Tarımla ilgili iddialara kitapçıkla yanıt

Tarımla ilgili iddialara kitapçıkla yanıt
Tarım ve Orman Bakanlığı, ‘Kamuoyunda Gündeme Gelen Asılsız İddialar ve Gerçekler’ adlı bir kitap hazırladı. Kitapçıkta tarımsal desteklerden saman üretimine, orman yangınlarından hayvan varlığına kadar çeşitli konulardaki iddialar yanıtlandı.

Güvenilir Ürün Platformu tarafından Tarım ve Orman Bakanlığı paydaşlığında başlatılan Tarım Varsa Hayat Var projesi kapsamında yeni bir adım daha atıldı. Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) ev sahipliğinde Karacabey İşletmesi’nde düzenlenen toplantıda tarım sektörü ve tarım işletmelerindeki güncel gelişmeler konuşuldu. İstanbul’dan bir grup gazeteci ve iş insanının katıldığı toplantıda TİGEM Genel Müdürü Dr. Hasan Gezginç açıklamada bulunarak, TİGEM’in zirai üretim ve tohumculuk konusundaki çalışmaları hakkında bilgi verdi ve kamuoyunda doğru bilinen yanlışlara da dikkat çekti.

Tarım ve Orman Bakanlığı kamuoyundaki çeşitli iddialara yıyınladığı kitapçıkla yanıt verdi.

İşte kamuoyunda doğru bilinen bazı yanlışlar;

İDDİA: Tarımsal Gayrisafi Yurt içi Hasılada Sürekli Düşüş Yaşanıyor

GERÇEK: Tarımsal GSYH'deÖnemli Artışlar Sağlandı

2003-2021 döneminde tarımsal gayrisafi yurt içi hasılada önemli artışlar yaşandı. Cari fiyatlarla 2002 yılında 25 milyar dolar olan tarımsal GSYH, 2022 yılında %133 artışla 58,6 milyar dolara yükseldi.

tarimla-ilgili-iddialara-kitapcikla-yanit-verildi.jpeg

İDDİA: Türkiye Tarım Ürünlerinde İthalatçı Bir Ülke Konumuna Geldi

GERÇEK: Türkiye, Tarım ve Gıda Ürünlerinde Net İhracatçıdır

Türkiye, tarım ve gıda ürünleri dış ticaretinde net ihracatçı bir ülkedir. İktidarımız döneminde ülkemizin bu durumunu daha da güçlendirdik.

İDDİA: Üreticiye Yeterli Destek Verilmiyor

GERÇEK: 2002’de neredeyse tek bir kaleme indirgenmiş tarımsal destekleri, verimlilik, kalite, gıda güvenilirliği ve kırsal kalkınmayı esas alacak şekilde yeniden düzenledik.

2002 yılında 1,8 Milyar TL olan destekleme bütçesini, 2019 yılında 17,4 Milyar TL'ye, 2020 yılında ise %36,7 artışla 22 Milyar TL'ye yükselttik. 2020 yılında Bakanlığımız toplam bütçesinin %55'ini tarımsal desteklere ayırdık.

2003-2020 (Temmuz) döneminde toplam 154,6 Milyar TL ödeme yaptık. 2017 yılında uygulamaya giren “Havza Bazlı Destekleme Modeli” kapsamında; ülkemiz için stratejik öneme sahip, insan sağlığı-beslenmesi, hayvan beslenmesi ve bölgesel önemi olan 21 ürün en uygun yetiştirildiği havzalarda destekleme kapsamına alınmıştır.

İDDİA: Tarımsal Destekler Kırsala Ulaşmıyor

GERÇEK: Kırsalda, 92 Bin Proje ile 264 Bin İstihdam Sağladık

Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı – Kırsal Kalkınma (IPARD): 2011-2023 döneminde işlemleri tamamlanan 25.286 projeye 2023 yılı fiyatlarıyla 44,5 milyar TL hibe ödemesi yapılmış, bu hibeler sayesinde 98 milyar TL yatırım gerçekleştirilmiştir. Bu yatırımlarla 94.700 kişiye istihdam sağlanmıştır.

Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı (KKYDP): 2006-2023 döneminde 16.584 projeye 29,8 milyar TL hibe yapılmış ve 119.769 kişiye istihdam sağlanmıştır. Ayrıca 298.376 makine ekipman alımı için 11 milyar TL destek verilmiştir.

Genç Çiftçi Projesi: 2016-2018 döneminde toplam 48 bin genç çiftçimizin projesine 8,6 milyar TL hibe desteği sağlanmıştır. Hibe programları sayesinde 2023 yılı fiyatlarıyla;

• Kırsal kalkınma alanında gerçekleştirdiğimiz 91.858 proje (KKYDP, IPARD, Genç Çiftçi, Uzman Eller) ve toplam 94,3 milyar TL hibe ödemesi ile 264.457 yurttaşımıza istihdam sağladık.

• Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi: 600 metre rakımın üzerinde, dezavantajlı coğrafyalarda yaşayan küçük ölçekli çiftçilerimizin yaşam kalitelerinin iyileştirilmesi ve üretimin pazara entegrasyonunun sağlanması amacıyla 2018-2027 yılları arasında iki aşamada gerçekleştirilecek proje ile çiftçilerimize toplam 73,5 milyon avro destek sağlanacaktır.

• Proje, ilk aşamada Adana, Mersin, Osmaniye, Kastamonu, Sinop ve Bartın illerinin dezavantajlı bölgelerinde 45 ilçede 1.793 köyde Kırsalda, 92 Bin Proje ile 264 Bin İstihdam Sağladık 5 uygulanacak olup 30 bin haneye ulaşacaktır. Hibe desteği, yatırım konuları ve yatırımcı türüne göre değişmekle birlikte projenin %70-100’ü desteklenecektir. Projenin ikinci aşamasına Kahramanmaraş ve Çankırı illeri dâhil edilmiş olup 17.400 haneye daha ulaşılacaktır.

• Göksu-Taşeli Havzası Kalkınma Projesi: Konya ve Karaman illerinin 600-1.800 metre rakımda yer alan dağlık kesimlerindeki 11 ilçe ve bu ilçelere bağlı 247 köyde kırsal yoksulluğu azaltmak amaçlanmaktadır.

• Hibe oranları %70-100 arasında değişmektedir. Proje sayesinde çiftçilerimize 22,27 milyon avro destek sağlanacaktır.

• Kırsal Kalkınmada Uzman Eller Projesi: 81 ilimizde, kırsal alanda/kırsal mahallede yaşayan/yaşamayı taahhüt eden, tarım, hayvancılık, ormancılık, gıda ve su ürünleri alanlarında eğitim veren üniversitelerin fakülte ve meslek yüksekokulları ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tarım, hayvan yetiştiriciliği ve sağlığı, laboratuvar hizmetleri ve gıda teknolojisi alanlarında eğitim veren lise ve dengi okul mezunlarının mahallinde uygulayacakları projeler için proje başına 250 bin TL’ye kadar hibe desteği verilmektedir.

• Bu kapsamda 2020-2023 (Ekim) döneminde 1.988 projeye 2023 yılı fiyatlarıyla 383 milyon TL hibe desteği verilmiştir.

• Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı – Kırsal Kalkınma (IPARD) / Yerel Kalkınma Stratejilerinin Geliştirilmesi, LEADER Yaklaşımı: LEADER tedbirinin akreditasyonu AB Komisyonu tarafından 2018 yılı sonunda onaylanmıştır. AB aday ülkeleri içerisinde LEADER tedbiri ilk olarak Türkiye’de uygulanmaya başlanmıştır. Mevcut durumda 26 IPARD ilinde uygulanmaktadır.

Uygulama illeri:

Ankara, Amasya, Çorum, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Erzurum,

Kastamonu, Manisa, Ordu, Samsun, Şanlıurfa, Balıkesir, Burdur,

Bursa, Çankırı, Elazığ, Erzincan, Giresun, Hatay, Isparta, Karaman,

Kütahya, Muş, Uşak ve Yozgat.

• Bugüne kadar 96 Yerel Eylem Grubuna 2023 yılı fiyatlarıyla 167,1 milyon TL destek ödemesi yapılmıştır.

