Bu trajik durum, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı ve Gazze şehrinin doğusunda yer alan et-Tuffah Mahallesi'nde de tekrarlandı. İsrail topçu birliklerinin düzenlediği saldırılarda, kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere birçok Filistinli hayatını kaybetti veya yaralandı.
Han Yunus kentinin güney kesimindeki saldırılar da dikkat çekiciydi. Topçu birliklerinin şiddetli bombardımanları, bu bölgede de ölüm ve yaralanmalara yol açtı. Ayrıca, İsrail'in hava ve kara saldırılarıyla Gazze'nin orta kesimi patlamalarla sarsıldı. Sağlık kaynakları, Gazze'nin doğusundaki Zeytun Mahallesi'nde gerçekleşen saldırılarda da birçok kişinin hayatını kaybettiğini ve yaralandığını bildirdi.
İsrail'e ait insansız hava araçlarının (İHA) Megazi Mülteci Kampı'ndaki ve Nusayrat Kampı'nda bulunan evlere yönelik saldırıları, daha fazla can kaybına ve yaralanmalara neden oldu. Bu saldırılarda özellikle çocukların etkilenmesi, uluslararası toplumun tepkisini çekti.
Bu olaylar, Gazze'deki insanlık dramının yeni bir yüzünü ortaya koymakta ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırmaktadır. İnsani yardım kuruluşları ve uluslararası toplumun ilgili kurumları, bölgedeki durumun aciliyetine dikkat çekerek yardım çağrısında bulunuyor.
Bu trajedinin boyutları, Gazze'de yaşayan insanların zorluklarını ve acılarını bir kez daha gözler önüne seriyor. Uluslararası camianın bu konudaki duyarlılığı ve müdahalesi, bölgede barışın sağlanması ve insanların güvenli bir yaşam sürdürebilmesi için büyük önem taşımaktadır. Gazze'deki durum, sadece bir bölgeyi değil, tüm insanlık vicdanını ilgilendiren bir mesele haline gelmiştir.