METİN ALTINÇEKİÇ

METİN ALTINÇEKİÇ

BU HAFTA Kİ DURAĞIMIZ; KÜLTÜR ŞEHRİ - MARDİN

Sevgili okurlar, bu hafta dilimin döndüğünce sizlere Mardin’i ile ilgili gözlemlerimi anlatacağım. Ancak, bu gözlemlerime geçiş yapmadan önce Mardin’e giden bir Turist kafilesinin, davullarla zurnalarla karşılanma hikâyesinden bahis etmek istiyorum. Mardin’in Nusaybin ilçesinde PKK terör örgütü tarafından yapılan saldırılar neticesinde, güvenlik güçlerimiz Türkiye’nin kendi bilim insanları ve kurumlarınca üretilen İHA’larla, Silahlarla ve çeşitli radar araçları ile beraber ummalı bir çalışmaya başlamış ve Operasyona girilmiştir. Fakat o bölge de, o esnada yerli yani Türkiye’de yaşayan ama Mardin’i gezmeye gelenler ile Yabancı turistlerin bulunmasından dolayı güvenlik tedbirleri almak istemişler ve tüm turistlerin derhal ikamet ettikleri otellere geri dönmesi çağrısı yapılmış ve sokağa çıkma yasağı getirilmiş. Bunun üzerine 1 gün boyunca turistler otel de mahsur kalmış. Dünya’nın güçlü orduları arasında yer alan güvenlik güçlerimiz bir vatandaşın, bir turistin bile burnu kanamadan teröristleri etkisiz hale getirmiş. Ancak turist etkisiz hale gelmiş gelmesine ama turist korkmuş ve bu olay hem sosyal medyada hem de haberlerde yer almış. Dolayısı ile yerli, yabancı turist Mardin’e gitmeye çekinir olmuş. Rivayete göre çok uzunca bir süre Mardin’in eşsiz güzelliği görmeye gelen o bölge eşrafı hariç kimsecikler olmamış. Daha sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terörü yok edeceğim kararlığı ve talimatları ile ciddi operasyonlar gerçekleştiriliyor. Ancak, ben bölge halkı ile gidip konuştuğum zaman, biz terörü televizyondan izliyoruz, burada medyanın gösterdiği gibi her gün olaylar olmuyor, biz terör istemiyoruz, biz turist istiyoruz diyor. Ancak yine de dediği gibi o kadar elzem bir terör vakası olmasa da, azınlık olarak yuvalanmış bir kısım terör odaklarının etkisiz hale getirilmesi ile beraber. Bu sene Nusaybin Esnaf ve Sanatkârlar Odası (ESO) Başkanı Ömer Özel ve turizmcilerin çalışmalarıyla ilçeye turların gelmesi sağlanıyor. Tur şirketleriyle yapılan görüşmeler sonrası İstanbul'dan tam 45 kişilik turist kafilesi geliyor. İlçe merkezinde ESO Başkanı Özel ve esnaf tarafından davul zurnayla karşılanıyor. Ben olayı basından da araştırdım sizde araştırabilirsiniz, kafilenin içerisinden bir kişi ile röportaj yapıyorlar ve kendisi diyor ki; Davul zurnayla yapılan karşılamadan dolayı ilk etapta kısa bir şaşkınlık yaşadık, sağ olsun buranın yetkilileri bizleri davet ettiler. İstanbul'dan gelen ilk turuz. Doğu'da bazı şeylerin bittiğini, yeni bir çığır açıldığını hissediyoruz. Bundan sonra hep beraber kalkınırız inşallah." Şeklinde konuşuyor.