İDDİA: Gıda Denetimi Önemsenmiyor

GERÇEK: Gıdalar Tarladan Sofraya Her Aşamada Denetleniyor

• Bakanlığımız tarafından gıda üretim, satış ve toplu tüketim yerlerine yönelik denetim sayısı her geçen yıl artırılarak sürdürülmektedir.

• 2022 yılında 7.500 kontrol görevlisi tarafından 1 milyon 330 bin denetim gerçekleştirilmiştir.

• Gıdaların uygunluk kontrolleri, 39 kamu laboratuvarı, Bursa Gıda Yem Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Ulusal Gıda Referans Laboratuvar Müdürlüğü ve 105 özel gıda kontrol laboratuvarında yapılmaktadır.

• "Tüketici en iyi denetçidir." yaklaşımıyla 14.02.2009 tarihinden bu yana 7/24 hizmet veren “Alo 174 Gıda Hattı” ile şikâyet ve talepler değerlendirilerek cevaplandırılmaktadır. 06.11.2023 tarihi itibariyle 2,98 milyon başvuru alınmıştır.

tarimla-ilgili-iddialara-kitapcikla-yanit-verildi-2-001.webp

İDDİA: Ülke Olarak Yeterli Olduğumuz Hiçbir Ürün Yok

GERÇEK: Çavdar, bakla (taze), bezelye (taze), biber, domates, havuç, hıyar, kavun, karpuz, patlıcan, pırasa, limon, mandalina, portakal, altıntop, çilek, dut, nar, kestane, Antep fıstığı, üzüm, elma, armut, ayva, şeftali, erik, vişne ve kiraz gibi pek çok üründe de yeterlilik oranları %100’ün üzerindedir. Ayrıca ülkemiz; fındık, kiraz, ayva, incir ve kayısı üretiminde dünyada birinci sıradadır.

İDDİA: Tarım Arazilerinin Ekilişi Azalıyor

GERÇEK: Son İki Yılda 7,2 Milyon Dekar Alanı Üretime Kazandırdık

Bakanlığımızca bitkisel üretimin artırılması kapsamında atıl ve boş alanların, nadas alanlarının tarımsal üretime kazandırılmasına yönelik faaliyetler sonucunda son iki yılda;

• 7,2 milyon dekar alan tarımsal üretime kazandırılmış,

• Nadas alanları 2,13 milyon dekar azaltılmış,

• Tarla bitkileri ekiliş alanı 8,8 milyon dekar artırılmıştır. Son İki Yılda 7,2 Milyon Dekar Alanı Üretime Kazandırdık

İDDİA: Ülkemiz Toprakları Kullanılmıyor, Venezuela’dan Arazi Kiralanıyor

GERÇEK: Bakanlığımızca Yurt Dışında Arazi Kiralanması Söz Konusu Değildir

• 2050’li yıllarda nüfusu 100 milyonun üzerine çıkması beklenen Türkiye’nin tarımsal üretimini artırması aklın ve bilimin bir gereğidir.

• Ülkemizin tarım politikalarında önceliği, tüm tarım alanlarımızın verimli bir şekilde kullanılması ve çiftçimizin desteklenmesidir.

• Türkiye; tarımsal üretim, tarım teknolojileri ve gıda sanayiinde dünyanın önde gelen ülkelerinden biridir. Pek çok ülkeye bu alanlarda ürün, hizmet ve teknoloji ihracatı gerçekleştirmekteyiz.

• Bakanlığımız, özel sektör aracılığıyla yabancı ülkelerde yatırım imkânları geliştirme konusunda yeni bir vizyon belirlemiştir.

• Yurt dışında tarımsal yatırım yapmak konusunda karar verici özel sektör olacaktır.

• Bakanlık olarak görevimiz, firmalarımızı yatırım yapılabilecek ülkeler hakkında bilgilendirmek ve onların haklarını koruyacak hukuki bir zemin oluşturmaktır.

• Dünya Ticaret Örgütünün raporlarına göre yaklaşık 41 ülke, başka ülkelerde arazi kiralamıştır (Örneğin İngiltere 4,4 milyon hektar, ABD 3,7 milyon hektar).

• Kendi sınırları dışında tarımsal yatırım yapan ve/veya arazi kiralayan ülkelerin söz konusu yatırımlarını bugünler için değil gelecekte dünya gıda piyasasında söz sahibi olmak için gerçekleştirdikleri aşikârdır.

