CEMAL KARABAŞ

CEMAL KARABAŞ

HUTBE

Geçen Cuma günü hutbenin konusu Kurban idi. 

Camiinin son cemaat yerinin ayak ucunda iki ayağını  uzatıp yüzüstü uzanmış  sarı  bir köpek sahibini bekliyordu.

Hoca efendi minbere çıkıp  aziz  cemaate bir kaç kere göz gezdirdi.  Bir kaç hutbe duası okuduktan sonra   şu ayeti seslendirdi :” Kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır; O’na ulaşacak olan sadece sizin takvanızdır”

Köpek, cami kapısının son cemaat yerindeki  ayakkabılar arasında uzanıp namazdan çıkacak olan sahibini  beklerken  gelip geçenleri de  göz ucuyla  seyrederdi. 

Hatip  şöyle devam etti; “Kurbanlarımızdan bize asıl kalan yiyip tükettiklerimiz değil, paylaşıp ikram ettiklerimizdir”

Kimime göre et, müminlere göre  kurban hadisesi bir köpeğe göre nasıl bir anlam taşıyor idiyse öylece pür dikkat dinlemekteydi.  Bizce  büyük ihtimal; kendisine ikram edilecek  kurban etinin ve  kemiğinin  hayaliyle meşgul idi.  

Ashab-ı Kehf ‘in köpekleri Kıtmir  de mağaranın kapısına  uzanıp içeride ikiyüz dokuz yıl uyuya kalan sahiplerini beklemiş idi. 

Günümüz köpeklerinin  atası  sayılan  Kıtmir’in bu  vefası, hadiseden binlerce sene geçmesine rağmen   unutulmamıştır.

Sadakat hususunda bugün  dikkate değer bir nokta da şudur ; maalesef insan sadakatsizdir. Hz. Ali Radiyallahu Anh’a demişler ki; ya Ali filan kişi senin aleyhinde konuştu. Hz Ali ; Hayret ! Ben on bir iyiliğin de yoktu, demişti. 

Bugün bakıyorum da , liderleri sayesinde büyük umur gören, mevki, makam, han , hamam sahibi olan  bir kısım siyaset  erbabı  bugün  pek  vefasız çıkmıştır.

Gene  basiret sahibi  halkın  “davar çobanı” bile  olamayacak dediği  biri, gene   bugün  birdenbire  bakan, başbakan, meclis başkanı olan , gene  hatta  ahbap çavuş kontenjanından,  biri  cumhurbaşkanı    olunca   noldum deyip nolacağım demeyince   umumu efkarın diline  düşerek  malamat olmuştu.  

Hatta bunlardan birisi , durup dururken iktidar  koltuğundan bir tık alttaki sandalyeye oturtulunca rahatsız olup ,ey ahali, “ kral çıplak ! Tedbirinizi alın ”  demiş idi. 

Ahali , bu değersizin  kumaşını iyi bildiğinden, asıl çıplağın kendisi olduğuna  hükmetmişti. 

İkide bir “cübbemi giydirmeyin” tehdidinde bulunan  bu cübbesiz  zat hakkında liderin  bugüne kadar ne gibi bir işlem yaptığı bilinmiyor. 

Semtimizdeki Namazgah’ta  birbiriyle  oynayan , oynaşan yeni yetme  köpekleri  seyretmek  pek hoşuma gider.   Onları olduğu gibi Yüce Yaratan yarattığı  için , olanla yetinip, fazlasını ihtiyaç sahibi diğer hayvanlara bıraktıkları  için severim. 

İmam her cumada olduğu gibi bu Cuma da hutbesini  Nahl süresinin 91 . Ayetiyle  bitirdi: “Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.”

Namazdan sonra cemaat dağıldı. 

Kapıda sahibini bekleyen sevimli köpek ,yüzünü kapı eşiğine sürdü, gerisin geri  yürüyerek tüylerini silkeledi. Camiden çıkan  sahibi  aşağıya Harem’ e  doğru yürüyünce o da arkasına düştü ...

Ömür sermayesinden her gün bir parça kopuyor Aziz okurlar. Bu Cuma da  gene  bir parça daha koptu cancağızım. 

Bakalım gelecek  Cuma günü imamımız hutbede  hangi hususlara dokunacak ?  Gelecek cumaya sağ kalırsak öğreneceğiz... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
CEMAL KARABAŞ Arşivi