Her şey  her şey her şey…

Şey ne demek…

Türkçede karşılığı da aynı olan tek sözcük…

Yani şey sözcüğünü yine şey diyerek açıklayabiliyorsunuz…

Her şey ne demek diye sorduğunuza yanıt:  her şey oluyor…

Her  sözcüğüne genel bir anlam yükleyebiliyorsunuz, şey ve her şey sadece kendisi ile tarif edilebiliyor..

İşte o nedenle bazı şeyleri anlatmak hem çok kolay, hem de çok zor…

Türkiye’de bu tür açıklamaları içeren bir program yok…

Yok, kimi programlarda kısaca değinilebilen kişileri öne çıkaran minik programlar var…

Mesela; sağlık programında doktor bir şeyleri tarif ediyor ama, anlatmakta zorlanıyor….

Çünkü tıbbı gündelik konuşmaya yani ‘’avam’’a anlatacak kelimelere dökemiyor.

Doktor konuşuyor dinleyen bir şey anlamıyor hatta programın sunucusu bile aval aval dinliyor.

Oysa aynı şeyleri uygulamalı anlatsa fena mı olurdu…

Doktor klinikte, bir gözü muayene ederken anlatsa; hatta o hasta ilk belirtileri gördüğünde doktora geliş serüveninden tedaviye kadar olan süreç anlatılsa hasta daha bir bilgilenmez mi?

Bu yelpazeyi sonsuz genişletebilirsiniz…

Aynı sorunu turizmde de yaşıyoruz…

“Her şey dahil”de daha turist ülkesinden çıkmadan parayı ödüyor. Denizi ve havuzu olan lüks bir hapishanede tatil adı altında 10-15 gün geçiriyor…

Dinleniyor tatil yapıyor… Ülkesinde ödediği paranın dışında bir para harcamıyor.

Turistik kentin esnafı da turistleri “belki yollarını şaşırırlar da gelirler” diye umutla bekliyor.

Yani parayı kent değil, otel sahibi ile seyahat acentesi kazanıyor…

Yani her şeye kent dahil değil…

Arkalarında  bıraktıkları atıkları da vatandaş temizliyor..

Turizmden, güzellik salonuna, bir turistin otele gelişinden tatil süresince yaşadıkları, geldikleri kentin tarihi ve doğal değerleri yani her şey anlatılsa fena mı olur…

Kuru yavan bir anlatımla turizm reklamı ne kadar etkili elimizde net bir veri yok.. ..

Kısaca körler sağırlar birbirini ağırlıyor..

Örnekleri çoğaltalım…

Elbette tanıtım programları bu kadar değil…

Gıdadan, tekstile, giyime aklınıza gelen her türlü üretimde de uzmanlar “uzman diliyle” her şeyi anlatıyorlar…

Reyting sıfır.. Çünkü kimse bir şey anlamıyor…

Oysa bir fabrikada ham maddenin gelişinden üretime kadar geçen sürede çalışanlar tanıtılsa insan faktörü olaya katılsa daha etkili olmaz mı?

Tüm bunlar işlemi yapan üretimi gerçekleştiren ustalar, müdürler doktorlar, hastalar tarafından irdelense fena mı olur.

Bir uç örnek; bir müzik dershanesinde yetenekli bir gencin öyküsü anlatılsa.

Hatta özürlülere  eğitim veren bir özel kurumun anlatımı yapılsa…

Mesela, bir mide küçülteme veya böbrek nakli öyküsü bile olabilir..

Veya bir hastanın hastanede yatış serüveni…

İşte o nedenle insanlar tanıtımlara değil eş dostun tavsiyesi ile tüketim yapıyor…

Doktor, hatta ilaç seçiyor..

Reklamcılar önce bunu öğrenmeli ve sizinde bir “her şeyden” haberiniz olmalı.

Yani her şey deyip geçmeyin…