• Bu ortamda Türkiye’nin küresel gıda piyasasındaki yerinin korunması ve sağlamlaştırılması adına Bakanlığımızın yeni vizyonu büyük önem kazanmıştır.

• Bu vizyoner yatırımlar sayesinde, öncelikle stratejik ürünlerin temininde, sınırlı sayıdaki ülkelere bağımlılığın azaltılması sağlanacaktır.

İDDİA: Nişasta Bazlı Şeker Nedeniyle Pancar Şekeri Üretimi Azaldı

GERÇEK: Pancar Şekeri Üretimi %23 Oranında Arttı

• Halkımızın tükettiği şekerin %97,5’i pancardan elde edilmektedir.

• Nişasta Bazlı Şeker kotaları %10’dan %2,5’e indirilmiştir.

• Şeker üretimi; 2002 yılında 2,16 milyon ton iken 2022/2023 döneminde %23 artışla 2,65 milyon tona yükselmiştir.

• Dekara pancar verimi; 2002 yılında 4,4 ton iken bu değer 2022/2023 döneminde %47 artışla 6,5 tona yükselmiştir.

• 2002 yılında 16,5 milyon ton olan toplam pancar üretimimiz, 2022/2023 döneminde yaklaşık %17 artışla 19,3 milyon ton olarak gerçekleşmiştir.

• 2023/2024 döneminde yaklaşık 22,5 milyon ton pancar üretimi ve 3,1 milyon ton şeker üretimi beklenmektedir.

İDDİA: Türkiye Buğday İthal Eden Ülke Konumuna Geldi

GERÇEK: Buğday Unu İhracatında Dünyada 1’inci Sıradayız

• Buğday üretiminde kendine yeten bir ülkeyiz.

• Buğdayda, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ihracat bazlı ithalat yapıyoruz. Aldığımız buğdayı un, makarna, irmik vb. olarak

ihraç ediyoruz.

• Buğday unu ihracatında ülkemiz 2002 yılında dünyada 11’inci sırada iken, 2005 yılından beri dünyada 1’inci sırada yer almaktadır.

• 2002 – 2023 (Ekim ayı itibarıyla) yılları arasında mamul maddenin (un, makarna, irmik, bisküvi, bulgur vb.) buğday karşılığı dahil 100 milyon ton ithalat yapılmışken, 105,4 milyon ton ihracat yapılmıştır.

• Değerde 14,8 milyar $, miktarda ise 5,3 milyon ton dış ticaret fazlamız vardır.

tarimla-ilgili-iddialara-kitapcikla-yanit-verildi-3-001.jpeg

İDDİA: Ülkemiz Saman İthalatına Muhtaç Hâle Geldi

GERÇEK: Saman Üretiminde Kendimize Yeter Durumdayız

• Ülkemizin saman üretimi yıllık 25 milyon ton olup hayvancılıkta 18 milyon ton saman tüketilmektedir. Geri kalan miktar; kâğıt endüstrisinde, mantar yetiştiriciliğinde ve hayvan altlığı olarak kullanılmaktadır.

• 2019 yılında 26 ton, 2020 yılında 6.434 ton ve 2021 yılında 204 ton sap/saman ithalatı gerçekleştirilmiştir. İthal edilen miktar, üretim ve ihtiyaçla kıyaslanmayacak kadar küçüktür.

• 2022 yılında 600 kg saman ithalatı gerçekleşmişken, 3.532 ton ihracat yapılmıştır.

• 2023 yılının ilk dokuz ayında saman ithalatı 94 ton olup 1.517 ton saman ihracatı yapılmıştır.

İDDİA: Girdi Maliyetleri Desteklenmiyor

GERÇEK: Desteklemeleri Üretim Öncesine Aldık ve Artırdık

• Hububatta 2024 yılı ilkbahar döneminde yapılacak mazot ve gübre destek ödemeleri, altı ay öne çekilerek ekim zamanı olan 2023 yılı sonbahar dönemine alınmıştır.

• Gübrede %18, karma yemde %8 olan KDV kaldırılmıştır.

• Mazot desteği, ilk kez 2003 yılında başlatılmıştır.

