SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

TOPRAĞA FİKİR KATAN TOPRAK..

Ekonomi Gazeteciler Derneği Başkanı Celal Toprak, uzun yıllardan beri uzun soluklu bir programı devam ettiriyor. Küresel ısınma sorunlarına karşı uyarı amaçlı bir işlevi yerine getirmeye çalışıyor. Aşırı ısınma ülkemizin burnunun ucuna yaklaşıyor. Geleceği düşündüren ve dünyayı kabusa dönüştürecek olan bu sorun, kulak arasına atılacak cinsten değil..

İngiliz düşünürleri şöyle sesleniyor:

“Elinizi çabuk tutun, dünya elinizden kayıyor..” 

Yaşlı dünyanın yoğunlaşan ısınma ile buharlaşabileceğine dikkat çekiliyor. Maddenin eskimesi dünyanın ömrünün kısalmasını hazırlar. Zaman ölçeğinde bu akışın hızlanmasını neler tetikliyor?. Son verilere göre, karbon salımı fazla olan bir ülke konumundayız. Sera gazlarının fazlalığı nedeniyle iklimlerin dengeleri bozuluyor. Dünya yüzeyinde her gün 18 bin uçağın faaliyet gösterdiği ve sera gazlarının karbon salınımı değiştirdiği bir süreçle baş başayız. Okyanusların devamlı ısınması sonucu, kutuplardaki buzullar hızla çözülmektedir. Atmosferdeki ısınma ile okyanuslarda ortaya çıkan basınç farklılıkları iklimlerin de düzenini bozmaktadır. Orta hızdaki rüzgar, deniz ve okyanus alanlarında ısınma farklılıklarından birden kasırgaya dönüşebilmektedir. Kutup bölgelerinden çözülen buzların sıcak denizlere yayılması sonucu, yüzeyde veya üst katmanlarda beklenmeyen basınçlarla korkunç fırtınalar görülebilmektedir. Hiç şaşırmayalım; felaketlerin başında düzensiz yağışlar gelmektedir. Kara parçası olarak bilinen topraklı alanlar heyelanlara uğruyor, azgın seller, yaşamı trajik hale getiriyor.

En hafif anlamıyla artık iklimlere de güvenilmiyor. Yerleşim birimlerinin dünyadaki hali bu.. Tutarsız hava olayları, insanları geleceğine karşı acı acı düşündürüyor..

Küresel ısınmaya karşı, geleceği hazırlama konularında bilimsel çalışmalar yapan ülkeler boş durmuyor. Sera gazlarının artışını, çevresel faktörlerin iklimler üzerindeki etkilerini araştıran kurumların hızla örgütleştikleri görülüyor..

Türkiye’yi, ısınma ile sorunu olan ülkeler arasında saymamız bundan ileri geliyor. Toplumumuz, anlattığımız bu tehlikelerin boyutlarına karşı henüz ciddi kaygılar taşımamaktadır. Bataklığa sürüklenen birinin ayağı çamura saplandığı anda, kurtuluş çırpınmaları yapsa bile dibe batması önlenemez. Doğanın gerçek tehlikelerini, korktuğumuz başımıza gelince düşünmek bir fayda sağlamaz.. Demir tavında iken dövülmelidir.

İşte, bu bilinçle yola çıkan gazeteci Celal Toprak, geleceğin iklim ve toprak krizlerine karşı toplumun “kavrama kapasitesini” genişletmeye çalışıyor. Çocukların ve gençlerin daha hızlı eğitimlerine mekanlar hazırlıyor. Televizyon ekranlarında özel programlarla genç beyinlere veriler aktarıyor. Başkanı bulunduğu “Ekonomi Gazeteciler Derneği”ni de bu davanın içine çekmiş bulunuyor. Küresel ısınma konusunda kurultay toplantıları düzenliyor. İnsanlarımızda bir fikir birliği yaratılırsa, herkes kucağında toplanan taşı görür ve “Geniş bilgi tabanları” oluşturulur diye düşünüyor..

Acımasız iklim düzensizlikleriyle herkes, yaşamın korunması için verilen alarmın farkında olmalıdır. Olabileceklerin ilerde bedelini ödeyecek nesilleri, kurumuş topraklara terketmeyelim..

İnsanları tehlikelere karşı önceden önlem almaya yönlendiren şu Atasözümüzü hatırda tutalım:

“Ne karanlıkta yat, ne kara düş gör..”

<