EBRU ERDEN

EBRU ERDEN

ATAERKİL BİR TOPLUMDA KIZ VE ERKEK ÇOCUKLARININ EŞİT ŞARTLARDA YETİŞTİRİLMESİ MÜMKÜN (1)

 Ataerkil bir toplum ve ailenin sözlük anlamı; “Aile, topluluk ve düzen anlamları üzerinden daha çok soy ile ilgili olan ve kişinin ailevi açıdan geçmişidir.” Yani soy açısından temel olarak babayı ele alan, çocuklarında baba soyundan geldiğini kabul etmektir. 

    Kısaca ataerkil kelimesi için, “erkek otoritesine dayanan bir tür toplumsal örgütlenme düzeni de denile bilinir. Bu düzenin temelini erkeğin üstünlüğü fikri oluşturmaktadır, soy erkekler tarafından belirlenir ve aile için verilen kararlarda erkeklerin daha etkili olduğu ve en son onun verdiği kararların uygulandığı bir düzendir.

    Bilindiği gibi Türk örf ve adetlerinde de ataerkil bir düzen vardır, aile içinde baba ya da erkek kardeşler aileleri için karar alabilecek ve uygulanmasını sağlayacak tek yetkili olarak görülür. Bu düzende evdeki kadın ya da kızın söz söyleme, fikrini beyan etme hakkı yoktur ve alınan kararlara uyma mecburiyeti vardır. Kadınında bir insan olduğu unutulup genelde aile içinde ve toplumsal hayatta her zaman ikinci hatta üçüncü planda kalması sağlanmıştır.

Eski Türk adet ve gelenek göreneklerinde aslında kadın son derece değerli, üstün vasıflı ve saygı duyulması gereken bir varlık iken Arap İslam’ı kabul edildikten sonra tamamen ikinci plana atılmış, ona verilen değer yok sayılmıştır.

     Arap İslam’ına göre kadının görevi sadece evini temizlemek, yemek yapmak ve en önemlisi de çokça erkek evlat doğurup kocasının soyunun devamını sağlamaktır. Kadının cismi var ama adı yoktur, onun kararları ve düşünceleri kayla bile alınmaz, ona konu hakkındaki fikri sorulmadığı gibi verilecek kararlarda sonucu ne olursa olsun tam itiyat etmesi beklenir. 

   Ataerkil bir düzende yetişen kızların en fazla ilkokulu bitirmesine izin verilir, sonrasında köydeki ve evdeki işlerde annesine yardım etmesi öğretilir. Bu şartlar altında yetişen kız çocukları şayet kendi zincirlerini kıramaz ise bu döngü nesiller boyu kendi kız çocuklarına da geçer. 

Ataerkil bir aile ya da toplumda yaşayan erkek çocukları için ise bu durum oldukça avantajlıdır. Ailedeki anne ve kız kardeşlerden hizmet bekleyerek yaşayan bir kişi olarak yetişir ve evlendiğinde de aynı düzeni kendi ailesinde kurar. 

     Aile içindeki kadınları hor görüp onları aşağılayarak, döverek ve bağırarak onlar üstünde hak sahibi olduğunu düşünür. Tamda işte bu yüzden ailedeki kızların okuyup gözünün açılmasını istemez, kurduğu düzenin kaybolmaması için kız çocuklarını cahil bırakarak onların kendisine biat etmesini sağlar. Kadını malı olarak görüp benimsediğinden, isterse kız çocuklarını para karşılığında belki de ona çok zarar verecek canına kıyacak insanlarla çok küçük yaşlardayken evlendirirler. Amaç, kız çocuğunun gözünün açılmasını engellemektir.

Sonrasında kızı koca evinde eziyet görse bile “o senin kocandır, döver de severde ben seni beyaz gelinlikle verdim, bu eve ancak kefeninle girersin” diyerek evlatlarının arkasında durmazlar. Kadınlar onlar için bir mal, doyurulacak bir boğaz, cinsel fiziksel ve ruhsal açıdan da eziyet edip, suistimal edebilecekleri bir varlıktır.

Böyle bir toplum anlayışında kadın olarak yetişmek, yüz yıllardır süre gelen bu düşünce tarzına karşı çıkıp zincirleri kırmak oldukça zordur. Kadın ancak ilim ve irfan sahibi olarak kendi öz benliğine ulaşırsa ancak o zaman bu düzene bir son vermek için, korkusuzca babası, erkek kardeşleri ve eşiyle savaşa girer.

Bu savaştan gücünün yettiğince ya galip olarak ya da çareyi ölümde arayarak kendi canına kıyar ve mağlup olarak çıkar. Ataerkil bir düzende kız ve erkek çocuklarını yetiştirmek mümkündür. Burada eşine değer veren, onu önce insan olduğu için seven, alınacak kararlarda eşinin de fikrini alan, ortak kararlar verebilen erkekler vardır. 

(Devam edecek) 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
EBRU ERDEN Arşivi