• Stratejik ürünlerde üretim yılındaki mazot maliyetinin %50’si karşılanmaktadır.

• Buğday, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale üreten çiftçilerimize mazot desteği dekar başına 103 TL’ye çıkarılmıştır.

• Nadas alanlarında dekar başına 40 TL destek sağlanmaktadır.

• Ürüne göre dekar başına 107 TL ile 366 TL arasında toplam mazot ve gübre desteği verilmektedir.

İDDİA: Ülkemiz Tohumculukta Dışa Bağımlı Hâle Geldi

GERÇEK:Türkiye Tohum Üreten ve İhraç Eden Bir Ülkedir

• Tohumluk üretimimiz son 20 yılda 9,4 katına çıkmıştır.

• Tohum ihracatımız son 20 yılda 13,7 katına çıkmıştır.

• Bakanlığımızca sertifikalandırılan tohumlukların satışında KDV oranı %1’e indirilmiştir.

• Tohum ve fidan ilk kez bu dönemde destekleme kapsamına alınmıştır.

• 2024 üretim yılında buğday, arpa, çavdar, yulaf, tritikale ve çeltikte sertifikalı tohumluk kullanım desteği 50 TL/da’dan %30 artış ile

• Biyolojik çeşitliliğimizi koruyan büyük projeler yaptık.

• Türkiye'yi tohum üreten ve ihraç eden bir ülke haline getirdik. Hâlihazırda 97 ülkeye tohum ihracatı yapmaktayız.

65 TL/da’ ya yükseltilmiş olup nohut, kuru fasulye, mercimek, patates ve yoncada %30, susam %25, aspir %50, yerfıstığı %32, korunga, fiğ, soya ve yem bezelyesinde %29, kolzada %33 oranında artış yapılmıştır.

• Yeraltı sularının yetersiz seviyede ve su kısıtı olduğunun Bakanlıkça tespit edildiği havzalarda yurt içinde üretilip sertifikalandırılan tohumu kullanarak 2023 üretim yılında Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı arazilerinde yağlık ayçiçeği ekimi yapan çiftçilere 135 TL/da sertifikalı tohum kullanım desteği ödenmiştir.

• 2023 üretim yılında sertifikalı tohum kullanım desteği deprem nedeniyle zarar gören ve afet bölgesi ilan edilen yerler için %100 oranında artırılarak ödenmiştir.

• 2002 yılında 4 milyon adet olan sertifikalı fide/fidan üretimi, 2022 yılında yaklaşık 58 katına çıkarak 230 milyon adede yükselmiştir.

• 2023 yılı sertifikalı tohum kullanım desteğinin bütçesi bir önceki yıla göre %309 artışla 1,23 milyar TL'ye çıkarılmıştır.

• Hububat ürünlerinin ekilişlerinin güz döneminde yapılıyor olması nedeniyle üreticilerimizin kaynağa en fazla ihtiyaç duyduğu bu dönemde temel girdilerden olan sertifikalı tohum destek ödemeleri yılı içerisinde (Eylül ayında) ve tek seferde ödenmiştir.

• Meyvecilikte kullanılan fidan ve fidelerin %99’u yurt içinde üretilip sertifikalandırılmaktadır.

• Tohum dış ticaretinde ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2002’de %31 iken 2022 yılında %137'dir. Son 20 yılda fide/fidan üretimi 58 katına çıkmıştır.

İDDİA: Et ve Süt Sektöründe Üreticiyi Koruyan Hiçbir Müdahale Yapılmıyor

GERÇEK: Üretici ve Tüketicilerimizi Koruyoruz

• Et Piyasasının Düzenlenmesine İlişkin Cumhurbaşkanı Kararı kapsamında 2022 yılında besicilere 2.500 TL/baş destekleme ve verimlilik primi ödemeleri yapılmış olup, 31.12.2022 tarihi itibarıyla sona ermiştir. Et ve Süt Kurumu (ESK), besicilerin üretim maliyetlerini göz önüne alarak piyasa ihtiyaçları doğrultusunda hayvan alım fiyatlarını düzenli olarak güncellemektedir.

