Hz. Havva ile Hz. Adem’e hakaret ediyor. 

“BİNMİŞİZ BİR ALAMETE”; Evet bu dünya bir alamet ve biz bu dünya’ ya geldik gidiyoruz. 

“GİDİYORUZ KIYAMETE”; Hepimiz bir gün öleceğiz, kıyametin kopup defterlerimizin dürüleceği ve hesaplarımızın görüleceği günü bekleyeceğiz. Yani dünya'mızın da bir sonu var.

“SELAM SÖYLEYİN O CAHİL HAVVA İLE ADEM’E”; Bu dünya’ ya doğan her canlı cahil doğmuyor mu? Yaşadıkça öğrenmiyor muyuz hayatı ve hepimiz cahil olarak veda etmiyor muyuz bu hayata? Ayrıca Allah'ın c.c. “bu meyve size haramdır, yasaklıdır ondan uzak durun, yemeyin” dediği rivayet edilen meyveyi şeytana uyarak yiyen Hz. Havva ile Hz. Âdem cahillik yapmadılar mı? Bilmediği konularda bilgiçlik taslayan kimlerdir, cahiller değil mi? Bir şeyi yapma dersin cahil insan inadına yapar ama bilgili insan “vardır bunda da bir hayır” der ve uzak durur.

Hanımlar beyler, azıcık düşünün lütfen hepimiz sütten çıkma ak kaşık mıyız ki şimdi çıkıp Sezen Aksu’yu linç etme girişiminde bulunuyoruz. Oturduğumuz yerden klavye şövalyeliği yapmak kolay ama önce şapkayı çıkartıp önümüze koymalı ve muhakemeyi öyle yapmalıyız. Kimse kalkıpta bu klavye şövalyelerine dur demiyor, hoş neden desinler ki! Bugün Sezen Aksu’yu harcayanlar, yarın neleri harcamazlar ki?

Sevgili Sezen senin de “SEN AĞLAMA” şarkında dediğin gibi, 

“Nasıl olsa geçer, daha öncekiler gibi

Daha öncekiler gibi

Buda geçer,

Neler neler geçmedi ki”

Unutulur her şey merak etme sen hiç yaşanmamış gibi. Herkes kendi hayatına döner lakin sen ve seni sevenler üzüldükleriyle kalırlar.

Sağlıcakla kal SEZEN AKSU...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
EBRU ERDEN Arşivi