Sevgili okurlar, Mardin’i karış karış gezdim oldukça memnun edici tablolar ile karşılaştım. Gerçekten halk, çok iyi diyebilirim. İyi, temiz, saf içinde kötülük barındırmayan ya da kötü olmasın iyi olsun diyen insanlar. Bakın, bir öğle vakti kebapçı tarzı bir yere gittim ve orada yemek istediğim yemeklerin siparişini verdim. Sonrasında oranın sahibi olduğunu tahmin ettiğim kişiyle sohbete başladık ama gerçekten çok keyifli bir sohbetti. Sonra bana bir yerli turist ya da müşteri muamelesi değil bir misafir muamelesi yaptı ve dedi ki yemekler bizim ikramımız olsun üstüne de bir çay getirdi. Dedim ki böyle olmaz bu iş, önce yemeklerin parasını vermek için zorladım olmadı, bu sefer de bare çayların parasını vereyim dedim hayır asla dediler ve bana hayatımın en keyif aldığım anlarından birini yaşattılar. Yani para almamaları değil orada mesele, zaten fiyatlar İstanbul’a kıyasla zaten uygun ama olay böyle insanların kalmış olmasıdır. Bakın, bugün benim Şehrim İstanbul’da kişi ahbap, arkadaş, tanıdık değilse emin olun size çay dahi ikram etmeyecektir. Çay ancak yemeği yerseniz ikram olarak gelir. Bunlar doğu insanımızın yüce gönlünün güzellikleridir ve bu beni çok memnun etti. Sert kış ayları hariç, Mardin’e güneş doğduğunda hava oldukça sıcak oluyor, ancak güneş battığı zaman ve yavaş yavaş geceye doğru ilerlerken hava 9 dereceye kadar inebiliyor ve oldukça serin oluyor. Mardin’de Koskocaman bir Mezopotamya ovası bulunuyor o bölge de gezindim, Asmalı Konak Dizisinin çekildiği eve gittik ve orada evin içerisinde bir gezinti gerçekleştirdik. Gerçekten göz alıcı harika bir konaktı. Mardin’e gittiğiniz zaman her şey doğal ve güzel ama bu her şeyi geri kalmış bir yere gittiğiniz manasını ifade etmiyor asla. Marka vermeyeceğim, ultra lüks diyebileceğimiz yani 1 milyon tl 2 milyon tl’lık araçlar da gördüm yolda giderken. Mardin Merkez birden çok dini içinde barından çok kültürlü bir şehir aslında mesela Mardin Ulu Camiye gittik. 'Câmi-i kebîr' olarak da isimlendirilen ulu câmi­ler, inşa edildiği beldede yaşayan halkın cuma ve bayram namazını bir arada kılmasına imkân verecek şekilde tasarlandığından, yapıldığı dönemin şartlarına göre olabildiğince büyük inşa edilmiştir. Sadece bu kadar değil, caminin özel bir tarafı daha var, oda caminin kapılarıdır. Tüm kapıların ayrı bir görkeminin bulunmasına rağmen kapıların arasında en görkemlisi Cennet Kapıdır. Bu kapının da diğer kapılar gibi birden çok anılış ismi bulunmaktadır. Kuzeye baktığı için Kuzey Kapı, halkın giriş yaptığı kapı olduğu için Cümle Kapısı olarak da bilinmektedir. Cennet kapısı denmesinin en belirgin özelliği kapı üzerindeki motiflerin Kuran-ı Kerim’de geçen cennet tasvirleriyle paralellik göstermesidir. Cennet Kapısı, Allah’a yöneliş kapısıdır ve Ahmet Şah bu kapıyı Alaaddin Keykubat’a armağan etmiştir. Alaaddin Keykubat hükümdarlık statüsünün yanında güçlü bir mimardır ve bu kapı onun mükemmel dehasına armağan edilmiştir. Ayrıca günümüzde Cennet Kapının gizemi hala tam olarak çözümlenememiştir. Kapının sağ tarafından uzanan saksı içinde büyüyen bitki (ölümsüzlük bitkisi), Mısır kültürüne ait izlerin bile var olduğunun mesajını verir. Cennet kapı özetle simetrik izlenimi veren ancak kendi içinde asimetrik, karmaşık ve binlerce zengin mesajı içeren bir şaheserdir. Bu önemli nokta dan sonra ise istikametimizi Kasımiye Medresesine çevirdik. Kasımiye Medresesini bugün ki okullarımız gibi düşünebilirsiniz. Medresenin benim gözümde en dikkat çeken noktası, gün doğduktan sonra güneş batana kadar cephe önemli olmaksızın tüm derslikler güneş ışığından faydalanabiliyor. Dersliklerin kapı yüksekliği bir metreden biraz fazla. Bu yükseklik özellikle tercih edilmiş öğrenci hocasının huzuruna girerken başını eğsin, hürmette kusur etmesin diye. Orta Asyadan gelen sembolizmin İslam felsefesi ile kucaklaştığı bir şah eser. Gerçekten Mardin de çok değerli bir kültürün yattığını söylemek yanlış olmaz. Sonrasında Süryanilere ait olan Deyrulzafaran Manastırını gezme fırsatı da buldum. Manastırda iki nokta dikkatimi çekti, çok soğuk kış aylarında, hiç bir şey yakmadan içerisinin sıcacık olabildiği bir beton yapısına sahip. Yazları ise tam tersi serin hatta soğuğa yakın bir havanın hâkim olduğu söylenebilir. Diğer dikkat çeken nokta ise, aslında eskiden batı karanlık çağda iken doğu ise bir ilim yuvası, bir bilim merkeziymiş. Bu sebeple doğuda yapılan kiliseler de karşınıza çıkan temel şey, duvarlarda ahitlerden kıssaları görürsünüz.  Batı kiliseleri mesela Almanya da ki kiliseler de ise resimler görürsünüz. Sebebi ise doğudaki insanların okuma yazma bilme oranının çok yüksek olması, batı da ise bu oranın çok düşük olmasıdır. Mardin’in bu tarihi bölgelerinin dışında Yeni Mardin ismi verilen Toki konutlarını andıran, site şeklinde apartmanların dikildiği bir bölümde yer alıyor. Bu bölüm ise İstanbul’un herhangi bir ilçesine benzetilebileceğini düşünüyorum.

Sevgili okurlar, Mardin ziyareti benim için harika bir deneyim oldu diyebilirim. Çok ilginç bilgiler edindim, yeni insanlar tanıdım ve bu durumdan oldukça memnunum. Sizlerin de mutlaka Mardin’e gelmesini tavsiye ederim. Burada ki kültürel huzuru eminim ki fark edeceksiniz. Gelecek Hafta ki durağımız Şanlıurfa Olacak, Şanlı-Urfa neden Şanlı-Urfa? Sıra geceleri ve aşiretlerle ilgili gördüklerimi aktarmaya gayret edeceğim. Hafta görüşünceye dek esen kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
METİN ALTINÇEKİÇ Arşivi