• ESK kendisine ait 12 Et Kombinasının yanı sıra, kombinasının bulunmadığı illerde de özel sektöre ait kesimhaneler ile besicilerimize mahallinde kesim hizmeti vermektedir. Bu kapsamda 2019-2023/10 yıllarında yaklaşık 378 bin büyükbaş hayvan kesimi yapılmıştır.

• Üreticilerimizin küçükbaş canlı stoklarında artış olması ve Kurban Bayramı sonrası kuzu alım fiyatlarının düşme eğilimi göstermesi nedeniyle ESK, fiyatlarda istikrarı sağlamaya yönelik yeni adımlar atmıştır. Bu kapsamda;

• Küçükbaş yetiştiriciliği yapan çiftçilerimizin üretim maliyetlerini göz önünde bulundurarak alım fiyatlarını güncellemektedir.

• 2022 yılı içerisinde küçükbaş karkas et ve canlı hayvan ihracatı başlatılmış olup süreç 2022 sonu itibarıyla tamamlanmıştır. Ayrıca, 2023 yılında gerektiğinde piyasa ihtiyaçları doğrultusunda kullanılmak üzere küçükbaş karkas ihracat yetkisi alınmıştır. Et ve Süt Kurumu, yurt içi et ve et ürünleri piyasasındaki taleplerin karşılanabilmesi, mevcut piyasa fiyatlarındaki dalgalanmaların önlenebilmesi, daha geniş tabana yayılarak nihai tüketiciye aracısız ulaşılması, halkımızın sağlıklı ve güvenilir ürünlerimizi ekonomik fiyatlarla temin edebilmesi amacıyla;

Kurum satış mağazaları ve Tarım Kredi Kooperatif Marketleri aracılığıyla perakende olarak halkımıza hizmet vermektedir. Ayrıca ESK; kasap reyonu olan PERDER üyesi zincir marketler, sanayiciler, endüstriyel yemek üreticileri ve ülke genelindeki kasaplar aracılığıyla da vatandaşlarımıza uygun fiyata et ve et ürünleri ulaştırmaktadır. Bunlara ilave olarak, et sanayicilerine kesimlik hayvan tedarik etmektedir. Süt Üreticilerinin Alın Terini Koruyoruz

• Süt regülasyonu kapsamında 2016-2022 yılları arasında piyasadan toplanan yaklaşık 1,2 milyon ton arz fazlası çiğ sütten 96 bin ton yağsız süt tozu üretilerek tamamına yakını ihraç edilmiştir. Üreticilerimize bu kapsamda yaklaşık 1,2 milyar TL ödeme yapılmıştır. ESK, 2023 yılında da piyasada çiğ süt arz fazlasının oluştuğu Mayıs ve Haziran aylarında, 18 ilde çiğ süt regülasyon faaliyetleri gerçekleştirmiştir. Regülasyon sürecinde 60 süt üretici birliği aracılığıyla yaklaşık 22 bin ton çiğ sütten üretilen 1.800 ton süt tozu alınmıştır. Bu kapsamda üreticilere yaklaşık 160 milyon TL ödeme yapılmıştır.

• Hayvancılık Genel Müdürlüğü ve ESK, üreticilerimizin üretmiş olduğu ürünlerde değer kaybı yaşanmaması için gerektiğinde müdahale alımları yapmakta ve çiğ süt fiyatlarının Ulusal Süt Konseyi tarafından belirlenen tavsiye fiyatın altına inmesini engelleyerek üreticimizi desteklemektedir. 2022 Yılında Uygulanmaya başlanan Sözleşmeli Besicilik Modeli kapsamında:

• Verimlilik teşvik primi ile canlı stok yönetimi ve sürdürülebilir üretim sağlanacaktır.

• Besicilere kırmızı et piyasasının arz talep durumuna göre erken ya da geç kesim primleri verilebilecektir.

• Besicilerin aylık maliyetleri düzenli olarak hesaplanıp çiftçi refahı gözetilerek alım fiyatları güncellenecektir.

• Alım ve fiyat garantisi verilen üreticiler 5 yıllık planlama yapabilecektir.

İDDİA: Hayvan Varlığımız Sürekli Azalıyor

GERÇEK: Hayvan Varlığında Önemli Artışlar Sağladık

• 2002-2022 döneminde hayvan sayısında önemli artışlar olmuştur.

• Büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığında AB'de 1. sıradayız.

buyukbah-ve-kucukbas-hayvan-varligi.jpg

İDDİA: Türkiye Su Ürünlerinde İthalatçı Bir Ülke Konumuna Geldi

GERÇEK: Türkiye Su Ürünlerinde Net İhracatçıdır Türkiye, su ürünleri dış ticaretinde net ihracatçı bir ülkedir.

• Son 5 yılda ihracatta %78,5 artış sağlanmıştır.

• 2022 yılında 1,7 milyar dolar ihracat gerçekleştirilmiştir.

İDDİA: Gıdada GDO Denetimi Yapılmıyor

GERÇEK: Gıdada GDO’ya Geçit Yok!

• GDO’lu ürünlere ilişkin düzenleme, 26.03.2010 tarihli “Biyogüvenlik Kanunu” ve bu Kanun kapsamında yayımlanan “Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerine Dair Yönetmelik” kapsamında gerçekleştirilmiştir.

• Bu düzenlemeyle ülkemizde GDO’lu bitki ve hayvanların üretimine izin verilmemektedir.

• Bugüne kadar ülkemizde gıda amaçlı olarak onay verilmiş bir GDO’lu ürün bulunmamaktadır.

• Gıda amaçlı GDO’lu ürün ithalatına da izin verilmemektedir.

• GDO analizleri, akreditasyon belgesine sahip 12 kamu ve 48 özel gıda kontrol laboratuvarında yapılmaktadır.

İDDİA: Ülkemizde Yeşil Alanlar Azalıyor

GERÇEK: Orman Varlığımızı Artırıyoruz

• Son 20 yılda, orman alanımızı 2,4 milyon hektar artırdık.

• Son 20 yılda dünyada orman varlığı azalırken ülkemiz orman varlığını artıran nadir ülkelerden biridir.

• 1972 yılında 20,2 milyon hektar olan orman alanımızı 2022 yılında 23,2 milyon hektara çıkardık.

• Bugün itibarıyla orman alanımız ülke yüz ölçümünün %29,8’ini kaplamaktadır. 2023 yılı orman varlığının 23,4 milyon hektara çıkarılması ve ormanların ülke yüz ölçümünün %30’unu kaplaması hedeflenmektedir.

• Gelir getirici tür ağaçlandırması kapsamında 2023 yılı Ağustos ayı sonu itibarıyla 8.605 köyde; badem, ceviz, kestane, dut, fıstıkçamı, alıç, ahlat, kuşburnu, defne, keçiboynuzu vb. türlerle gelir getirici köy ormanları tesis edilmiş, 31,2 milyon fidan toprakla buluşturulmuştur.

Son 20 yılda yaptığımız ağaçlandırma çalışmaları ile orman varlığımızı %12 artırdık.

İDDİA: Toprak Varlığımız Hızla Azalıyor

GERÇEK: Topraklarımızı Koruyoruz

• Erozyon, kirlenme, amaç dışı veya yanlış kullanımlar gibi çeşitli nedenlerle toprak kaybı ve arazi bozulmalarının hızlı geliştiği, ortalama eğimi %8 olan 100 hektardan büyük olan tarımsal üretim potansiyeli yüksek ovalarımızı koruma altına alıyoruz.

• Bu kapsamda 72 ilde toplamda 9,3 milyon hektar olan 440 adet ovamız Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı Kararnameleri ile koruma altına alınmıştır.

• 1989 - 2002 yılları arasında tarım vasfını kaybeden arazi miktarı, yıllık ortalama 140 bin hektar iken bu alan 2003-2018 yılları arasında 57 bin hektara, son 4 yılda ise 15 bin 500 hektara kadar düşürülmüştür.

İDDİA: Orman Yangınlarına Müdahale Edilmiyor

GERÇEK:

• Orman Yangınlarıyla Mücadele çalışmaları kapsamında, “Orman Yangın Yönetim Sistemi” ile insan gücünü, kara ve hava araçlarını tek merkezden yöneterek orman yangınlarıyla mücadelede Türkiye'yi çevre ülkelere de her an yardım edebilecek güçlü bir yapıya kavuşturduk.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.